Açelya'yı tanıyordum. Arada bizim sitede oturan arkadaşının yanına geliyordu. Birbirimizle konuşuyorduk ama benden pek haz aldığını sanmıyorum. Neden beni sevmediği hakkında bir fikrim yok ve çokta umursamıyorum çünkü ben de onu sevmedim.
Şu an onun numarasının Çınar'da olması beni üzdü ama arkadaş olabilirler ve benim buna karışmaya hakkım yok.
Kafamı önüme eğdim ve Çınar'ı beklemeye devam ettim. Bir yandan da aklım Açelya'nın Çınar'ı neden aramış olabileceğindeydi.
Gözümün önünde beliren spor ayakkabıları fark edince kafamı yavaşça yukarı kaldırdım. Çınar elindeki suyu bana uzatarak karşıma geçip oturdu.
"Seni Açelya aradı."
Cümlemi bitirmemle kaşlarını çatması bir oldu. Telefonunu alıp ekrana baktı. Onlar konuşurken burada durmanın anlamı olmayacağını düşünerek ayağa kalktım. Çınar çatık kaşlarını bana çevirince açıklama yapma gereği duydum.
"Sen konuş, ben artık eve gitsem iyi olur."
Çınar'ın birşey demesine fırsat vermeden elimi sallayarak arkamı döndüm.
Evet onu kıskanıyordum. Evet onu deli gibi kıskanıyordum! Ama yapabileceğim birşey yoktu. Etrafındaki veya konuştuğu insanlara karışamazdım.
Sadece bu durum beni üzüyordu. Farkında olup olmadığını bilmiyordum. Ona açık açık söyleyecek cesaretim olmasa bile davranışlarımdan anlamış olduğunu düşünüyorum.
Anlamasa bile sonuçta beraber güzel vakit geçiriyoruz. Onun yanında mutluyum.
Yine de korkuyorum. Birinden hoşlanmaya başlayıp benimle arasını açıcak diye deli gibi korkuyorum.
Evet.
Ben Çınar'dan hoşlanıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ç&Ç
Novela Juvenil"Benimle tik tok çekmeye ne dersin?" "Bunun duyduğum en saçma şey olduğunu söylerim." "Yani kabul ettin. Tamam ben müzik ayarlıyorum sende arkaplanı güzel bir yer bul." "Seninle asla tik tok çekmem!" Çekti.