-DOĞA-
Evet bu oydu 'Bay Öküz' . Kafe de karşılaştığım daha doğrusu çarpıştığım çocuk. Ne yani bu bizim okulda mıydı? Okulun çoğunu tanıyan biri olarak bu çocuğu daha önce görmemiştim. Daha fazla düşünmek yerine 'Bay Öküz'ün yanından geçip sınıfa girdim. Masal'ın söylediklerinden sonra ağlamıştım.Gözlerim kıpkırmızı olmalıydı.Allah kahretsin beni böyle mi görmüştü? Belli ki beni tanıdı. Yoksa öküz gibi gözlerini dikip bana bakmazdı değil mi? Yani tanımıştır ya. O kaba sözden sonra..
Zilin sesi ile düşünmeyi bırakıp sırama geçtim. Yavaş yavaş herkes sıraya geçiyordu. Bizimkilerde gelmişti,Doğu yanıma oturdu.
"İyi misin?" diye sordu.Kafamı 'evet' anlamında salladım. Gülümseyerek karşılık verdi. Artık aramız çok iyiydi. Bu beni fazlası ile mutlu ediyordu. Kapının açılmasıyla tüm gözler kapıya çevrildi. Ve içeri müdür girdi. Arkasından da 'Bay Öküz' ve kafede onun arkasında gördüğüm kız.
"Merhaba çocuklar bunlar okulumuza yeni gelen öğrenciler. Derste tanışır kaynaşırsınız. Doğa ve Doğu siz ikiniz tenefüste arkadaşlarınıza okulu gezdireceksiniz. İyi dersler hocam." diyen müdüre itiraz edemeden gitti. Doğu'yla birbirimize baktık. Bay Öküz ve ve yanında ki kız arkamızda ki boş sıraya oturduğunda hoca;
"Adınızı, soyadınızı, nereden geldiğinizi söyler misiniz?" dedi. Bay Öküz ayağa kalktı ve "Buğra Gürsoy" dedi kısaca. Demek adı Buğra imiş. Güzel isim.
"Yağmur Gürsoy. Okulumuzda sorun çıktığı için okul değiştrdik." Soyadlarının aynı olduğunu öğrenince rahatladım demek ki sevgili değiller bu durumda. Bi dakika ya? Banane ki. Ben niye bunları merak ediyorum? Neyse. Acaba kardeşler mi ki? Soy adları neden aynı derken hocanın;
"Soyadlarınız aynı kardeş falan mısınız?" demesiyle hocaya kucak dolusu sevgilerimi göndermek istedim.
"Yok hayır hocam kuzeniz biz." dedi Yağmur. Hoca 'Peki hoş geldiniz.' diyerek konuyu kapattı ve derse başladı. Saçmalamayın tabi ki dinlemiyorum.
Zil çaldığında direk konuya girdim.
"Hadi hızlıca gezelim okulu." Ukâlamız durur mu? Durmaz. Hemen lafa atladı tabi.
"Ne o çok mu meraklısın bizi gezdirmeye?" dedi sırıtarak. Resmen alay ediyor.
"Hayır,sadece tenefüs bitmeden gezelim yoksa ikinci teneffüsüm de mahvolacak." dedim. Hiç bir şey demeden gülümseyerek ayağa kalktı. 'Hadi' anlamında elini gösterdi.Biz de ilerledik. Doğu ve Yağmur arkadan geliyorlardı. Yağmur iyi kıza benziyordu. En azından Öykü'den iyiydi. Yani umarım iyidir. Doğu ile de yakışıyorlardı şimdi Allah için. Düşünmeyi kesip okulu tanıtmaya başladık. Yağmur benimle, Buğra'da Doğu ile gezdi.
-Gezmeden Sonra-
"Güzelmiş okul" diyen Yağmur'a gülümseyerek cevap verdim. O arada zil çaldı. Sınıfa doğru ilerledik. Ve lanet ders..
- DOĞU-
Yağmur, güzel kız... Onu gördüğümde Öykü'yü unutmuştum.Artık Öykü'ye karşı içimde kalan tek duygu nefret denilebilirdi aslında. Yaptıkları geçekten berbat bir şeydi. Bir erkek olarak ilk sevdiğim kişiden böyle bir şey yapması beni fazlaca kırmıştı. Daha fazla düşünemek yerine her şeyi akışına bıraktım. Anı yaşayacağım artık.
-YAĞMUR-
Sınıfa ilk girdiğimde dikkatimi çeken o olmuştu. Şebeksi bir yüzü vardı. Adı da Doğu'ymuş. Severim Doğu ismini. Yanındaki de ikiz kardeşi Doğa'ymış. Çok tatlı bir kız. Umarım iyi anlaşacağız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİZLER
HumorOnlar Doğa ve Doğu .. Onlar birbirlerine sıkıca kenetlenmiş ikizler... Onlar'ın hayatlarını , aşklarını ve kardeşliklerini merak ediyorsanız gelin ve görün.