Lady Gaga - Paparazzi
Siyah kapüşonumu cap taktığım başıma geçirdim. Gözümdeki güneş gözlüklerim neyse ki görüş rengimi pek de değiştirmiyordu. Yüzümdeki maske ile beraber kesinlikle tanınmayacağıma emindim. Bunu ilk kez yapmıyordum. Bacaklarım artık tehlikeyi hisseder hissetmez koşmaya alışmıştı. Yaptığım şeyin doğruluğunu sorgulamayı bırakmıştım. Arzuları için yaşayan biriydim. İstiyordum. Bu yüzden yanlış değildi. Onun güzel yüzünü, mimiklerini, yürüyüşünü, gülüşünü, her bir uzvunu fotoğraflamak benim için dinime ibadet gibiydi. Onu takip etmeden yaşayamazdım. Çoğu kez kendi hayatımdan vazgeçip onun hayatına ortaklık ediyordum. Bu sorun değildi. Her şey vazgeçemediğim tutkum Kim Taehyung içindi.
Bugün kız arkadaşı ile buluşacağını biliyordum. Malikanesinin etrafında kendime kamufle olacağım bir yer seçmiştim. Kamerayı elime aldım. Tetikte bekliyordum. Kapıdan çıkarken onu görmek istiyordum. Sevgilisinden önce ben görmeliydim. Tam çapraz açıdaydım. Tanrım onun esmer tenini daha yakından çekmek isterdim. Erkeksi ama ince tüylerinin, kusursuz kusurlarının, tenindeki ter damlasının, bazen güzel tenine misafir olan güneş lekelerinin bile göründüğü fotoğraflar... Düşüncelerim yüzünden bacaklarımı birbirine bastırdım ve dudaklarımın arasından bir sızlanma döküldü. Onu fotoğraflamak bu hayattaki en büyük tutkumdu.
Demir ve benim 3 katım kadar uzun olan siyah ve altın rengi kapı ortadan ikiye aralandığı an fotoğraf makinesini gözüme yaklaştırdım. Arabanın içinde olacağını bildiğimden ona göre yaklaştırıp odakladım. Bu güzel adam filmli penceresini anayola çıkmadan önce hep açardı. Bunu sanki beni tanıyormuş ve onun fotoğrafını çekmem için yapıyormuş gibi hayaller kurmak kasıklarımı sızlatıyor, ağzımı kurutuyor, kalbimi hızlandırıyordu. Kutsal Taehyung. Ona tapıyordum.
Kameranın arkasından asil yüzünü gördüğüm an delirmiş gibi deklanşöre basıyordum. Koyu kahve perma yaptırdığı saçları alnına dökülmüştü. Bugün diğer günlerin aksine ince gold çerçeveli Gucci olduğuna emin olduğum bir gözlük takmıştı. Dudakları her zamanki gibi canlı ve parlak bir renkteydi. Pahalı dudak nemlendiricisinden satın almıştım ve bazen onun dudaklarının tadını almak ister gibi kendi dudaklarıma sürüyordum. Çektiğim fotoğraflarına bakarken ister istemez dudaklarımı ısırıp tadına bakıyordum. O kadar hızlı çalışıyordum ki hiçbir mimiğini kaçırmadığıma emindim.
Beyaz bir gömlek giydiğini görmüştüm. Esmer tenine tezat duruyordu. Onu sadece o gömlekle çektiğimi hayal ediyordum. Üstüne bebe mavisi bir süveter ya da kazak giymişti. Ne yazık ki üstüne giydiği vizon rengi kaban ayrıt etmemi engelliyordu. Sanat gibi görünüyordu. Hayır hayır gibisi fazlaydı. O sanattı. Lüks arabanın camını artık görmemeye başladığımda fotoğraf makinesini indirdim ve hayranlıkla nefesimi verdim. Bu dünyaya fazlaydı. Kameramı çantasına güzelce yerleştirdim ve sırt çantama koyup Kim Malikanesi'nden uzaklaştım.
°°°°
"Tanrım.. Kook lütfen bugün sınava girmemenin mantıklı bir sebebi olduğunu söyle. Yoksa bu kez Bay Choi'yi kıçını yırtsan bile ikna edemezsin." sıkıntıyla nefesimi verdim aklım Namjoon'un söylediklerinde değildi. MacBook ekranı ile bakışıyordum. "Jeongguk beni sikler misin artık? Hayır yani anlamıyorum, beni boş ver konu burada sensin. Bu derste bu kadar iyiyken sınava gitmediğin için kalmak hoşuna mı gidiyor it herif?"
Gözlerimi devirdim. " İşim vardı Namu. Babaannem öldü demek geçen sefer işe yaratmıştı. Babaannemin tekrar öldüğünü söylesek?" Namjoon sinirle kıkırdamıştı. Artık sinirlerinin bozulduğunu, sınırında olduğunu anlayabiliyordum. "Bana şunu tekrar söylediğin an senin dilini koparıp köpeğim Suga'ya yedireceğimi unutmuşa benziyorsun Jeon. Ve ne diyeceğim biliyor musun? Siktir git kendi başının çaresine kendin bak. İstersen babaanneni diriltip diriltip öldürebilirsin. Umurumda değil. " konuşmanın bittiğini belli eden titreşim geldiğinde iç çekerek telefonu kenara bıraktım. Ojeli parmağımı bilgisayara bağladığım 'mouse'a yerleştirdim ve fotoğraflara bakındım. Taehyung... Her şeye değerdi. Etrafına biraz blur verip yüzünü ön plana çıkarmıştım. Parlaklığı çok hafif çoğaltıp gölge ve vurguyu bolca abartmıştım. Acaba gözleri tam kameraya bakarken bir fotoğrafını çekseydim kalp krizini atlatabilir miydim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
paparazzi≮ |taekook
Fanfiction"I'm your biggest fan I'll follow you until you love me" Bu fictionın ilham kaynağı paparazzi by Lady Gaga'dır. Fiction paparazi değil stalker içermektedir. Bu fictionın Jungkook'u possessive obsessive bir karakterdir. Takıntılı, hastalık derecesind...