Utangaç

51. bölüm

Yoktu...

Hiçbir yerde yoktu. Şimdiye kadar gittiğimiz her yere bakmıştım ama yoktu. Neden koşunca arkasından gitmemiştim ki?

Belki evdedir, diye düşünüp kapılarına geldim. Nefesimi verip zili çaldığımda hemen açılmıştı. Annesinin endişe ve merak dolu gözleri beni gördüğünde hüznle kaplanmıştı.

HW: Merhaba... Şeyy.. Baek Hyun evde mi?

B.A: Hayır, kızım. Bir saat önce gelmişti. Üstünü değiştirdi ve hiçbir şey söylemeden gitti. Gözleri kızarıktı. Bir şey mi oldu? Tartıştınız mı?

HW: Hayır, aramızda bir sorun yok. Okuldakiler laf atınca çıkıp gitti. Gidebileceği yerlere baktım ama yoktu. Size bir şey söylemedi  mi?

Başını iki yana salladı.

B.A: Hayır. Hiçbir şey söylemedi.. Kendine bir şey yapmasından korkuyorum..

Bir anda ağladığında sarılmıştım.

HW: Baek Hyun öyle bir şey yapmaz. Sakin olun lütfen.. kafasını dinlemek için uzaklaşmak istemiştir, herhalde..

B.A: Bilmiyorum..

Geri çekilip gözyaşlarını sildi.

B.A: İstiyorsan, içeri geç. Kapıda kaldın..

Annesini bu halde yalnız bırakamazdım.

Yol verdiğinde ayakkabılarımı çıkarıp içeri geçtim.

B.A: Bir şey ister misin?

HW: Hayır, zahmet etmeyin. Ben, Baek Hyun'un odasındayım..

Başını salladığında salondan çıkıp odasına gittim. Kapıyı kapatıp etrafı inceledim. Çantası ve okul formasını rastgele yere fırlatmış, dolabının kapısı açık kalmıştı..

Formayı alıp dolaba koydum ve kapısını kapattım. Çantasını alıp yatağa bıraktım. İçinden kitaplarını çıkardığımda kağıtları farkettim. Alıp baktığımda yüzüme buruk bir gülümseme yerleşmişti.

Attığını düşünmüştüm ama ilk başlardan şimdiye kadar tüm yazılı konuşmalarımızın hepsini saklamıştı. Demek bu yüzden her kağıdı çantasına koyuyordu...

Hepsini tekrar okumaya başladığımda gülümsüyordum ama uzun sürmeden gözlerim doluyordu.

Hepsini bitirdiğimde çantasına bırakıp yatağa uzandım.

HW: Nerdesin Baek Hyun? İyi misin? Çok endişeliyim..

Gözyaşlarımı silip gözlerimi kapattım.

HW: Lütfen gel.. sensizlik çok sıkıcı.. sessizliğini bile özledim..