~21~

1.7K 49 27
                                    

Dün doğum günümdü ve ben de kendi kendime bunun şerefine iki hikayeme de yeni bölüm ekleyeceğim dedim. Ve sözümü de tuttum. Artık şöyle bir şey yapıyorum. Kafama göre bir okuyucuma süpriz yapıp ithaf veriyorum. Bu uygulamaya yeni geçtim. İlk talihlimiz @simgesimsek1999 evet kafama göre seçiyorum seçmediklerim alınmasın lütfen. Bir gün sizi de seçeceğim inşallah. Ve BSNY? ailesi gitgide büyüyor. Halbuki hiç özenmeden yazıyorum ve ilk bölümleri tam bir facia. Diğer hikayeme de ultra özen gösteriyorum ama okuyucusu az. Neyse iyi okumalar. :**

''Bence bu renk seni çok açar.'' dedi Gaye elindeki buz mavisi mini elbiseyi gösterirken. Kafamı salladım.

''Hayatta giyinmem.'' Gaye bana öldürücü bir bakış attı ve yatağa itti.

''Biraz kız gibi giyin. Akşam yemeğine çıkıyorsun neyle gitmeyi planlıyorsun?'' dedi sinirle. Ve tekrar yineledi

''Bence bu renk seni açacak.'' Gözümü kıstım ve dişlerimi sıkarak

''Bence yumruklarımda senin gözlerini iyi açabilir ha ne dersin?'' Tısladı.

''İyilik yaramıyor sana kızım. Ben gidiyorum.''

''Nereye?'' dedim ve ayağa kalktım.

''Kaan ile buluşmaya.'' dedi ve birlikte odamdan çıktık.

''Sahi mi? Hala onunla çıkıyor musun?''

''Sedef!'' diye kükredi ayakkabısını giyinirken.'' Kaan'ın adı her geçtiğinde şu soruyu sorup durma. Ayrılmamızı mı istiyorsun sen?!'' dedi.

''Sevenleri ayırmak günahtır.'' dedim ellerimi ben masumum dercesine kaldırarak. Güldü ve yanağımdan makas aldı.

''Haydi ben kaçtım bebek. Geceyle ilgili tüm bilgileri bana haber vermeyi unutma.''

''Hoşçakal.'' dedim son dediklerine aldırmadan. Ve odama gittim.

''Sen görürsün Oğuzhan.'' dedim ellerimi ovuşturarak. Ve üstüme gri bir polar kapşonlu,altıma da açık renkte bir kot pantolon geçirdim. Saçlarımı da açık bıraktım. Dalgalar halinde omzuma dökülüyordu. Gidip bordo renkteki botlarımı da giyindim. Ve kapıdan çıkmadan önce Oğuzhan'ı aradım.

''Alo? Ben çıkıyorum.Sen gittin mi? Pekala ben de geliyorum.'' dedim. Nereye gideceğimizi  önceden kararlaştırmıştık. Otobüse atladım ve oraya vardım. Böyle otobüse atladım diyince kulağa pek de havalı gelmiyor.İnsanda seni pis fakir gibi bir tepki verme dürtüsü uyandırmıyor değil. Oraya vardığımda buranın son derece lüks bir yer olduğuna şahit oldum. Bu kıyafetlerle anca Burger King'e gidip bir Big King menü alabilirdiniz. Öyle bir haldeydim. Kapıdan içeri girdim.Oğuzhan cam tarafında,bir masada oturuyordu ve çok şık görünüyordu.

''Keriz.'' diye söylendim içimden. Koyu renkte bir ceket giyinmişti. İçinde beyaz bir gömlek ve altında da açık renkte bir keten pantolon vardı. Gerçekten çok şık görünüyordu. Kıyafetlerime baktım. Ve ardından

''Sana bu bile fazla be.'' diye söylendim. Telefonuyla oynuyordu. Yanına gidip ''Merhaba!'' dedim.

''Merhaba Sedef.'' dedi beni süzerken. Çarpık bir şekilde gülümsedi.

''Bana gıcıklık olsun diye daha rüküş gelirsin sanıyordum. Yanılmışım.'' Kaşlarımı çattım.

''Psh. Niye öyle bir amacım olsun ki?'' dedim ve gözlerimi devirdim.

''Bilemiyorum. Tuhaf bir kızsın.'' dedi ve ardından gözlerini gözlerimden ayırmadan garsonu çağırdı. Bunu nasıl becerdi bilemiyorum. Ben bir cafeye ya da lokantaya gittiğimde elimi sallasam da

Ben Senle Ne Yapacağım?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin