selamlaaaarrrr bölüm atmak için bugünü bekledimm
sağlığınıza dikkat edin ve kendinize güzel bakın
güzel hissedeceğiniz her şeyi yapın
kocaman öpüyorum
sevimli okumalar 🧚🏻♀️🧚🏻♀️🧚🏻♀️🐾————————-:————————
"Hazırlamaya çalışıyorum Tae, sandviç yapmak için internetten tarif bakmama gerek mi var?"
Yorgunca homurdandığımda ellerimi belimin iki tarafına koymuş, telefonuma bakmıştım. Taehyung bazen fazla detaycı, ısrarcı ve garip biri oluyordu. Dakikalar öncesinde beni aramış ve acıktığını söylemişti. Yemek yapmaktan bir şey anlamadığım için sipariş edecektim ki, atıştırmalık bir şeyle doyacağını eklediği için ona sandviç yapmaya karar vermiştim.
Ama sürekli ne eklediğimi soruyor, tüm detayıyla ilgileniyordu ve 5 dakikalık işi 20 dakikadır bana yaptırmaya devam ediyordu.
"Küçük mü oldu?" Çileden çıkmama ramak kalmışken kendimi sandalyeye attım. Çıplak bacaklarımda parmağımı gezdiriyordum.
"Bununla doyarsın sevgilim, doymazs-"
"Doymazsam seni yerim."
Lafımı bölmesine karşılık kıkırdarken üstümdeki pijama üstü gömleği inceledim. Sırıtıp hoparlöre aldığım telefona baktım.
"Zaten gözlerinin doyacağına eminim."
Birkaç saniye ses gelmese de, hemen sonra kalın sesiyle, "Neden ki?" diye sormuştu. Kıkırdayıp düzleştirdiğim saçlarımı elimle geriye taradım.
"Üstümde sadece gömlek var hayatım."
"Telefonu kapat hızlıca geliyorum, sakın bir şey giyme."
Ona bir şey dememe fırsat vermeden telefonu suratıma kapatmış, şok olmamı sağlamıştı. Bu sevimli haline gülümserken geldiğinde vereceği tepkinin beni utandıracağına emindim. Fakat bu utanma duygum böyle ağır basmaya devam ederse Taehyung ya katil olacaktı, ya da tımarhaneye kaçmak zorunda kalacaktı. Derin bir nefes alıp onun için hazırladığım atıştırmalıkları masaya taşıdım. Benden ona bir şey hazırlamamı istemesi, içimde bir şeyleri heyecanlandırmıştı. Zamanla birbirimize daha çok alışıyorduk elbette ama ben ondan bir şey istemeye çekinirken onun böyle rahat davranması hem üzmüş, hem de bana alıştığını farkettirmişti. Galiba içimde bir yerlerde buna şımarıyordum. Meyve suyuyla doldurduğum bardağı da tabağın yanına koymuş, salona dönerek ortalığı toplamaya başlamıştım. Dakikalardır ona yemek hazırladığımdan buraya el atamamıştım.
Yaklaşık 15 dakika sonra işlerim bittiğinde kapı çalmış ve yüzümde kocaman bir gülücükle ona koşmuştum.
"Aşkım!" Sevinçle son heceyi uzatırken, Taehyung suratında rahatlamış ve huzur bulmuş bir ifadeyle bana bakmış ve kollarını belime sımsıkı sarmıştı. Ensesine doladığım kollarımı sıkılaştırarak boynuna bir sürü öpücük bırakırken, onun diğer eli sırtımı okşuyor, ve saçımı koklayıp duruyordu. Kolları yüzünden sıyrılan gömleğimi aşağı çekiştirip kollarından ayrılırken, Taehyung parmaklarımızı kenetlemiş ve tüm bedenimi süzmüştü. Saniyeler sonra ağlar gibi bir homurdanmayla kafasını geri attığında kıkırdayıp çenesine dudaklarımı bastırdım.
"Gel hemen karnını doyur."
Beni birkaç mırıltı ile onayladığında elimle onu çekiştirmiş ve kızaran yanaklarımı yok saymıştım. Onun için hazırladıklarımın önündeki sandalyeye oturduğunda, yanına oturmuştum bile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LITI SITE -Taekook
Fiksi PenggemarYayıncı Kim Taehyung ve fotoğrafçı Jeon Jungkook'un kalplerinden taşan aşkı. Kim Taehyung'un Jungkook'un gözlerindeki yıldızlara aşık olduğu bir dünya ve Jungkook'un şımarıklığı. uke!jk seme!tae ⚠️ Dipnot: Bu fic zorba karakterler barındırmaz. Kib...