İKİZLER

BENİMLE UYUR MUSUN?

- DOĞU -

"Doğaaa.! Yardım ediiin. Doğaa iyi misin?! Cevap ver Doğa?"

" Doğu bizim kampın ilerisinde küçük bir yer var ve sağlık üzerine bir yer. Belki yardımcı olabilirler.Oraya götürelim hadi."

"Tamam o zaman ben aldım Doğa'yı. Sen de müdürü ara. Arabası vardır büyük ihtimal verebilir mi diye sor. Hadiii." dedim ve Doğa'yı kucağıma alıp Buğra ile koşa koşa kamp yerine doğru gitmeye başladık. Bizimkiler de geliyorlardı. Doğa'nın nabzı atıyordu ama hala baygın durumdaydı. Dikişleri de açılmıştı.

"Doğu müdür 'Sormanız Hata' dedi. Bizi bekliyor. Hızlı olmaya çalış. Yorulduysan ben alıyım Doğa'yı he?"

" Gerek yok. Geldik sayılır."

"Hocam araba nerede? "

"Gelin benimle." dedi ve biz peşinden koşa koşa gittik. Bi 5 dakika sonra arabanın yanına ulaşmıştık. Hoca anahtarı Buğra'ya verdi bende Doğa'yla birlikte arkaya geçtim.

" Mutlaka haberdar edin bizi çocuklar.Umarım ciddi birşey değildir."

"Umarım hocam. Hadi Buğra çabuuuk." dediğim gibi arabayı çalıştırdı. Gerektiğinden hızlı gidiyorduk ama geç kalmamalıydık. Ne kadar çabuk gidersek o kadar iyi.

"Buğra daha hızlı. Kan kaybediyor."

"Elimden anca bu kadarı geliyor Doğu. Sakin ol."

"Çok kolay sanki değil mi?!"

"Anlıyorum seni Doğu. Bana ne bağırıyorsun. Bunun Doğa'ya bir faydası yok sende biliyorsun." dedi çok bilmiş. Cevap vermedim. Nabzı yavaş atmaya başlamıştı.

"Buğra nabzı yavaşladı. Ne olur hızlı ol ne olur." Artık kendime engel olamıyorum ağlıyordum. Hataydı buraya gelmemiz. Daha henüz iyileşmemişti ki o. 'Aptal ben aptal' deyip kafama vuruyordum.

"Ne kadar kaldı?!"

"Geldik geldik. Hadi." dedi ve arabadan inip kapımı açtı.

"Yardıııım ediin." diye bağırıyordum. Koşa koşa içeri girdim. Sedyeye koyup götürdüler.

***

"Doktor bey Doğa.. kardeşim nasıl?"

"Daha iyi Doğu bey. Fazla yorulmuş. Dinlenmesi gerekiyor. Ayrıca yarasına fazlı baskı yapılmış.Bir süre sadece yatsa iyi olur. Eğer dinlenirse bir iki güne birşeyi kalmaz."

"Teşekkürler. Peki ne zaman çıkabilir?"

" Birazdan uyanıcaktır. Eğer kendisini iyi hissediyorsa gidebilirsiniz."

"Tekrar teşekkürler." deyip odasından çıktım doktorun. Buğraya baktığımda Doğa'nın kapısının önünde öylece bakıyordu.

"Buğra?" diyip omzuna yavaşça dokundum. Bir anda sıçradı.

"Kötü birşeyi yoktur umarım? Ne dedi doktor?"

" Yarasını fazla baskı uygulandığını söylüyor. Dinlenmesi gerekiyor. Buraya gelmemeliydik hiç."

" Benim yüzümden." dedi fısıltı ile.

"Sen ne alaka?"

" Dün birlikte uyumuştuk ya. Farketmeden gece uyurken beline sarılmışım. Sıkmış olabilirim." dediğinde öfkelendim. Yakasında tutup gözlerinin içine öfkeyle baktım.

"Ne yaptın ne yaptın? Ya birşey olsaydı?"

"Ben yemin ederim ki bilmiyordum. Özür dilerim Doğu." dedi. Hala sinirliydim ama Doğa'ya bakmam gerekiyordu. Yakasını hızlıca bıraktım. Biraz sendeledi ama çabuk toparlandı.Vakit kaybetmeden Doğa'nın odasına girdim. Gözlerini açıyordu yavaşça.