SADECE SEN

♥ Herseyim♥

Multimediada simay var. :D

Arkadaslar gorus ve onerilerinizi bekliyorum :) Simayla yaptığımız pilan tabiki tutmadı ne bekliyodum ki. Pilandan sonra kahve içip sohbet ettik ona Borayı anlattım. Oda bana çağrıyı anlattı. Çocuğun fotoğrafını gösterdi.  Yani çok ta yakışıklı degildi ama zaten bana göre boradan başka kimse yakışıklı degil gibi geliyodu. Saat

16.03 eve gitmeyi çoktan unutmuştum. Borada çoktan evine gitmiştir. Sahi onun evi nerde? Simay la birlikte daha fazla kalabilirdim. Eve gidip canım sıkılıcagina burda simayla laflardık

Simay kocaman ayıcıginin kucağına uzanmış telefondan tweeter dan Borayı bulmaya Calisiyodum.  Gerçi bu çocuğun soy ismi ne ahh onun hakkında gerçekten hiç bir şey bilmiyorum. Oda benim hakkımda pek bişey bildigini sanmıyorum.

Simay bilgisayarın başında üstünde kırmızı askılı altında beyaz şort ve saçı toplu bir halde, bir ayağını sandalyeye uzatmis sekilde oturup. Bilgisayardan müzikleri telefonuna indirip mesencere' dan  çağrıyla konusuyodu.

'' ela bak cagrının selamı var'' mırıldanarak '' sende selam söyle en yakın zamanda tanısalim'' sandalyesinden kafasını çevirerek ''merak etme yarın buluşacaz o zaman belki. Sana geliriz'' Gözlerimi telefondan kaldırıp tamam ama gelmeden önce haber verin''

Ayiciktan kalkıp telefonu yataga fırlatarak simayın ayağını uzattıgı tabureye oturdum. Tırnaklarımı yemeye başlayınca. Kafama vurarak '' evett dinliyorum.'' Dedi

'' hiç ben bisi soylicem demedim ki'' Gözlerini bana dikerek '' tırnaklarını bitirdin istersen benimkileride veriyim ha'' Tamam kabul birşey demek istedigim an Tırnaklarımı yemeye başlarım. 

'' ya simay ben diyorum ki hani su yaptığım iş var ya ben onu boraya söylesem mi?'' Elindeki mausu bırakarak ellerimi tuttu 

'' canımın içi sen bu yaptığın şeyi zorla yapıyorsun bunu ikimizde biliyoruz. Bu konu sokak sırlarına benzemez yani demem o ki ciddi bişi. Bekle haziran gelsin hele bi bu sacmaliktan bir kurtulalim o zaman gider söylersin. Yada hiç söylemez direk kapanır konu ve gider.''

Evet aslında simay Haklıydı  hem belki benim ordan kurtulmam için kavga flan çıkartıp olaylar dahada karıştıra bilirdi.. bidakka bidakka bu dediğime ben bile inanamadım.  O ve benim için bir şey yapmak.

Saat 18.40' dı sabahtan beri burdayım. Simayin yanağına sulu bi öpücük kondurduktan sonra ben kaçar dedim ve kapının oraya doğru yürüdüm. Ayakkabımı giyerken aklıma bora geldi o beni aramıştı. Demekki telefonumu almış. Ah nasıl aklıma gelmez.

Merdivenlerden inerken beni aradığı telefon numarasını geçmişten bulup kaydettim. Bir taksiye atladım. Giderken sürekli ve sürekli düşünüp durdum. Boraya söylesem ne olur bi hicmisim gibi mi davranır yoksa kızar mı?

Beni terk mi eder yoksa bu savaşta Arkamda mı kalır. Ahh elalemin normal sorunları var. Benim sorunlarıma bak. Taksi evime gelmisti bile. Eve doğru yürüdüm kapıya geldigimde çantadan anahtarı çıkartıp kapıyı açtım. 

İçerden televizyonun sesi geliyodu. Reklam sesi. Odaya gittim. Bora Uyuyodu. Hemde çok çok çok tatlı bir şekilde.  Kafası sırtımızı yasladığımız yerde ayakları pufun üstünde.

Kucağındaki tepsiyi alıp. Mutfaga götürdüm. Geri içeri geldigimde sessiz bir şekilde televizyonu kapattım. Bunun bu saatte ne işi vardı. Ama bunu sorgulayip evimden gitmesine tabiki izin vermicem. Yukarı çıktım. En sevdiğim baddaniyemi getirdim. Üstüne serdim. Onun kokusu üstüne sinsin diye . çok zekiyim dimi.

Baddaniyemi üstüne serdikten sonra lambayı söndürdüm. Merdivenlerden odama çıkıp Üstümü değiştirdim. Esortmanlarımı giyip geri aşağıya indim. Saat 21.50 geçiyo daha uyumam için saat biraz geç olsada sabah erken kalkmam için bir neden yoktu.