II

688 47 337
                                    

Satır arası yorumlarınız beni çok memnun eder 🙄

Keyifli okumalar diliyorum~~

•••

(BYUN)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


(BYUN)

Sonuna kadar açtığım müzik sesiyle arabamı dans ettirirken malikanemize girmeme çok az kalmıştı. Mezarlıktan döndüğümü aileme ya da beni izleyen kimselere belli etmemek için yol boyunca müziğimin sesi sürekli yüksekti ve bu yüzünden yemediğim küfür kalmamıştı ama diğerlerine göre ben duyamıyorum, değil mi? Bu yüzden her şeyde olduğu gibi atılan laflara da kulak kapatabiliyorum. Ama keşke beynimdekilere de kapatabilseydim kendimi.

Boş arazilere yetiştiğim de koskoca malikanemiz gözlerimi kamaştırıyordu. Bu kadar büyük bir evde yaşamak zor olabiliyordu bazen. Ben bile bazen kayboluyordum içinde. Üç odalı bir ev bile yeterdi bizim ailemize ama bunu söylemek bana düşmüyordu maalesef.

Dış kapıya ulaştığımda kapı bekçisi demir kapıyı otomatik kumandadan açınca boş beleş insanlara maaş vermenin gereksizliği düştü aklıma. Sonrasında giden benim değil de babamın parası olduğunu hatırlamamla bunu düşünmemin benim değil de babamın işi olması gerektiğine kanaat getirip koca evin önünde beni bekleyen hizmetlilere doğru aracımı sürdüm. Aslında pek fazla araba kullanmazdım çünkü geçirdiğim kaza yüzünden bir çeşit travma oluşmuştu bende. Uzun bir süre araç kullanamasam da artık yanımda kimse yokken bir başıma araca binebiliyordum. Yine de her zaman huzursuzdum. Bu yüzden şoför bile olsa herhangi bir arabaya bir başkasıyla binemiyordum.

Arabayla kapıya ulaşmaya çalışırken dış kapıyla evin kapısının arasındaki mesafenin neden bu kadar uzun olduğunu düşünüyor, bir yandan da kapıda beni bekleyen hizmetli topluluğuna bakıyordum. Aralarında hiç memnun görünmeyen benden üç yaş küçük sınıf arkadaşım da vardı.

Aracımı kapıya yakın gelişi güzel bırakıp içinden çıktığımda hemen elime bir kağıt tutuşturulmuştu orta yaşlarındaki bir hizmetçiden. Bu arada arabamda bahçeyi inleten müziğim hâlâ açıktı.

Müziğe uygun başımı oynatıp elime verilen kağıttaki yazıyı okumaya başladığımda her zamanki cümleleri tekrarlamış olduklarını görmemle acaba aynı kağıdı mı sürekli veriyorlar, diye düşünmeden edemedim.

Kağıtta aynen şu yazıyordu: Bir arzunuz var mıydı, efendim?

Evin giriş kapısına doğru merdivenlere yöneldiğimde müziğime dayanamayıp hemen kapatmışlardı. Küstah bir gülüş dudaklarıma dokunduğunda arkamdan konuşulanı duymamla kısa bir duraklama yaşamıştım.

-Noona, bu adamın bizi duymadığından emin misiniz?

Dikkat çekmeden benimle birlikte yürüyen hizmetçiye dönüp başımı olumsuzca sallayıp kağıdını geri vermiştim. O kağıdı belki daha bir ay kullanırlardı. (Kamu spotu: Ağaçlar dostumuzdur. Gereksiz kağıt israfı yapmayalım lütfen.)

ZORUNDASIN (BaekYeol) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin