Episode #9

9 4 0
                                    

-Kimsenin haberi var mı benimle buluştuğunuzdan?

Jungseo başını olumsuz anlamda salladı.

-Taehyung'un?

-Kimsenin haberi yok.

Yoongi başını yana çevirip derin bir nefes aldı. Ormanda olmayı hep severdi. General Jongseo'nun buluşma yeri olarak seçtiği bu köşeye ise ilk kez geliyordu. Sık kavak ağaçlarının yanına atını bile sokamamaştı.

-Sizinle neden görüşmek istediğimi az çok biliyorsunuzdur.

-Tahmin edebiliyorum diyelim.

Yoongi bu adamın kendisine bakışlarında bir hüzün görürdü hep. Sebebini bilmese de. Acaba kendisine acıyor muydu? Acınacak durumdaydı.

-Lafı uzatmayacağım General Kim. Sizden akıl hocam olmanızı rica edeceğim. Sarayda herkes arkamdan iş çeviriyor gibi geliyor. Sanırım paronayaklaştım.

-Hayır. Kulağıma bir takım konuşmalar ilişti. Amcanızın oğlunu tahta geçirtmek için plan yapıyorlar.

-O sümsük mü kral olacakmış? Bir kez savaşa katıldı mı acaba? Sabahtan akşama kadar geyşalarla yatıp kalktığını herkes biliyor.

Yoongi hıhlar gibi güldü.

-Gerçi babam da öyle bir kraldı.

-Babana haksızlık ediyorsun. İyi işler başardı.

Yoongi etrafına bakıp cevapladı onu biraz yaklaşmış, fısıltı ile konuşmuştu.

-Babam... Puştun önde gideni. Bana bunu yapan o.

Yüzündeki yara izini gösterdi.

-Bana bunu yapmasına rağmen beni tahta çıkarttı. Bilerek yapıyor. Beni öldürecek cesareti yok. Başkaları yapsın iştiyor.

Jongseo, başını yana yatırdı. Nefesi sıkışmış gibi hissediyordu. Çünkü Yoongi haklıydı.

-Şuanda nerede olduğunu bilmiyorum. Onu bulup öldürmemden korkuyor bence. Ama ben de korkuyorum General Kim. Her gün acaba bugün biri beni öldürmeye çalışacak mı diye yaşamak beni gerçekten yordu.

-Peki benden ne istiyorsun tam olarak?

Yoongi, kararlıkla sırtını dikleştirdi.

-Özel bir ordu kurmanızı. Yalnızca bana sadık olacak, babamla hiç bir ilgisi olmayan genç ve atik insanlardan olsun istiyorum.

-Buna herkes karşı çıkar efendim.

-Bana öyle seslenme lütfen. Yoongi de.

Jongseo gülümsedi. Bu ismi severdi. Bu ismi Yoongi'ye annesi, sevdiği kadın vermişti. hep hayaliydi; oğlum olursa adını Yoongi, kız olursa da Sooah koyacağım diyordu. Jongseo bu anıyı hatırladığında Kral Sejong'a öfkesi alevlenmişti tekrardan.

-Pekala Yoongi. Hadi yapalım şu işi.

Ve böylece hazırlıklar başlamış oldu. Jongseo, Seungyoon aracılığıyla Yoongi'yi bilgilendiriyor, yaptığı her şeyden haberdar ediyordu. Soylu ya da köylü demeden güvenilir ve aradıkları kritere uyan herkese haber verilmişti gizlice. Mülakatla kadro oluşturulacaktı. O gün geldiğinde, Yoongi emir verip, sarayın kuzey tarafında kimseyi görmek istemediğini söylemişti. Yakalanın cezası idam olacağından kimse cesaret de edemezdi.

Yoongi General Jongseo ile konuştuğundan beri oldukça heyecanlıydı. İki ayın nasıl geçtiğini bir tek o biliyordu.

-Herşey hazır mı Yoon?

The Soul Of The White Tiger Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin