MERHABALAR!
Şöyle vakit buldukça bir şeyler yazdım ve biraz uzun bir bölümle geleyim dedim.👉🏻👈🏻bu çifti, fici ve beni özledimiz mi??🙊🙊🙊
Ben sizi çok özledim ve çiftimiz de sizi çok özledi, artık keyifli bölümlere geri dönüyoruz aşklarımmmm!
Düşüncelerinizi yorum yazın ki, sohbet de edebilelim böylece.
⚠️ UYARI: Bu bölüm bolca dudak (👄) ve yiyişme içermektedir. Feels geçirmeye hazır olun. ⚠️
( Bu bölüm elislight 'a ithafen yazılmıştır. )
———————————-:——————————
Yine boy aynamın karşısında kendime baktığım anların birindeydim, bu sefer geçen giden günlere kıyasla çok daha iyiydim, iyiydik. Sadece daha iyi olmamızı bekliyorduk
sanırım. Olaylar hiç yaşanmamış gibi davranmayı öne sürsem de Taehyung onun da bizim bir yaşantımız olduğunu, kabullenerek aşmamız gerektiğini söylemişti. Yine
anlayışlı ve olgunluk gösteren taraftı anlayacağınız. Yeğeni, ablası ve annesiyle yaşadığımız çok olaylı günden sadece üç gün geçmişti. Ondan sonraki gün beraber
bende akşam yemeği yemiştik. O gün pek bir şey olmamıştı doğrusu. Sakince yemek yemiş ve sonrasında Taehyung'un göğsünde dinlenmiştim. Saçlarımı bolca okşamış,
gitmeden önce çeneme buse kondurarak şu ev işini ayarlamamızı istemişti. Resmi yerlerde adresimin değişmesini falan halletmemi rica ederek diğer her işi yapacağını
söylemişti. O günden sonra yavaş yavaş toparlanıyordum ama bu evi dağıtmayacağım için sadece belirli şeyleri alıyordum. Yeni bir ev bakma fikrini düşünsek de ben kabul
etmemiştim. Taehyung'un evi hem konum olarak hem de yapı olarak gayet güzelken, bir daha uğraşmak istemiyordum.Bugün birkaç şeyi alıp mağazaya gelmemi istemişti Taehyung. Oradan eve geçeceğini ve benim de olmamı istediğini eklemişti. Ben de giyinmiş ve bir bavul hazırlamıştım.
Taehyung bu üç günde giyinme odasını değiştirdiğini ve farklı bir mobilya yaptırdığını söylemişti. Zar zor bavulumu arabaya yerleştirdiğimde nefes nefese koltuğa
oturmuş ve taksiciye mağazanın konumunu belirtmiştim. Bu sırada da Taehyung'u aradım.''Güzelliğim?'' Saniyeler içinde kulağıma dolan boğuk sesiyle huzurla dolan içimi görmezden geldim. Gülümserken sessizce mırıldanmış, ''Geliyorum da..'' diye girmiştim
söze.''Haber vereyim dedim. Bir şey lazım mı?''
Bir süre karşı tarafta insan sesleri ve Taehyung'un cevap verememesiyle geçmiş sonradan hızlı bir nefes verirken beni yanıtlamıştı.
"Sen gel yeter, özledim hemen."
"Yaa...Taehyung." Şımaran sesimle heceleri uzatırken alt dudağımı ısırmış elimle dizimi okşarken kıkırdayarak sevgilime laf yetiştirmiştim.
"Yaa Taehyung, yaaa yapma.."
Taehyung kalın sesiyle benim taklidimi yaparken dayanamayıp küçük çaplı bir kahkaha atmıştım. "Ben öyle çirkin yapmıyorum bir kere." homurtuyla söylendim.
"Doğru, kedi gibi mırıldanıyorsun. Bana gitmiyor öyle şeyler demek ki, gel de hemen homurdan yine bana."
"Hıhm.." mırıltıyla onaylarken birkaç dakika daha konuşmuş ve en sonunda kapatıp yolun bitmesini beklemiştim.
"Ben geldim!" Son heceyi uzatarak gürültülü bir girişle kasadaki çalışana el salladığımda o da bana aynı sıcaklıkla selam vermişti. Çalışanlar ile samimi olmuştum git gel yaparken. Çantamı kasanın üstüne yaslayıp Sobin'e baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LITI SITE -Taekook
FanfictionYayıncı Kim Taehyung ve fotoğrafçı Jeon Jungkook'un kalplerinden taşan aşkı. Kim Taehyung'un Jungkook'un gözlerindeki yıldızlara aşık olduğu bir dünya ve Jungkook'un şımarıklığı. uke!jk seme!tae ⚠️ Dipnot: Bu fic zorba karakterler barındırmaz. Kib...