GÖLGELERDEKİ GÖLGELER; SAHADOWS

552 72 60
                                    


Ertesi sabah iğrenç bir baş ağrısıyla uyanmıştı genç oğlan.

Yerinden doğrulup etrafa boş boş baktığı esnada, dizlerinden kayarak yana düşmüş notebook ile anlık bir şaşkınlık yaşamıştı.

Bilgisayarı kaydığı yerden alırken kararmış ekranı aydınlattı.

Karşısında gördüğü şey kesinlikle beklediğinin çok ötesindeydi.

Ekranda, bilgisayar kamerasından çekilmiş fotoğrafı duruyordu.

Loş ışık altında, sarhoşluktan baygın bakan gözler ve içmekten kızarmış dudaklar...

Fotoğrafı kaldırdıktan hemen sonra, sarhoş kafayla yaptığı şeyin ne olduğuna baktı.

Anladığı şey ile tarifsiz bir dehşetin avuçlarına düşmesi bir olmuştu.

Gece Shadows liderine ddos saldırılarında bulunmuş, muhtemelen gerçek kimliğine erişmeye çalışmıştı.

Bunun üzerine aldığı karşılık saldırılarının geri tepmiş olmasına ve asıl kimliğinin ifşa olmasına neden olmuştu.

Yahu adam bildiğin bilgisayar kamerasından anlık fotoğrafının çekilmesini ve o fotoğrafın eline geçmesini sağlamıştı.

'Bu da demek oluyor ki...
Şu anda kameradan beni izliyor da olabilir!' diye düşündü Kamer yerinden fırlayıp aldığı bir parça kağıt ve bantla kamerayı kapatmıştı.

Nihayet rahat bir nefes alabildiğinde bildirim kutusuna düşen mesaj sesiyle irkildi.

Açıp baktığı mesajda ise yalnızca iki kelime vardı,

"Kamerayı aç."

Dehşete kapılan oğlanın eli ayağı birbirine karışmış, ne yapacağını bilememişti.

Tamam, durumu gözden geçirelim diye düşündü genç oğlan.

İlk olarak sarhoş olmuş ve kafeye geri dönmüştü,

Sonrasında bulanmış beyniyle idolüne hack saldırılarında bulunmuştu,

Ancak karşısındaki şahıs bunu fark etmiş ve hamlelerini geri tepmişti,

Kamer'i hata yapmaya zorlayarak, açık vermesini sağlamış ve o açıktan bilgisayara sızmıştı.

Sızdığı bilgisayarın kamerasından ise görüntülerine ulaşıp avını gözleyen bir avcı misali izlemeye başlamıştı Kamer'i.

Pekala. Durum daha kötü olamazdı...

Kamerayı açamazdı. Birinin onun her hareketini izlemesi ve Kamer'in bunun farkında olarak hiç bir şey yapmaması aşırı rahatsız edici olurdu.

Bu sebeple mesajını karşılıksız bırakmıştı.

Bir mesaj sesi daha yankılandı odada,

"Sen açmazsan, ben açarım."

Kalbi adrenalin, korku ve heyecanla tekleyen oğlan yine tepkisiz kalmıştı...

(Üç gün sonra...)
Yine ve yine kafedeki maratondan pestili çıkan oğlan yorgunluktan kamburunu çılararak odaya girmişti.

Öylesine bitkindi ki lambasını açmadan direkt yatağa ilerledi.

Üzerini değiştirecek takate bile sahip değildi.
Ancak komodinin üzerinde duran ve karanlıkta parıldayan bilgisayar ekranı, iflah olmaz uykusunu tamamen açmıştı.

Hızla o tarafa ilerleyerek ekrandaki açılmış mesaja baktı.

"Demiştim..."

Gözleri fal taşı misali büyürken bakışlarını ekrandan biraz yukarı kaydırdı.

Kağıt ve bant yoktu! Gitmişti!

Titreyen ellerini bilgisayarın kapağını indirmek için kaldırdığı sıra öylece donup kalmasna neden olan bir şey oldu.

Ensesine vuran düzenli ve sıcak nefesler, genç oğlanın oksijeninden çalıyormuş gibi onu nefessiz bırakıyordu adeta.

Tereddütle kafasını arkaya çevirmeye kalktığı sıra güçlü bir el, genç oğlanın havadaki ince bileğini sıkıca kavrayarak onu sertçe yüzüstü duvara yapıştırdı.

Canının acısıyla dudaklarından ufak
Bir inilti kaçarken, tutuk bir şekilde konuşmaya çalıştı,

"Yemin ederim ki sadece sarhoştum. Ne yaptığımı bilmiyordum. Lütfen bana zarar verme."

Cevap vermeyen adam onu daha sert bir şekilde duvara itti. Bu hareketi Kamer'e pek de itimat etmediğini belli ediyordu.


Korkudan mı yoksa, hemen ardındaki gizemli adamın varlığından dolayı mı bilinmez titrek bir sesle konuştu,
"Beni öldürecek misin?"

Shadows lideri hakkında bilinen bir diğer şey de korkunç derecede acımasız olduğuydu.

Göremese de ardındaki adamın dudaklarının kıvrıldığını hissetmişti nedense. Durumunun onu eğlendiriyor olma ihtimali çok da tuhaf değildi açıkçası.

Adam ondan iyice uzaklaştığında olması gerektiği gibi rahatlamamıştı genç oğlan, aksine peki ya şimdi ne olacak düşüncesi içerisinde sımsıkı yumdu gözlerini, bedeninin herhangi bir yerinde yakıcı bir acı hissetmeyi bekleyerek.

Ardından asla kulaklarından silinmesini istemediği kalın ve ağır ağır göğsünde baskıya neden olan sesi duydu, "Kamerayı kapatma."dedi ve dediği gibi de hızla uzaklaştı.

Ardındaki sıcaklığın kaybolması ve adamın hala kulaklarında çınlayan etkileyici sesi, -en azından Kamer için öyleydi- Kamer'i öylesine dumura uğratmıştı ki, aradan geçen bir kaç dakikanın ardından, anca arkasına dönmeyi akıl edebilmişti.

Sadece bilgisayar ışığıyla aydınlanan ve ilk kez tanıştığı parfüm kokusunun sarmaladığı loş odada gezinen gözleri aralık kapıya kaydı,

Gitmişti...

BLACK&WHITE HACKER (BXB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin