i have feelings too

1.5K 149 41
                                    


"Taehyung?"

Bakışlarımı kaldırımdaki yağmur birikintisine zıplayan küçük çocuktan anneme çevirdim.

"Beni dinlemiyorsun. Kaç kere söyledim arabada kulaklık takıp müzik dinlemenden hoşlanmıyorum. Çıkartır mısın şunu?" Annem sitemli bir şekilde konuştuğunda onu onaylayıp kulaklığımı çıkarttım ve müziği durdurdum. Kafamı yeniden cama çevirdiğimde yağmurun daha da şiddetlendiğini gördüm. Annem bana karşı çoğu zaman ciddiydi sadece günlük hatırlatması gereken şeyleri hatırlatırdı. Aramızdaki iletişim bununla sınırlıydı.

Her ne kadar bana karşı ciddi bir tavrı olsa da arkadaşlarıyla birlikteyken o kadar güler yüzlüydü ki. Küçükken arkadaşlarına benden çok değer verdiğini bile düşünürdüm. Hatta anneme bunu söylediğim de olmuştu. Arkadaşlarının yanında her zaman güler yüzlü olduğunu, mutlu olduğunu ama benimle konuştuğunda neden ciddileştiğini sormuştum. O da öyle bir şey olmadığını, neden böyle saçma şeyler söylediğimi anlamadığını söylemiş ve tartışmıştık. O günden beri bu konuyu hiç açmamış, zihnimin bir köşesine saklamıştım. Derin bir nefes alarak yağmur damlalarının cama çarpışını izlerken annem yeniden konuşmaya başladı.

"Unrut al demiştim dün, onu koymayı unutmamışsındır herhâlde." Gözlerimi devirerek yeniden anneme döndüğümde "Merak etme anne aldım, bir kere söylediğinde anlayabiliyorum." dedim. Annem bakışlarını kısa bir süre bana çevirdi. "Feromonların şu an gayet normal ama olur da bir şey olursa diye söylüyorum, kendi keyfimden değil. Alfalara güven olmaz biliyorsun. Onlar zevk uğruna omegaları kullanırlar sonra da bir daha seni umursamazlar. Biliyorsun." Sertçe yutkunduktan sonra bakışlarımı anneme çevirdim. Her zaman olduğu gibi mükemmel bir sabahtı.

"Anne, en son unrut hakkında konuşuyordun. Ne ara alfaların omegaları kullanmasına geldi konu?" Bıkkın bir şekilde gözlerimi devirirken annem konu hakkında konuşmakta kararlıydı. "Bu senin için pek önemli değil sanırım, yaşına veriyorum Taehyung, bu anlamsız sözlerini. Ben senin iyiliğin için konuşuyorum. İki hoş söz, bir bakışı geçtim feromonları bile omegaları etkiliyor ve bunu çoğu zaman bilerek yapıyorlar biliyorsun. Neler duyuyoruz etraftan." Anneme bu konu hakkında daha fazla bir şey söylememeye karar verdim. Benimle bu konulardaki fikrimi duymayı sevmezdi zaten. İlk kızgınlığa girdiğimde bile annem, erken olduğunu savunmuş daha zamanımın olduğunu söylemişti. Halbuki Jimin ve Hoseok benden aylar önce kızgınlık dönemine girmişti erken olmadığını biliyordum okulda da o yaşlarda gireceğimiz söylenmişti ama annem şiddetle reddediyordu. Bu yüzden bana yardımcı olmamıştı ve bitene kadar okula gidememiştim çünkü kasıklarım fazla acı veriyordu. O zamanlar çok zordu benim için çünkü ben de erken olduğunu düşünüp kendimden şüphe etmiştim, çok utanmıştım ama en sonunda dayanamamış, Jimin'e sormuştum o da bana annesinin anlattıklarını ve neler yaptığını bana söylemişti.

"Haklısın anne." deyip kestirip atmış ve okula varana kadar daha fazla konuşmamıştım.

***

Annemle vedalaştıktan sonra Jimin ile kafeteryada karşılaşmıştık. Kahvemizi almış, masada oturup Jimin'in okuldakilerin birbiriyle tanışmak için açtığı sosyal medya sayfasındaki fotoğrafları açıp yaptığı eleştirileri dinliyordum.

"Vay be, filtre ne kadar değiştiriyormuş insanı. Hayır burada görüyorum niye böyle gözükmüyor? Bak bir de bana bak tatlı tatlı gülüyorum kameraya. Bak bu da kahve sırasındayken önümüzde ki omega. Fotoğraftan feromon kokusu alabiliyorum. Fotoğraftan! Neden herkesin gördüğü bir hesapta, masum bir tanışma sayfasına böyle bir fotoğraf atıp altına '1,90, alfa, tercihen esmer' yazarsın ki? Sipariş veriyor sanki." Jimin omeganın sadece iç çamaşırıyla olduğu fotoğrafı büyütüp gözümün içine sokmaya çalışırken kendimi uzaklaştırıp ve ters ters ona baktım. "Bu şekilde tanışıyordur Jimin. Bizi neden ilgilendiriyor bu konu bu kadar?" Jimin'e baktığımda söylediklerime aldırmadan birkaç fotoğraf daha gösterip konuşmaya devam etti. "Hayır, çekebilir böyle fotoğraflar ama gerek yok. Sonra okulun dedikodu sayfasına düşünce ağlıyorlar. Zaten çok güzel bir yüzü var yani. Bak bu alfa da sipariş vermiş. Tanışmak için girdiğin bir sayfada neden istediğin tipi yazıyor bunlar? Okulda görüp tanımak varken niye bu sayfayı kullanıyorlar. Anlayamıyorum. İyi, tamam. Sırf sen istiyorsun diye fotoğraflara bakmaya ara verebilirim sanırım." Jimin kafasını yüzüme yaklaştırıp gözlerini büyütüp garip bir surat ifadesiyle yüzüme baktığında gülerek kafamı yana çevirdim. "Beni düşündüğün için teşekkürler."

poison rain // taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin