gerçekler.

320 37 3
                                    

Biliyorum sonu biraz sacma bitti diye düşüne bilirsiniz ama sınav haftası pek yazmaya vaktim Olmuyo o yüzden.

Multimediada ela var. Yollar fazla ıssızdı. Ve ortalıkta görünmüyodu. Ah aptal kafam telefonunu bile almadım. Saat gece 2 ye 10 var dı. Ve ben esortmanlarla deli gibi dolasiyodum. Esortman. eyvah babamın esortmanı borada kaldı. Ya hayır ama ya off hemen ondan o esortmanı geri almam lazım.

Artık saat 2.30 a geliyodu ve benim acayip uykum gelmiş ti. Eve doğru yürüdüm. Ona gerçekten ihtiyacım var. Kapıya geldigimde mermerin üstünde oturmuş bana bakıyodu gözlerimi belertip. '' Bora sen.. '' Sözümü kesti ve kolumdan tutup '' Kapıyı aç. Bu konuşmayı bir daha asla yapmicaz. Şimdi içeri giricez ve beraber yatıcaz ve bu aksami unutucaz'' Elimi havaya kaldırdım ve tek gözümü kırparak '' aynı yata..'' eliyle ağzımı kapatıp '' anahtarı aldı ve kapıyı açtı merdivenlerden yukarı cikarken esortman aklıma geldi. '' bora eger sabah gidersen esortmanı bırak da git''

'' merak etme esortmanla sabahları sokaga çıkmam'' hiç bişi demedim ve odanın lambasını yaktı.  Yatağın içine girdi. Bende yatagin içine girmek için lambayı söndürdügümde lambayı yak dedi. Bende ''yaaa ben ışıkta uyuyamiyorum''

''Umrumda bile degil.'' Sinirle yatağın içine girdim ve sag tarafıma döndüm. Oda sol tarafına döndü. Kalbim yerinden çıkacak gibiydi.  Ama hemen kendimi ele vermemeliydim. O kadar uykum vardı ki ışıkta bile yatabilirdim. Ama ona sarılmak istiyodum.  Hemde herşeyden çok. Sol tarafıma döndüm ve tek elimi öne tek elimi arkaya koyarak uyudumu diye bakmaya çalıştım ama pek mümkün değildi.

'' Bora uyudun mu?''  Ses gelmedi. Bida seslendim '' Bora.'' Ses gelmediginden emin olunca sımsıkı sarıldım. Kokusunu içime çektim.  Başımı sırtına yasladım ve gözlerimi kapattım. Ama tabiki hevesim hemen geçti çünkü bora bey elimi çekti.  Bende tabi sinirlenmistim. Ama sakin davranmam lazım. Sessiz bir şekilde '' Özür dilerim.'' Dedim. Ve sag tarafa geri döndüm.

Arkamda bir kiprasma oldu ve bora Kulağıma egilerek '' Özür dileme'' dedi ve bedenimi kendi bedenine yapıştırdı elini vücuduma sardı ve omzuma bir öpücük kondurdu. Ahh kalbim dayan. '' ela sakin ol. alt tarafı bir sarılma şu ana kadar hiç mi erkege  sarılmadın. ''

Sag tarafıma döndüm. Ve gözlerine baktım.  Benim bir fahi.. ah dilim varmiyo. Suan kendimden utanıyorum.  Bilmiyo. Benim nasıl para kazandığımı, bu evi nasıl aldığımı, okul okumadigimi bilmiyo ah bunu ona nasıl söyleyeceğim.

Ona doğru döndüm. Gözlerine bakarak '' bora bilmen gereken bisi var.'' Sözümü bitirmeme izin vermeden ''bu akşam değil.  Yarın konuşuruz.'' Dedi. Bende hiç bişi demeden kafamı omzuna yasladım. Gözlerimi kapattım.

Telefonun sesiyle uyandım.  Yanımda bora yoktu. Yataktan hemen kalkıp. Telefona baktım arayan simaydı. '' bize gel. Plan yaptım'' aynanın karşısına gecerek vücuduma bakıyodum. Sacimla oynuyodum. '' tamam bir saate ordayım.'' Dedim ve telefonu kapattım. Bora asagidadir belki diye merdivenlerden indigime ortalıkta görünmüyodu.

Evde yoktu. Kendi kendime '' evde yok gitmiş hayvan'' merdivenlerden çıkıp Üstümü değiştirdim. Altıma uzun bordo bir etek üstüme de beyaz sıfır kol tisort giydim. Saçlarımı açık bıraktım. Telefonumu ve anahtarımı etegimin cebine koydum. Yatağı topladiktan sonra eli yüzümü yıkayıp. Eksik bişi var mı diye yukarı  çıktım.

Simay benim çocukluk arkadaşım. Benim ordan kurtulmam için sürekli planlar yapar ama bu sene haziranın ilk haftasında ordan kurtulucam. Yani inşallah 60 milyon para istediler gitmem için bende bir çok kez hırsızlık yaptım. Temizlik flan da yaptim ama en fazla 1 milyar yada askeri ücret alıyodum. Bu paralarda bana yetmiyodu ordan ayrıldıktan sonra yepyeni  bir hayata başlıcam. En baştan...

Boradan

Dün gece berbat bir geceydi daha yeni tanıdığım bir kızın evinde eski  hayatım aklıma geliyodu. O annemin para için yaptıkları ahh düşünmek bile istemiyorum

ela aslında iyi bir kız. Ama bana aşık olmasından korkuyorukm. Ben kimseye aşık olmam onun bana aşık olması tam bir fiyasko olurdu herhalde. Dolabın kapağını açtıgımda hep aburcubur vardı.  Bu kızın dolabinda hic mi sağlıklı bişey olmaz. Yukarı çıktığımıda hayla uyuyodu. Çok fazla güzel ve masum du. Yerden sessizce tişörtumu ve pantolonumu aldım ve aşağıya indim.

Üstümü giydikten sonra pastaneye gidip poğaça simit ve bi kactane dometes alıp eve geldim. Kapıyı   çaldım. Kimse acmadi bida çaldım yine açmadı. Bende elimdeki posettleri bırakıp. Telefonu cebimden çıkartıp elayı aradım.'' Kapıyı aç.'' Endişeli bi ses tonuyla ''gitmedin mi sen'' diye sordu. Telefon numarasını   gizli gizli aldım ve hiç bişi demedi. Belkide suan o gıt kafası buna dank etmedi.

Soğuk bir ses tonuyla '' Kapıyı aç elimde poşetler var'' '' ya ben gittin sandım'' oflayarak '' tamam iste gitmedim'' dedikten sonra '' evde degilim'' al işte bu kız tam bir aptal. '' eee elimde posetler var nereye birakiyim'' '' paspasin altında yedek anahtarlar var üstünde 3 numaralı olan dış kapının. İçeri girip..'' sözünü bitirmesine izin vermeyip kapıyı açtım. Diger anahtarlar nerenindi. Acaba odaların anahtarlarımıydı.

Elimdeki posetleri bırakıp kendime patates kizartım kahvaltılıkları tepsiye koyduktan sonra patateslerode kizartıp tabaga koydum simitler ve poğaçalari da dilimliyip tabaga koyduktan sonra içeri gidip televizyonu açtım. Kuru kuru gitmedi bende mutfaga gidip meyve suyu doldurduktan sonra iceriden televizyon açıp basketbol maçı açıp izledim.

SADECE SENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin