FRANSIZ
Yine elinde o acı şarabın vardı Elisya.
Kırmı ışıklıklarla aydınlanan küçük parisin bu tatlı gecesinde
Hayallere dalıyordun sanki kaybolurcasına.
Kırmızı bir ruj ve siyah bir elbise
Bu gece aşık mı oldun yoksa?Seni küçük bir kapı aralığından izliyordum
Kadehinden aldığın her yudumunu teker teker sayıyordum
Bir kadeh daha içtin ve bir kadeh daha
Dikkat et de, yaratmasın kafanda bir karmaşa.Ama sen çoktan kendinden geçmiştin.
Usulca sendeleyip kadehi zorla bırakabilmiştin
İşte tam da o anda ben içeri girdim
Ve seni usulca o kokulu yatağına indirdimŞarap, koku ve tatlı bir gece
Uykuya dalmamak için olmalı bir divane
Dalmamıştın ve elimi yüzünde gezdirdin
Ve fark etmeden beni aldattığını itiraf ettinAh be kadın, çok mu içmiştin
Yoksa gerçekten onu mu sevmiştin
Ama ne fark ederki sonuçta aldatabilmiştin
Sadakatsiz bir kabe zaten ben niye umut etmiştim?Sevgisi yalancı, aşkı ise hantal
Kalacaksın zihnimde tek kelimeyle bir aptal...
-kadir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bana Sevmeyi Öğret
PoesíaYara bandı gibiyiz hepimiz. Yaralı biri acısını dindirmemizi çok ister. Yarası geçince ise atıp gider. #35 - şiir (04.01.2021) 🏆 © 2019 | şiir.