Bölüm 3: Aşk peşinde

498 16 6
                                    

- Seninle görüşmek istemiyorum.

Giderken Atilla ellerini tuttu ve kendine doǧru çekti:
- Benden korkuyor musun?

Ona daha da yaklaştı, bir nefes kadar yakındılar birbirlerine. Gülşenin kalp atışları hızlandı. Savunmasız bir halde, cılız bir sesle:
- Bırak beni.

Atilla sesine en tatlı ahengi vererek:
- Bırakmıyorum.

Gülşen başını eǧdi, ellerini onun ellerinden çekmek istiyordu. Atilla genç kızın ellerini bıraktı ve bir eliyle çenesini kaldırıp, diǧer eliylede yanaǧını tuttu:
- Neden Gülşen? Seninde benden etkilendiǧini biliyorum. Neden biraz yakın olmamıza izin vermiyorsun? Bak bana.

Gülşen başını kaldırdıǧında bakışları ona bakan iki kahverengi gözle çarpıştı. O kadar derin bakıyorlardı ki, içinde kaybolurdu insan. Öyle bir süre birbirinin gözlerinde kayboldular. Atilla usulca Gülşenin yanaǧını okşadı:
- Bu gece o kadar güzelsin ki. Masallardan çıkmış bir peri kızı gibi. Bu yeşil elbisen sana çok yakışmış. Gözlerin...

Gülşeni çağıran Şirinin sesi duyuldu. Aşaǧıya iniyordu. Şirin aşaǧıya inmeden Gülşen acele adımlarla yukarı çıktı. Atilla da biraz bekledikten sonra arkadaşının yanına gitti. Oktay:
- Ne oldu, anlat.

Atilla sadece gülümsedi:- Hiçbir şey

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Atilla sadece gülümsedi:
- Hiçbir şey... çok şey.

Gülşenin masasına baktı. Genç kız eli ayaǧı dolaşmış bir şekilde çekingen çekingen ona bakıyordu. Gözleri buluşunca başını çevirdi. Atillanın içi içine sıǧmıyordu:
- Hadi kulübe inelim.

Şirin Gülşenle kulübe inmek için Efeye dil döküyordu:
- Hadi Efe, yemek te yedik. Biraz eǧlenelim.

Hülya hanım:
- Hadi Efe. İçine sinmiyorsa sende kızlarla git.
- Ya siz Hülya hanım? Burda tek başınıza sıkılmaz mısınız?
- Ben bir kahve alacaǧım, sonrada barda oyalanırım. Siz rahatınıza bakın.
- Hemen geliriz.

Şirin elini başına vurdu:
- Saçmalama Efe, acelen mi var? Annem kaçmıyor.

Efenin koluna girdiler. Her an fikrini deǧiştirebilirdi. Lüks bir merdivenden aşaǧıya indiler. Müzik onları davet eder gibiydi. Etraf loş ışıklarla donatılmıştı. Kenarda dans pisti, yanında da büyük bir bar vardı. Oturma grupları arkadaydı. Şirin:
- Dans edelim mi Efe?
- Gülşen?
- Ben içecek alayım. Birşey istiyor musunuz?

Efe "Ben alırım!", derken Şirin onu dans pistine itip Gülşene göz kırptı:
- Bize iki bira al.

Nihayet Efeyide alt eden birisi çıkmıştı. Genç kız abisinin bu haline gülerken yanına yaklaşan adamı görmedi:
- Biliyor musun çok güzel gülüyorsun.
- Atilla!
- Az önce konuşmamız yarım kaldı.

Onun elini tutmak istedi. Gülşen elini çekti:
- Ben içecek alacağım.
- Gel ben sana ısmarlayayım.
- Gerek yok, kendim alırım.

Atillaya neden böyle davrandıǧını düşünüyordu. Yanında görduǧü kız yüzünden mi? Sanki ona neydi. Atilla pes edecek deǧildi:
- Borcumu bahane etsem. O zamanda kabul etmez misin?

Yıldızların Altında - Hayat Seninle Güzel(1.Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin