12

45 12 2
                                    

Bir süre daha telefonuyla uğraştıktan sonra ayağa kalktı ve sırtımızı yasladığımız telin dibine, yere telefonunu koydu. Bana da dönmem için eliyle işaret verdi. Döndüğümde telefonun ekranını gösterip gülümsedi. Anlamazca bir ona bir de telefona baktım. Telefonun ön kamerası açıktı ve Çınar'ın gülümseyen suratıyla kendi kaşları çatık suratımı görüyordum. Çınar ekrana dokununca arkadan müzikle video başladı.

Ne yani biz şimdi Çınar'ın isteğiyle tik tok videosu mu çekiyorduk?

Yanımda gülerek şarkıyı söyleyen Çınar'a baktım.

Ne içmişti bu?

Ben henüz girdiğim şoktan çıkamamışken şarkı ve video sonlanmıştı. Çınar telefonu tekrar eline aldı ve videoyu izlemeye başladı.

"Fena değil, biraz daha gülümsesen daha güzel olabilirdi ama bu da çok güzel olmuş."

Noluyor lan?

Sanırım ben rüya görüyorum.

Bir süre daha telefonla uğraştı ve en sonunda kapatıp cebine koydu.

"Videoyu tik toka yükledim."

Gözlerim daha da kocaman açıldı. Bu çocuğun hesabı mı vardı?

Kaşlarını çatarak huysuzca konuştu.

"Hey, bana öyle bakma!"

Ve sonra çok daha ilginç şeyler oldu.

Neredeyse 10 tane daha video çektik. Ilk 3 tanesinde durumun tuhaflığını atlatamadığım için kameraya saçma salak baksamda, diğerlerinde akışına bırakmış bir şekilde Çınar'a eşlik ettim.

Video çekme işimiz bittikten sonra Çınar dondurma yemek istediğini söyledi. Beraber ayağa kalktım ve ben markete gitmek için sitenin çıkışına doğru yürümeye başladım. Çınar'ın benimle gelmediğini farkedince arkamı dönüp bana sorarcasına bakış atan Çınar'a aynı şekilde karşılık verdim. Sonunda bakışarak anlaşamıyacağımızı anlayınca sormanın daha mantıklı olduğuna karar verdim.

"Dondurma almak için markete gitmemiz gerekmiyor mu?"

Bilmiş bir edayla tek kaşı havaya kalktı.

"Hayır, bizim eve gidiyoruz."

Ç&ÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin