🎴13.Bölüm:~Fırtına ruhu ve mistik öz~🎴

24 2 0
                                    

Yeni bölüm...
Keyifli okumalar...

✨

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Karmaşıklık hayatın her anında vardır. En olmasını istemediğimiz zamanlarda da en çok onlar karşılar bizi. Lupus Lawrence, dehşet verici manzaranın ortasında çabuk düşünmeli, kontrolünü kaybetmemeli ve en önemlisi her şeyi dikkatle çözmeliydi.

Ayana kucağında acı içindeydi, Balera Colay'ı fark ettiğinde onların hilesini çözmüştü. Ve omzuna tırmanmıştı.

"Guzman, Yıldızdansar ve müdür aciliyetle buraya gelmeli."

Vücudu titreyen Ayana ona acıyla bakarken abisini görmesini engelledi. Asasını alarak yerdeki suyla tamamen temas edecek Colay'ı tam zamanında yakaladı. Bariyeri Lupusun devralmasıyla gerileyen köpürmüş su az buçuk sakinleşmiş gibiydi. Lakin erken konuşmuştu sanki gerçek bir devmişçesine görünmez engele tüm gücüyle yükleniyordu.

"Balera içeride ki kişileri uyandırmalısın," ejderin sözünü dinlemesini umarak arkadaşının bedenini geriye çektiğinde dalgalar çoğalmıştı.

Ayana içindeki sonsuz açlık, tokluk, sıcaklık ve soğukluğun ortasında kalmışçasına çubuk çubuk titriyor, derin nefesler almaya çalışıyordu. İçinde tutmaya çalıştığı şey aynı evde yaşadığı krizleri gibiydi. Fakat bu sefer yaşadıkları daha uyarıcı ve onun bu anlardan kopmasına izin vermeyen bir türüydü. Ağlayamıyor daha çok sesini yutmuşçasına kıvranıyordu.

Vücudunun hemen dışında karmaşıklık adeta her yerden yükselirken o hissetme duyusunu kaybetmiş birisi gibi yerinde sabit durmaya hala bir şeylerin kendisini tuttuğunu hatırlatmaya çalışıyordu.

Tutunduğu omza fark etmeden tırnaklarını geçirdiğinde, ince bir feryatla kucağında bulunduğu kişinin üstüne doğru asılan ayana, içinin resmen kıyıldığını hissetmişti. Tırnakları kendi yüzüne dönerken bir el tarafından engellendiğinde artık içinde ki güç çığlık misali serbest kalmaya can atar haldeydi.

Lakin ıssız, sessiz ve sakin bir derya üzerinden aktığında sonunda rahat tek bir nefes almış adeta su yüzeyine yeniden çıkan birisinden farksız bir durumla çevresini sonunda algılayabilmişti. Karşısında beliren Yıldızdansar onu sarmaladığında artık duyuları da kapanmıştı.

==

Düşler akademisinin müdürü Janus Hufgo, mor cübbesi ve yere vurarak ilerlettiği uzun asasının ılık parıltısında ilerlerken dövmeli elleri ve kolları hareketlerinin arasında seçiliyor, canlı beyaz sakalı örgü halinde gür saç örgüleriyle mozaiğini tamamlıyordu, Cübbesinin ön kısmını ara sıra tutarak ilerliyordu. Arkasından ilerleyen şık gece elbisesi içerisinde Profesör Dopamin hızla ilerlerken trollu ile hararetli bir konuşma gerçekleştiriyordu. Onun hemen arkasında satir Marvio Macklemore yeşil bir gömlek ve bel çantasıyla göze batıyordu. Aster Dabria Bram mavi sade saten elbisesi ve önünü temiz tutmak için kullanılan bembeyaz önlüğü ve beyaz bel çantasıyla gurubun gerisinden geliyordu.

Karanlık Büyülerin Mirası ~Düşler Akademisi IHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin