ChanBaek Bölümü~
Kitabı bitirdiğim için çok mutluyum ama bir yandan da içimde bir burukluk var. Bu kitabı bir gece rüyamda Chanyeol'ü kaçırdığımı gördüğümde yazmak istedim ve içine çocukluk anılarımı acılarımıda yazdım. Biraz dengesiz bir kitap olduğunu düşünüyorum. Piskoloji çökerten ve mantık dışı. Ancak benim hayatım da pek düzgün ve mantıklı sayılmaz...Destek verenlere Teşekkürler~
İyi Okumalar~ satır arası güzel yorumlar bırakın~"C-chanyeol, korkuyorum!" Baekhyun karanlıkta fısıldadı.
"Geldik baekhyun geldik. Sakin ol, ben yanındayım. Seni tutuyorum. Az kaldı." Chanyeol onu belinden tutarak havalandırdı ve hareketli bir zemine atlamasını sağladı. Ardından kısa dar merdivenlerden indiler ve Baekhyun yumuşak bir yere oturtulduğunu hissetti.
Chanyeol gözlerindeki siyah kadife kumaşı çözerek Baekhyun'un tepkisini bekledi. Bu kayda değerdi. Eline hemen kamerasını alarak etrafa şaşkın ve masum bakışlar atan adamı çekmeye başladı.
Etraf hâlâ sallanıyordu. Çünkü bu bir tekneydi ve heryer ahşaptı. Baekhyun Pembe bir pufun üzerinde oturuyordu ve karşısında da sıcacık yanan bir şömine vardı. Kış aylarındaydılar.
Etrafı incelemeyi bitirdiğinde başını yere eğdi ve ayaklarının dibinin ahşap yerlerin aksine cam olduğunu farketti. Ellerini cama yaslayarak kalçalarını hava kaldırdı ve kedi pozisyonu aldı. Bu cam en az 2 metrelikti ve denizin derinlikleri gözüküyordu. Camdan ona bakan birkaç renkli balık görünce kıkırdadı ve işaret parmağıyla onlara dokunmaya çalıştı.
Chanyeol onun gülüşüne mest oldu. Kamerayı kapatarak teknenin minik mutfağına geçti ve elinde iki bardak sıcak çikolata ile geri geldi. Baekhyun hâlâ bıraktığı yerde. Balık delisi kediler gibi kaçan balıkların üzerine elini koyuyordu. Bu kez Chanyeol kıkırdadı ve bu sevimli görüntüye karşı iç çekti.
Eğer bu kadar seveceğini bilseydi çok önceden getirirdi onu. Konser için çıktıkları dünya turları bitmiş ve grup tatil için ayrılmıştı. Oda Baek ile buraya gelmişti. Şimdi bir hafta teknede tatil yapacaklardı.
"Baekkie~ birazda bana ilgi göster~" Baekhyun'un yanına onun gibi cama oturdu.
"Ah~ çok güzeller değilmi Chanyeol?" Baek Chanyeol'ün elindeki kupalardan birini aldı ve altında yüzen balıkları izleyerek sıcak çikolatasını yudumladı. Baekhyun balıklara Chanyeol Baekhyun'a bakıyordu. Küçük olanın hayvanlara karşı çok ilgili olduğunu düşündü Chanyeol.
Biten bardağını sehpaya bırakarak üstündeki kazağı soydu ve cam yere uzandı Baekhyun'un manzarasını kesecek şekilde. Küçük olandan huysuz mırıltılar kazandı.
"Yah! Chanyeol çekil! Ben koca kulaklı dev bir maymun değil balık görmek istiyorum!" Omuzlarından tutarak kaldırmaya çalıştı Chanyeol'ü.
"Peki~ oysa seninle şu camın üzerinde ne hayallerim vardı~ ama sen benimle hiç ilgilenmiyorsun." Chanyeol doğrulup oturarak kaş altından Baekhyun'a baktı. Bu her zaman işe yarardı. Av'a yutması için bir yem ver ve geri çekilerek gelmesini bekle. Sinsice içinden sırıttı Chanyeol. Ne zaman saf Chanyeol gitmiş yerini bu kurnaz adam almıştı?
Baek aklına doluşan görüntüler sonucunda yutkunarak alt dudağını ısırdı. Chanyeol onu gaza getirmesini iyi biliyordu. Çikolata kupasını Chanyeol gibi sehpaya bıraktı ve onu cama yatırarak üstüne çıktı. Chanyeol ne zaman bu kadar sertleşmişti bilmiyordu. Ama üzerine oturunca ikiside farkındalıkla inledi.
Chanyeol konserler için sürekli seyahatteydi ve bu yüzden uzun zamandır birlikte olamıyorlardı. İkili durup birbirlerine aşkla ve arzuyla bakarak konuştular. Baekhyun Chanyeol'ün kaslı bedenini ve etrafında yüzen rengarenk balıkları süzerek iç çekti.
"Aslında manzaramı tamamlayacak olan tek şey koca bir maymunmuş. Çok güzelsin Park Chanyeol." Ellerini Chanyeol'ün karın kaslarından başlayarak yukarı doğru kaydırdı ve okşadı.
"Sen her varlıktan daha güzelsin Park Baekhyun." Baek duyduğu soy isime aldırmadı. Chanyeol ona arada böyle seslenirdi. Ancak devin ne ara çıkardığını bilmediği yüzüğü gözlerinin önüne getirmesiyle şaşırdı.
"Chany-"
"Bunu Paris konserinde yaptırdım. Özel tasarım ve senin için. İyiki o gün beni yurttan kaçırmışsın Baek. İyiki hayatımı kurtarmış, beni korumuş ve sevmişsin. Sensiz hayatım çok boşmuş. Seni seviyorum ve her zaman seveceğime söz vermek istiyorum. Hayatını benimle birleştirir misin? Benimle evlenir misin Byun Baekhyun?" Chanyeol'ün kalbi boğazında atıyordu heyecandan. Meraklı gözlerle Baekhyun'un cevabını bekliyordu.
"Evet evlenirim!" Baekhyun gülümseyerek elini ona uzattı ve yüzüğün parmağına geçmesini sağladı. Gözyaşlarını tutamıyordu. Bu günlere gelebilmek için çok çabalamıştı. Yüzük takılınca eğilerek Chanyeol'ün dudaklarına saldırdı ve uzun bir öpüşmeye çekti onu. Ara ara kendini Chanyeol'e bastırdığı için ortam sıcaklamıştı.
İkili saniyeler içinde çıplak kalmıştı. Baekhyun yüzüklü ellerini birleştirerek yavaşça Chanyeol'ün içine girdi ve alışana kadar sabırla bekledi. Bu arada ağzına inildeyen dolgun dudakları öpüyordu. Chanyeol acı dinince bacaklarını onun kalçalarına dolayarak kendine doğru çekti.
Bu gün onun günüydü. Chanyeol doya doya kutlamasına izin veriyordu. Chanyeol'ü yüz üstü yatırarak gitgellerini hızlandırdı. Sona yaklaştığını hissediyordu. Birden gördüğü şeyle elleri üzerinde duran ve deli gibi inleyen Chanyeol'e seslendi.
"Chanyeol! Gözlerini aç. Altımızdan köpekbalığı geçiyor!" Chanyeol zar zor zevkle kayan gözlerini açarak Baekhyun gibi altlarında yüzen köpekbalığına ve ondan kaçan minik balıklara baktı.
Baekhyun şaşkın ifadesine kıkırdayarak son vuruşlarını yaptı ve nefes nefese Chanyeol'ün içine boşaldı. Yığılan Chanyeol'ün sırtına uzanarak geniş omuzlarını öptü.
"Vay canına Baekhyun! Balıkları nasıl yediğine bir bak." Hayretle söyledi Chanyeol.
"Ah hadi ama daha öncede görmüş olmalısın senin teknen sonuçta." Kaslı sırttan kalkarak yana uzandı ve büyük olana baktı.
"Ehe~ doğru benim teknem ama bunu yeni yaptırdım. Senin için~" Şirince konuştu Chanyeol.
"Buraya gel koca dev~" Baekhyun ona biraz daha hayran olarak ellerini uzattı.
Chanyeol üzerine emekleyerek minik tatlı dudaklardan öptü ve parmaklarını minik dudaklara yaslayarak emmesini bekledi. Tanrım Baekhyun neden parmaklarını emerken bu kadar seksi gözükmek zorundaydı ki!
Yeterince ıslanan parmaklarını çekerek minik deliğe yolladı ve makas hareketleriyle gevşetmeye çalıştı. Parmaklarını ilerleterek ucuyla Baekhyun'un tatlı noktasını ezdi birkaç kez.
"Ahng! C-chanyeolh!" Minik olan zevkle inleyerek kafasını geriye attı ve belini havalandırdı.
"Bebeğimh~" Sabırsızlıkla Penisini dar deliğe yolladı ve beklemeden gitgellerine başladı. Baekhyun yeterince hazırdı.
Zaten uzun zamandır sertti Chanyeol. Hızını arttırarak Baekhyun'un penisini de girişlerinin ritmiyle çekti ve ikili aynı anda inleyerek boşaldı. Çifte haz diye buna denirdi.
Baekhyun'u da kucaklayarak yanlarındaki yatağa geçti ve yorgunlukla mayışmış bedene sarılarak üzerlerini örttü. Zaten tekne deniz dalgalarıyla beşik gibi sallanıyordu.
"Seni seviyorum." Fısıldadı Chanyeol. Hafif bir öpücük kondurarak çekildi.
"Ben daha çok seviyorum Yeol~" gülümsedi Baekhyun.
"Haklısın... Kaçıracak kadar~" İkiside güldü.
Tüm acılara rağmen sonunda aşkı bulma dileğiyle...
-Son-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Story Of My Life (ChanBaek)
FanfictionBu Kitap hayatımın ChanBaek'e uyarlanmış halidir. Piskoloji çökertir. Burnum yanaklarından burnuna doğru sürtünüyor ve bir süre orada oyalanıyor. Burnumla okşuyorum burnunu. Sonra aradaki milimleri kapatarak dudaklarımla okşuyorum dudaklarını. Dudak...