THE SUNFLOWERS (larry)

17.

"Günaydın"

Diyen sese baktım. Zayn öylece oturdu ve bana bakmaya başladı.

"Sorun ne?"

Olumsuzca kafa salladım.

"Bi sıkıntın mı var?"

Olumsuzca kafa salladım ve ayağa kalktım.

"Louis kaç gündür konuşmuyorsun? İki gün önce geldin odana tıktın kendini şimdi normal şekilde devam ediyorsun... neden anlatmıyorsun Loui?"

Göz ucu ile ona baktım.

"Önemli değil annemden almamam gereken bir haber aldım"

Aniden kalktı ve yanına geldi.

"Bayağı.. annen mi? Ne oldu peki?"

Cık sesi çıkardım.

"Asla Yapmamam gereken birşey yaptım ve cevabı bulamıyorum, dahası ne yapacağım hakkında bi fikrim yok.."

Ofladı ve gözlerini ovdu.

"Sen böyle anlamadığım bir şekilde konuşacaksan.. ben sana nasıl yardım edeyim?"

Omuzlarımı silktim.

"Louis? Lütfen yardım etmeme izin ver"

Dediğinde aniden yüzüne baktım.

"Harry..."

Diyebildiğimde sevinmiştim.

"Üvey kardeşimmiş.."

Kısık sesle söylediğimde Zayn koca gözlerle bakıyordu.

"N-ne? A-ma.. nasıl?"

Dediğinde gözlerimi kaçırdım.

"Ben de onunla...."

Duraksadığımda elini omuzuma koydu.

"Onunla...yattım"

Dediğimde şaşkınca bakıyordu.

"Tanrım.. nasıl bir bomba düştü aranıza böyle.. sizi gördüm Louis. Siz birbirinizi çok seviyorsunuz."

Sadece güldüm.

"Ben bilseydim..."

Zayn sadece sarıldı.

"Louis zaman ver kendine.. Harry'e ve en önemlisi. Onu eğer seviyorsan bırakma. Üvey kardeşin sonuçta.. faha fazlası olmasına izin ver. "

"Hayatında sadece kendi mutluluğun için birşey yap Louis. Yaptığın şey de doğru olsun. Onu nasıl sevdiğini gözümle gördüm. Belli ki o da sana çok değer veriyor. Haberi var mı?"

Olumsuzca kafa salladım.

"Ona söyleyemedim.."

Kafa salladı.

"Onun doğru kişi olduğuna emin olmak istiyorsan ona bunu anlat Louis.. eğer seni gerçekten seviyorsa bunu görmezden gelecektir. Harry'i analiz ettiğime görede öyle olacak"