5.

36 8 56
                                    

Herkese tekrardan merhaba. 4.bölümün son 3 paragrafını değiltirdim. İlk yayınladığımda okuyanların tekrar son 3 paragrafını tekrar okumasını tavaiye ederim. Şimdiden teşekkürler. İyi okumalar.
~~~

Apartmanın karşısında ki bankta Mia ile oturuyordum. Apartmanı boşaltmışlar ve inceleme yapıyorlardı.

Çevrem de ki dedikodu yapmayı seven teyzelerin ve çocuk bağırışlarından şişen kafam alak bulak olmuştu. Dedikoducu teyzelerden duyduğum kadarı ile apartmanın önünde ceset bulunmuştu.

Daha fazla bu sese dayanamayarak çantamdan kulaklığımı çıkararak şarkı dinlemeye karar verdim.

Siyah renkli ve eski olan sırt çantamın fermuarını büyük uğraşlar sonucu açarak içindeki kulaklığı çıkararak özenli ve narin bir şekil de kulağıma taktım.

Telefonumdan blood sweat and tears dinlemeye başlamıştım son ses. Garip bakışları üzerim de hissedebiliyordum çünkü ses dışarıya da yansıyordu. Açıkçası bu bakışlar umrumda değildi. Hayat utanacak kadar uzun değildi.

Onca saat geçmişti zaten kış olduğundan dolayı hava kararmaya başlamıştı. Şarjımın onca saattir şarkı dinlememe rağmen bitmemesi tuhaftı. Bazı kişiler de ifade vermeye gitmişlerdi.

Apartmanın sahibi geldiğin de şarkıyı kapatıp kulaklığımı çıkarmıştım. Bir duyuru yapacak gibi bir ciddiyetti ve hali vardı.

-Arkadaşlar buraya bir saniyeliğine bakar mısınız?

Apartmanın sahibi Selim bey kırklı yaşlarında şişman bir adamdı. Ailesi yoktu. Apartmana da yılda bir veya iki kez ziyarette gelirdi. Geldiğin de de iyi bir haber ile gelmezdi. O yüzden bu gelişi insanları meraklandırmıştı.

Herkesin gözü onun üzerin olduğunu anlayınca ilk önce boğazını temizledi.

-Apartmanın bu cinayet yüzünden ruhsatsız olduğu anlaşıldı. Mühürlenecek.

Dediği şey ile sanki kafamdan aşağıya doğru kaynar sular dökülüyor gibiydi. Sinirle ayağa kalktım.

-Şaka mı bu

-Ne yazık ki hayır

Diğerleri de benim gibi sinirden gürlüyorlardı. Karşımıza geçmiş yüzsüz ve sakin bir şekilde apartman mühürlenecek diyordu. Sinirle yakasını yapıştım.

-Manyak mısın be herif? Bunca insan nereye gidecek?

Ellerimi yakasından çekerek gözümün içine alayla baktı.

-Sen zaten iki ayın kirasını ödememiştin Belinay. Zaten seni kapı dışarı edecektim.

Dediği şey ile daha da sinirlenmiştim. Alayla gülmeye başladım. Çevredeki herkesin bakışı benim üzerimdeydi. Galiba beni deli sanıyorlardı. Sağ işaret parmağım ile apartmanı gösterdim.

-Senin sikik evini istemiyorum gerizekalı.

Çantamı sinirle sırtıma asınıp Mia’ yı kucağıma alıp apartmana girdim. Arkamdan bir polis geldiğini gördüm ama umursamadım.

Anahtarı cebimden çıkarıp kapıyı açtım. Kapıyı kapatmadan direk odama girip valizimin içine kıyafetlerimi ve değerli eşyalarımı katım. Mia’ yı kedi kafesine katıp mutfağa doğru gittim de gördüğüm manzara şaşırdım.

-Ne işin var senin burada?

Tezgahın üstünde duran iki kutuyu inceleyen polis kedi maması alırken bana karışan adamdı.

-Süt partisi yapmayı mı planlıyordun?

Dolaptan aldığım kedi maması ve birkaç atıştırmalığı çantama koyarak alayla cevap verdim.

-Evet yaaaa süt partisi yapacaktık.

-Evden gidiyorsunuz

-Evet

-Kalacak bir yerin var mı

Derin bir nefes aldım.

-Evet var. Sokaklar.

-Ciddi olamazsın

-Ciddiyim.

Valizimi ve Mia’ yı alarak evden çıktım anahtarı kapının üzerinde bırakarak sokakların karanlığında ve boşluğunda yürümeye başladım.

Açıkçası sokaktan başka kalacak bir yerim yoktu. Otel veya pansiyon için de yeterli param yoktu. Kesinlikle fakir değildim sadece çalıştığım insanlar paralarını ödemiyorlardı.

-Sokaklar tehlikeli ama.

Duyduğum ses ile şaşırarak arkama dönüp baktım

-Sen beni mi takip ediyorsun

-Yardıma ihtiyacın var izin ver yardım edeyim. Hem kadın sığınma evleri diye bir şey var.

Alayla güldüm.

-Oralara gitmektense sokakta yaşarım daha iyi.

-Neden inatçısın?

-Sana ne

Arada sadece sessizlik oluşmuştu. Elimi başıma koydum ve konuşmaya başladım

-Bak sadece siktir olup git başımda anlatabildim mi.

Sokağın sessizliğinde valizimin tekerleklerinin çıkardığı ses ile yürümeye devam ettim.

Arkama dönüp baktığımda adını bilmediğim polisin bana koşarak geldiğini gördüm. Yanıma geldiğinde elinde bir kart vardı. Bana kartı uzattı. Elinden alarak baktım.

-Çok küfür ediyorsun bence etmemelisin. Karta yazan benim numaram yardıma ihtiyacın olursa ararsın.

Sokağın sessizliğinde ve karanlığından benden uzaklaşarak gözden kaybolmuştu. Ben ise sadece elimde telefon numarası ile arkasından bakakalmıştım.

~~~

Yorum
Ve görüşlerinizi
Belirtirseniz sevinirim
Beni aşağıdaki küçük yıldıza lütfen layık görün.
Umarım güzel olmuştur.
Umarım beğenirsini...

Mavinin En Güzel TONU & KTHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin