•His•

48 3 0
                                    

Multimedya:Karakterlerimizz!! :)
***
Başımın ağırısıyla gözlerimi araladım. Bi evdeydim. Ama burası beni evim değildi. Yarttığım koltukta oturur vaziyete geldim.

Ev çok büyüktü. Ve gerçekten çok güzel dekore edilmişti.
Dün geceden hatırladığım tek şey kayalıklarda ağladığımdı. Ve olamaz hayır burası onun evi olamaz öyle değil mi yani neden beni evine getirsin ki??

Oturduğum yerden kalktım. Başım hala ağırıyordu.

"Uyanmışsın" sesin geldiği yöne döndüğümde karşımda baklavalarıyla bir adet Devrim duruyordu.
Resmen çarpılmışa döndüm.

Merdivenlerdeydi yani. İnsan üstüne bi şey giyer dimi. Of nelere saçmalıyorum yine ben ya!!

Aşağı indi. Yanıma yaklaştı. Ben hala olduğum yerde duruyordum. Hala şokun etkisindeydim.

"İyi misin?"

"Ş-şey evet evet ... mmm iyiyim. Şey ben gitsem yiy olucak" beden kekeledim neden bu kadar heycanlandım bilmiyorum ama ağhhh burdan gitmem gerekiyordu.

Kapıya doğru ilerledim. Kapıyı açtım çıkıcakkan arkamdan seslendi.
"Önemli değil"

Anlamamıştım
"Ne?"
"Önemli değil diyorum" şimdi anlamıştım onun evindeydim ona teşekkür etmeyi unutmuştum. Kendini beğenmiş.
"Teşekkür ederim" dedim ona sönerek sonra hemen evden çıktım.

Hava çok soğuktu. Ve benim veketim nerde? Ahhh unutmuş olamam. Yolu yarılanıştım ve geri dönemezdim. Eve gittim. Kapıda iki tane benim yaşlarımda çocuk duruyordu.

Yanlarına ilerledim.

"Merhaba?" Dedim meraklı bi ses tonuyla.

İkisi de bana döndü. Birinin kahverengi saçları vardı. Kahverengi gözleryle harika bir uyum içerisindeydi. Uzun bıyluydu. Ve çok güzel gülümsüyordu. Diğeri ise sarışın ve mavi gözlüydü. Ama bunların burada ne işi vardı?

"Merhaba"
"Şey..mm.. kimsiniz ve vimin önünde neden aşyaları taşıtıyorsunuz?"
"Ohh şey tamam emm ben Görken bu da ikizim Kerem" şimdi bunlar ikizdi öyle mi hiç de ikiz gibi dırmuyolar ama neyse şu an daha önemli bi konu var.
" Bu evi satın aldık"
"Satılık olduğunu hatırlamıyorum!" Sinirlenmeye balamıltım.

Osara daba koşarak gelen ve adımı bağıran bir adet Eray gördüm.
"Lara!!"
"Eray noluyo burda?!"
"Şey Lara" derin bir nefes verdi. " Annen evi sattı beste"
"Bir günde mi?"
"Üzgünüm çok çabuk oldu biliyorum ama eviniz zaten satılıktaymış biz de yeni öğrendik. Eşyaların bizde hadi gel bir süre bizde kal" Eray gülümsüyordu. Tek elini belime doladı ve beni geldiği yöne döndürdü.

"Lara sen neredeydin ve montun nerede?"
"Eve gidelim hepsini anlatıcam eray"
****
Olanları anlattığımda ikisi de çarpılmışa döndü.
"s-sen onun evinde kaldın ö-öyle mi?"
"Evet Beste daha kaç kere sorucaksın"
"Lara sen delirdin mi!! Onun evinde nasıl kalırsın buraya neden gelmedin!"
Eray bana bağırıyordu.

He bu arada Beste ve Eray beraber yaşıyolardı ailesi yurt dışundaydı onların. Ve tabiki de onlara içki ve sigara içtiğimi söylemedim!

"Eray sakin olur musun! Tamam onda kaldım ama kendi isteğimle değil"
"Seni zorla götürdü o zaman!?"
"Eray saçmalama sana dedim sohbet ediyoduk sonra yürüdük biraz başımın döndüğünü söyledim sonra da bayılmışım!!"
"Ya sana kötü bi şey yapsaydı"
"Saçmalama Eray!! Kınuşurken bile soğuk davranıyordu."
"La-"
"Yeter! Başım ağırıyo uyumak istiyorum"
"Tamam hadi yukarı çıkalım" dedi Beste. Başla onaylamakla yetindim.
***
Devrim'den:
O sandığım gibi biri değildi sanırım. Yani sadece benimle yatmak isteyen bir sürtük değil.
Tamam ben öyle biri değilim. Ondan sonra kimseyle birlikte olmadım ama kızlar benim için ölüyolar. Bu benim elinde olan bir şey değil.
***
Giyindim ve bu evden çıktım. Kapıyı kilitleyip herzamanki bara gittim. İçeri girdiğimde Can'da oradaydı.

Yüksek sandalyelere doğru ilerledim ve oturdum onu umursamadan. Bir bira söyledim.

Piç piç sırıtarak yanıma geldi. bense her zamanki gibi soğuk kanlılığımı koruyordum.
" Bu gece yanlızsın" dedi. Hala surıtıyodu.
"Ne diyosun lan!" Dedim. Sesim biraz yüksek çıkmıştı.
"Diyorum ki bu gün Lara yok yanında"
bi an öylece kaldım. Onunla olduğumu nereden biliyorudu?
"Hadi ama dün sizi gördüm. Açıkçsı şaşırdım. Kız hiç sandığım gibi biri değilmiş. Tam sana göre aslında bana göre de sayılır"
Yüzüm kasılmaya başlamıştı.
"Tamam sinirlenme senin olanı almam"
Sinirlenmeye başlamıştım.
"Neden bahsediyorsun!" Dişkerimin aradından tıslamıştım.
" Hadi ama Devrim seni tanıyorum onu sadece De-"
"Kes sesini onun adını ağzına alma!!"
Bağırmıştım ve bu yüzden bir iki kişi bize bakmıştı.
"Tamam sakin ol ama hepimiz biliyoruz ki onu ona benzediği için seviyosun ama bunu kabul etmiyosun."
İşte o anda yüzüne yumruğumu geçirdim. Yere yıkıldı. Dudağı kanıyordu. Dudağını silerek ayağa kalktı. Bu sefer o da bağırıyordu.
"Hadi ama Devrim bunu kabul etmemen çok aptalca herkes onu gördüğünde Deniz'e benzetti" bu sefer onu yere yatırıp yumruklamaya başladım. Birinin beni onun ğsütmden almaya çalıştığınu farkettim ona da bir tane yumruk geçirdim. Bu kişinin Ayaz olduğunu afrkettim tabiki. O sırada Ulaş Can'ı yerden kaldırdı. Yüzü berbat olmuştu ama az bile yaptım ona!!
Ayaz beni tutarken " Sakin ol dostum" diyordu. "Bundan kaç kaçabileceğin kadar ama enide sonun da kabul ediceksin onu seviyosun bunu eninde sonunda kabul ediceksin!" Dedi ve Ulaşla dışarı çıktılar.
Ayaz da beni dışarı çıkardı. Kumsala gittik o da burada rahat edebildiğimi biliyordu.
"Ne oldu çocuğu mahvetmişsin"
"Az bile yaptım o piçe"
"Seni baya kızdırmış. Şimdi söyle bakalım kimi seviyomuşsun?"
"Kes Ayaz yaaa!!"
"Abi söyle işte neler dönüyo"
"Lara, Deniz'e benzediği için onu sevdiğimi söylüyo" dedim ce yerde duran taşa tekme attım. Bi şey demedi. Ona baktığımda yüzü düşünceliydi.
" Ne sende mi öyle düşünüyosun?"
"Hayatının sonuna kadar böyle yaşayamazsın. Bence onunla beraber olmalısın ona benziyo ve"
"Kes Ayaz kes!!!! Ona benziyo olabilir ama ben Deniz'i sevdim onu sevebilir miyim HAYIR!"
"Peki dostum sen bilirsin" dedi ve gitti.

Yere oturdum. Sinirliydim. Düşünüyordum. Onu düşünüyodum acaba haklılar mıydı.

Onununla neden oturdum? Neden o ağladığında kendimi çok kötü hissettim? Neden onu düşünmeden duramıyorum? Neden onu o eve götürdüm? Onu izlemek neden canımı sıkmıyo? Neden onu görünce gülümseyesim geliyo? Bana dokununca neden değişik hissediyorum?

Onu seviyo muydum? Sadece Deniz'e benzediği için? Olabilirdi. Çünkü onu gerçekten çok özlüyorum. Ve o bana gerçekten onu harırlatıyo ve iyi hissediyorum.

Kalktım. Evini biliyordum. Oraya doğru ilerlemeye baladım. Sanırım onu görmek istiyodum.

***
Çok geçmeden oraya gelmiştim. Derin bir nefes aldım ve kapıyı çaldım.
Bunu nasıl yaptığımı brn bile şu an bilmiyorum.
Kısa bir sürede kapı açıldı. Kapıyı açan sarışın bir çocuktu. Mavi gözleri vardı aynı onun gibi. Bana bakıp gülümsedi
"Merhaba?" Dedi soru sorarcasına
Çok sinirlenmiştim. Neden oldupuny bilmiyorum ama sinirlenmiştim işte.

Onun evi ve evinde erkek var. Arkadan biri seslendi.
"Kerem noluyo?" Diye.
O sırada arkamı dönüp yürümeye başladım. Bir kız ve evinde iki tane erkek var ve üstlerinde tişört yok.
Sürtük.
***

İki KelimeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin