Haneul's diary page seventeen

535 64 23
                                    

🍀

Chan bu sana yazdığım son kelimeler... Sana veda etmek istedim. Şimdi yazacaklarım, hepsi senin için.

Çok mutsuz olabilirsin. Çok acı çekebilirsin. Mahvolabilirsin. Her şeyini kaybetmiş olabilirsin. Hüngür hüngür ağlıyor olabilirsin. Sen ne yaşarsan yaşa; ne kar yağmaktan vazgeçer ne de yağmur diner. 

Hayat kendine gelmeni beklemeden akar gider ve zaman seni asla durup da beklemez. Zamanın kıymetini bil. Hayat problemlere takılmak ve cesaretini kaybetmek için çok kısa. Gül, bir ayağını diğerinin önüne koy ve ilerlemeye devam et. Sen ne kadar gözyaşı dökersen dök, bir yerde insanlar kıskanılırcasına mutlu olmaya, gülmeye hatta kahkaha atmaya devam eder.

Yani, çektiğin acıyı en derin sen hissedersin. Ve bunu kimse anlamaz.

Kimse senin nelerle başa çıkmaya çalıştığını, neleri yendiğini, yenemediğini, kimlerin yanında olmak istediğini, nelerin ağrıttığını başını, neler hissettiğini, neleri hissetmekten korktuğunu, içini, senden daha iyi bilemez. O yüzden dik yürü hep, 'kendine, sadece kendin lazımsın.' 

Beni unutma...

Biliyorum her giden unutmak ister geride bıraktığı her şeyi. Sen her şeyi unut beni unutma... Her an düşün demiyorum ama ara sıra hatırla. Sarılmamı mesela, omzundan öpüp uyuduğumu ya da... Bir şeyler getirsin beni aklına.

Beni yüzüstü bırakıp gittiğin gün "Sana ihtiyacım var!" dediğimde hiç aldırmayışını ben hiç unutmuyorum mesela.

Sen de hatırla! için yana yana... 

Herkesin yaşattığı her şey, bir gün kendi sınavı olacak.

Dilerim ki en mutlu olduğun anda kırılsın umudun... Sana kıyamadığım kadar çok kırıl, incin... Benim gibi ol, eksik kal, hep biraz yarım, hep eksik...

Ağla sevgilim, ağla! 

Sayamadığım o kadar çok ahım var ki sana, tırnağın kırılsa beni hatırla...

Elveda... Sevgilim... 

imza

Canını çok yaktığın Haneul...

Dusk till dawnHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin