~23~

1.8K 47 11
                                    

Bu bölümü sınıfta yazıyorum ve dersteyim. Zssfg

Amca kılığına girmiş olan Anıl bana pis pis siritti. Bir nevi hayatımı kurtarmisti. Ve Sedef kurallarina aykırı bir hareket yaptım. Evlenmeden olmaz adlı kuralı yok sayıp Anıl'a sarıldım. Ve ben anlamadan gözümden bir kaç damla yaş düşmüştü. Sonrasında da hickirarak ağlamaya başladım. Anıl saskinca baba baktı. Birilerinin, ozellikle de erkeklerin yanında ağlamaktan hep utanirdim. Bu yüzden elimle yüzümü kapattım. Anıl elimi yüzümden çekti ve hirsla

"Neden ağlıyorsun? Yoksa sana bir şey mi yaptı! ?" Dedi. Hızla başımı salladim.

"Hayır hayır. Sadece. . Sinirlerim bozuldu. "

"Ben seni hiç... böyle gormeyince bir şey oldu sandım. " dedi. Tebessüm ettim samimiyetsizce.

"Buradan gidelim artık."dedi " Icabina sonra bakarım. " Başımı salladim. Ve Oğuzhan'a baktım. Yerde yatiyordu. Her tarafı kan içindeydi. Oysa guluyordu ve bilinci kapalıydi. Gebersin. Anıl ile yukarı çıktık. Birden sinirlendigimi hissettim ve lokantanin ortasında"Siz ne kadar... şey bir muessesesiniz (yazar bu kelimeyi yazarken can verdi:d) be!!! İnsan bi bagirislarima aldirir! Sizi şikayet edeceğim! Duydunuz mu sizi şikayet edeceğim! !! Anıl kolumdan tuttu ve sakin olmamı ifade eden bir bakış gönderdi. Kolumu hirsla çektim ve kapiya yoneldim. Etraftan gelen bakışlara aldırmadan dışarı çıktım. Anıl'da arkamdan geldi. Bana tebessüm ederek baktığındaysa omuz silkinmekle yetindim.

*******************

Yaklaşık kırk beş dakika sonra Anıl ile arabasını sahile çekmiş, arabanın içinde oturmustuk. Bana balık ekmek ve turşu suyu almıştı. Bir Oğuzhan'dan bir Anıl'dan otlan Sedef. Miden bayram ediyor. İç sesime aldırmadan elimdeki balık ekmeği hirsla cignedim.

"Gerçekten salaksin." Dedim denize bakarak. O sırada ekmeğini cigniyordu ve sözlerim üzerine oksurmeye başladı. Ve yeşil gözlerini irilestirerek"Ne yaptim yine?" Dedi. Güldüm.

"Benim gibi bir kıza yardım ediyorsun. Aptal birinin yaptığı aptalliklara aldirmadan ona yardım etmek büyük bir aptalliktir." Ve ona döndüm. Dişlerini göstererek siritti.

"Bu bir Sedefce ozür dilerim demek mi acaba? " dedi bakislarini elindeki ekmeginden ayırıp bana bakarak. Başımı salladim. "Hayir." Dedim. "Sadece aptal olduğunu söylüyordum." Güldü.

"Ben seni çoktan affettim. Merak etme." Dedi ve denizi izlemeye başladı. Bir süre sessizliğin ardindan

"Peki benim orada olduğumu nereden biliyordun?" Dedim. Gözlerini kisti.

"Beni takip etmedin... öyle değil mi? " dedim. Sirince gülümsediyse de o an bana gulumsemekte olan bir Ajdar kadar sevimli gelmişti.

"Peki. Senin hiç meşgul olacağın bir şey yok mu? Üniversite sınavlarına calissana!" Gözlerini devirdi.

"Nasıl olsa paralı okuyacağım. Hayatımda gerçekleşmesini istediğim bir amacım olmadı hiç. " dedi.

"Ama paralı olsa da dersleri parayla gecemezsin. Bunu unutma. "

Gözlerini kapadı.

"Kendi harcliginla aldığın en buyuk şey neydi? "

Ben de onun gibi gözlerimi kapadim ve düşündüm.

"Bilmiyorum. En büyüğü değil ama beni çok sevindirdigini hatırladığım bir şey vardı. Kendi harcligimla barbie bebeğime oyun evi almistim. Çok pahaliydi. O parayi biriktirmem çok zamanımı almıştı." Ona döndüm. Homurdandi.

"Ya. Bak benim hayatımda böyle bir sey olmadı hiç. Her istediğim bir lafimla onumdeydi. Almaya bile gitmiyordum. Soforumuz gidip alırdı. Benim yaptığım tek şey onu açıp bir süre oynayıp sonra da bir köşeye fırlatmak. Gördüğün gibi para bazen olmasi gereken anları senden calabiliyor."

"Ama... paran olmasaydi şu an burada olmak yerine evinde ders çalışıyor olurdun. Ve yüzün de büyük ihtimalle sivilcelerle kaplı olurdu. Yani bu vaktini ve bu güzel yüzü paraya borclusun." Dedim.

"Haklısın sanırım ve... sen bana az önce güzelsin mi dedin? " dedi gülerek. Öyle çok gulmustu ki gulmesi bana bulasmisti. Birbirimizi ilk tanıdığımız zaman söylediğim sözlerdi bunlar. Hoş şu an da tam olarak onu tanıdığım soylememezdi.

"Ben sadece güzel erkeklere böyle derim. " dedim. Güldü.

Yaklaşık on dakika sonra , uzun suredir aklıma takılan bir soruyu ona sordum.

"Siz neden Oğuzhan ile kavgalisiniz? Birbirinizle alıp veremediğiniz nedir?" Omuz silkti. Gözlerini yumdu ve yeşil gözlerini gözlerimde sabitleyerek "O kadar uzun bir hikaye ki..." dedi ve iç çekti.

"Anlatirsan kisalir." Dedim ve Anıl'ı desteklercesine omzuna koydum elimi. Tam o sırada dizilerden alışık olduğum klişe bir sahneyi yaşadım ve telefonum çaldı. Gözlerimi devirdikten sonra

"Evet anne."diyebildim. " Pekala pekala geliyorum sinirlenme hemen. " dedim ve Anıl'a döndüm. Ofladiktan sonra "Beni eve götür spaydi." Dedim. Arabanın kontagini calistirirken oluşan sese gulusmelerimiz de eklenmişti.

*******
Mediadaki Anıl. İsteyen istediği gibi hayal edebilir tabi kiii. Yorum bekliyorum özellikle şu paragraflara yapilanlardan. Zxfhhhj

Ben Senle Ne Yapacağım?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin