BALLARIM MERHABAAAA!🥺
Nasıl özledim sizi, nasıl özledim 🥺😔Birden gelen istekle yazdım ama kafam koptu utanmaktan😔😭şaka kopmadı ehe
👉🏻👈🏻Bölüm bayağı uzun ve ⚠️ bölümde cilveli ve öpüşen Taekook olmayan bir sahne bile yok ⚠️
Güzelce okuyun ballarım, yormayın ama kendinizi👉🏻👈🏻bir de yorumlarda konuşsak çok tatlı olur diye düşünüyorum ben🐾😔
Bölüm sonundaki ufacık sitemimi sadece mızmız bir Karesi'yi sevecekler okusun🥺🥺🥺😭
•
''Evet, evet...'' dedim soluğumu toparlayıp. Telefondaki kadına odaklanmaya çalıştıkça Taehyung buna engel oluyordu ve bu hem hoşuma gidiyor hem de utandırıyordu.
''Bağışınız için tekrar...teşekkürler.''
Zorla cümlemin devamını getirirken belime sardığı kollarıyla boynumu ısırıp duran sevgilimden kıkırtılar duyuyordum. Utanıp kaçmam hoşuna gidiyor, bilerek beni zorluyordu her defasında. Telefondaki kadın rica ederek bana veda ettiğinde derin bir nefesi verip telefonu masaya bıraktım ve kaşlarım çatılı bir hal alırken sevgilime döndüm. Taehyung şimdi az önce ısırıp emdiği boynuma bakıp gülüyordu.
''Senin ipin kaçtı yine herhalde.''
''Kaçtı kaçtı,'' muzip bir tavırla konuşurken ben tepki veremeden belimden tuttu ve beni kendine yapıştırdı. Bu fevri tavrı çok hoşuma giderken sırıtmamak için alt dudağımı ısırmış, ellerimi omuzlarına çıkarırken beni kalçamdan tutup hoplatmasına izin vermiştim. Şimdi kucağında, ve oldukça memnundum işte.
''Ben de diyorum ki ipimi arayalım.''
Yanağıma sürttüğü burnuyla kahkaha atıp onu ittirmiş, neşeyle bacaklarımı sallarken beni odamıza taşımasını izlemiştim. Ne dersem diyeyim o odaya gideceğini biliyordum.
''Bulunca ne yapacağız?'' Taehyung beni öptüğü için kısılan gözlerini yüzüme diktiğinde anlamadığı için kıkırdayıp kafası uçmuş olan sevgilimin güzel saçlarını okşadım.
''İpi yani.''
Şirince mırıldanırken Taehyung beni yatağa bırakmıştı bile. Şımarıkça kollarımı kaldırıp onun da hemen üstüme uzanmasını sağladım. Madem beni bu kadar şımartmıştı, yanımdan ayrılmamalıydı bile. Taehyung ona çok yakışan siyah tişörtünden görünen kol kaslarını izlememe izin verir gibi dirseklerini yanıma yasladı ve tepeden bana bakarken gözlerimden öptü usulca.
''Diyorum ki o iple tavşanımı bağlayayım.''
''Ih!'' Mızıkçı bir çocuk gibi dudak büzüp omuz silkerken Taehyung beni yiyecekmiş gibi bana bakıyor, burnunu sürtüp duruyordu. Ona hep, 'Kendi kokunu duysaydın benimkine bu kadar aşık olmazdın.' diyordum ve o da tüm güzel aşk cümlelerini içinde barındıran bir kitap gibi olduğundan, buna bile bir kalıp buluyordu. Bir keresinde bana karşılık olarak, 'Kendi yıldızlarını görebilseydin her gece terastan göğü seyretmek istemezdin.' demişti. Ben ise, susmuştum. Aşkım bana fazla geliyor, taşıyordu ama kelimelere değil hareketlere gidiyordu işte. Ondan güzel cümleler bulamıyordum ama çok güzel bakıyordum. En azından Taehyung bana böyle diyordu.
''Tavşan bağlanmak istemiyor! Hem,'' diyeceğim şeyi kafamda ölçerken utanacağımı bilsem de onu şaşırtacak olmak bunu geriye itmemi sağladı. Cinsel anlamda ona adım atmamdan deli gibi hoşlanıyordu ve şaşırması da beni çok güldürüyordu. Geçen seferki pozisyonumuza ima edeceğim cümleyi anlayacağını biliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LITI SITE -Taekook
FanficYayıncı Kim Taehyung ve fotoğrafçı Jeon Jungkook'un kalplerinden taşan aşkı. Kim Taehyung'un Jungkook'un gözlerindeki yıldızlara aşık olduğu bir dünya ve Jungkook'un şımarıklığı. uke!jk seme!tae ⚠️ Dipnot: Bu fic zorba karakterler barındırmaz. Kib...