7.

147 11 20
                                    

"Günaydın"

Zayn'in sesiyle yanından tek kelime etmeden geçtim.

"Louis?"

Ona baktım.

"Ben suratsızsın dedikçe daha da suratsız olmaya başladın.. derdin ne senin?"

Montumu aldım ve elimi kapıya attım.

"Konuşacak havamda değilim.."

Evden hızla çıktım ve yürümeye başladım. Sessizce yürürken bir sigara yaktım.

Hatalıydım.. o gün o kadar içmemeliydim. Kendimi kaybetmişçesine kardeşimin yaşında bi çocuğa bunu yapmış olmam....

"Günaydın"

Diyen sese bakmamıştım bile.

"Günaydın Louis"

Niall'a baktığımda montunu asıyordu.

"Günaydın"

Deyip işime geri döndüm. Sessizdim ne dediyse evet ya da hayır dedim.

"Senin bi sıkıntın mı var?"

Olumsuzca kafa salladım.

"Louis?"

Elimdeki dergiyi fırlattım.

"Beni neden rahat bırakmıyorsunuz!"

"Ne dedim ki şimdi? .. Nereye?!"

Aniden dükkândan çıktım.

"Kapatıp eve gidersin sen."

Hızla uzaklaştım ve yürümeye başladım. Canım çok sıkkındı bu hatayı yapmış olmama kızıyordum. Onu kırdım ama daha fazla kırmamalıydım.

Bir çocuğu üzmüş olmak kadar kötü bir durum yok. Hele ki böyle bir konuda.

Yürüyordum sadece öylesine. Sigaramı yaktım ve sadece durdum.

Önümde duran ayaklara uzunca baktım. Başımı kaldırdığımda karşımda duran bi çift yeşil göz vardı.

Anlamsızca ona baktım.

"Ş-şey.."

Dediğinde sigarayı sadece cebime tıktım.

"Çikolata için sağol."

Yutkundum. Eli sırt çantasına gitti ve oradan kutuyu çıkardı.

"Kabul edemem.. ona dokunmadım ve bu olayı unutalım. En azından ben böyle bir insan değilim."

Dediğinde nefes verdim.

"Neden herşeyi zorlaştırıyorsun?"

Dediğimde bana şaşkınca baktı.

"Ben mi? Diyene bak!"

Seslice söylediğinde elindeki kutuyu gelişi güzel fırlattım.

"Ya tabi.. şimdi öyle olur!"

Bir adım attığımda o da geri bir adım attı.

"Ne o korluyor musun?!"

Dediğimde yüzüme baktı.

"Senin böyle biri olmadığına inanmak istemiştim.. "

Gözlerine dikkatle baktığımda o kaçırdı. Arkasını hızla döndü koşar adım yürümeye başladı.

Hızla kolunu tuttum ve kendime çektim. Kolunu geri çekmek istesede sıkıca tuttum.

"İnanma o zaman! Git hadi gidemezsin ama değil mi? Her şey inanmakla mı başlıyor? "

Sadece gözündeki ışığın kaybolmasını izledim. Eliyle itekledi.

"Biliyor musun ne var? ben bugüne kadar kimseyi sevmedim. Sevdiklerimde güvenimi sarmaktan başka biriey yapmadı.. inanmaktan ya da kendimi kandırmaktan başka bir çarem yok."

Nefes verdim ve elimi boşalttım. Kolunu yavaşça bıraktım.

"Bencil,duygusuz ve düşünmeden hareket eden birisin ama seni bile iyi hatırlamaya çalışacağım"

Aniden sarsıldım.

"N-nasıl yani bu da ne demek?"

Sırıttı.

"Buraya kadar sana güzel bişey söyleyip boynuna sarılmaya gelmedim demek. Ben giderim sen keyfine bakarsın. Benim hayatımda böyle bir insana yer yok. yeterince kazık yedim.

Sessizce gözlerine baktım.

"Ha bir de, hayatına biri girdiğinde önceliğin onu sevmek olsun. Onu kıstırmak değil. Hele ki bu insan ilk defa birine birşeyler hissediyorsa. Bakma benim yaşımın az olduğuna, ben herşeyi iyi anlıyorum ve biliyorum."

Ayağımı sertçe yere vurdum.

"Bir bok bildiğin yok."

Seslice bağırdım. Güldü.

"O halde gidiyorum dediğimde, neden bana kötü davranmaktan vazgeçtin? "

Sırıttı. Gülsere gözleri gülmüyordu,kırgındı..

" ben söyleyeyim senin yerine. Pişmansın ama nasıl toparlamam gerektiğin hakkında bir fikrin yok. Ha tabi, kötü davranırım.benden nefret eder sonra da kısa yoldan onu bir kenara atarım dememişsindie umarım.."

Ağzım açık onu dinledim.

"Her neyse sana ders vermeye değil veda etmeye geldim. Değerli vaktini aldıysam kusura bakma ama doğru sen incelikten ne anlarsın.."

Aniden arkasını döndü ve yürümeye başladı. Hızlı bir hamleyle kolunu tuttum ve ağzına yapıştım.

Sadece sessizce en güzel cevabı vermek istedim. İlkinde karşılık alamadığım şeye şuan iki kat karşılık alıyordum.

Geri çekildiğimde gözüme baktı ve elimi sıkıca tuttu.

"Sevdiğini söylemek zor olmamalı ama ben fikrimde doğruyum. Kendine iyi bak."

Yanağımı öptü ve hızla uzaklaştı. Sadece arkasından öylece bakmıştım. Gitme demek isterdim.. kal demek isterdim.

Tek hissettiğim verdiği şoktu. Bunların hepsini hissetmesi bilmesi ve karşımda cesurca konuşması bile beni etkilemişti. Hayatımda onun kadar cesur birini görmemiştim..

Ve göremezdim...

THE SUNFLOWERS (larry)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin