Kulağımda kulaklık olmasına rağmen arka masadan gelen sesle irkildim.
-Şşşşşş aloooo susun lan biraaz!!!!!
Arkama dönüp baktım sarışın kısa saçlı, geniş omuzlu , uzun boylu biriydi bu gür sesin sahibi. Kalabalık arkadaş grubuyla oturuyordu ama dikkatimi sadece o çekmişti. Elinde telefon vardı ve biriyle mesajlaşıyor gibiydi. Ne sanıyordu ya kendini? Burası kantindi onun babasının kahvesi değildi kafasına göre insanları azarlayamazdı nerden , kimden alıyordu bu cesareti kalabalık olmalarından falan mı? Onun tam bi gerizekalı tam bi kendini beğenmiş olduğunu düşündüm. Biri çıksa sanane lan sen kimsin ? Dese napacaktı.? O şekilde bağırarak kendini mi ispatlamıştı ne yani?? Ya bi saniye ben böyle düsünüyorum ama biride çıkıp karşı gelmemişti, gelememişti. Herkes susmuştu. Sadece arkadaşları konusuyordu. Yalnız bu işte bi terslik vardı , biz bikere bile göz göze gelememiştik. Kafasını telefona öyle bi gömmüştü ki gerizekalı sinirlerim bozuldu zaten hayat bana bi tokat daha atmış sikerim yakışıklı kankasını sevgilisini flörtünü dedim çıktım gittim kantinden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OKUL
Novela JuvenilYanlışlar öğretmez mi bize doğruları? Yanlışlar değil midir doğruları doğru kılan ? Peki ya doğru gibi görünen yanlışlarla kim savaşacak? İşte öyle karışık bir hikaye.
