Üşüyoruz. Her geçen gün donuyoruz. Biz değil ruhumuz her gün ölüyo. Soğugu ilkelerimize kadar hissediyoruz. Kimseyi düşünmeden sıcacık evlerimizde oturuyoruz.
Dışarıda ki hayatları düşünmüyoruz. Kendimize müslümanız. Evsiz kalan insanları belki beş dakika düşünüyoruz. Sonra unutuyoruz. Onlar mı? Her gün bir kişiden yardım bekliyorlar. Soğuktan kurtulmak sıcak bir ev istiyorlar. Yaşamlarına her gün daha fazla sarılıyorlar.
Güçlüler. Herşeye rağmen direniyorlar. Soğuğa, kışa, insanların ezik bakışlarına rağmen direniyorlar. Olamayan ailelerini görmediği ailelerini özlüyolar. Her gün bir tuğla daha koyuyorlar duvarlarına. Çimentosunu koymak da insanlara düşüyor.
Herşeyden kaçıp o duvarın arkadasın da ısınıyolar. Düşüncelerini o duvar arkasında tartıyorlar. Gözyaşlarını o duvar arkasında siliyolar. Kimseyi içeri almadan bakıyor duvara.
Orada üşüyolar, orada ağlıyorlar ve biz seyrediyoruz.
Allah dışarı da kalanlara yardım etsin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENIM KALEMIM
Non-FictionKarmaşık, kendimce. Hayatımda olan şeylerden küçük parçalar biraz da. Kelimelerimin karışıklığını anlayacaksan gel. A harfinden anlam çıkaramadığın gibi beni de anlamayacaksın.