"İnanmıyorum!" Min Ji elindeki telefonun ekranına şaşkın şaşkın bakıyordu. "Konuştuğum erkek bana çıkma teklifi etti."
"Ne zamandır konuştuğun bir erkek vardı ki senin? Umarım hayali falan değildir." diyip güldü Jin. Min Ji gözlerini kıstı. "Ben sen değilim bir kere. Siz sevgili olmadan önce asıl Taehyung'un hayaliyle konuşan sendin."
Taehyung ilk defa duydukları üzerine Jin'e döndü. "Gerçekten böyle mi yapıyordun Jin?"
"Tabii ki hayır canım. Abartıyor sadece."
"Ya Jin! Ben de senin hayalinle konuşuyordum. Biz birbirimiz için doğmuşuz." diyip Jin'e sıkıca sarıldı.
"Namjoon ve Ha Neul ayrılmışlar." Bilmeyenler söylenenler üzerine şaşırırlarken Namjoon gülümsedi. "Cidden çocuklar, bunun hakkında endişelenmenize gerek yok. Ben gayet iyiyim." Jungkook Namjoon'un yanına gelip sarıldı. "Üzüldüm senin adına dostum. Eminim sen de bir gün gerçek aşkını bulursun." dedi Jin.
"Hey, kendinde misin?" Min Ji, Namjoon'da takılmış olan gözlerini çekip Taehyung'a çevirdi. "Sevgili yaptı ya, kendine inanamadı hala. Yeni rota oluşturuluyor." dedi Yoongi.
Min Ji tehditkar bakışlarını Yoongi'ye çevirdi. "Benimle dalga geçmeyi kes piyanist adam."
"Bana şöyle deme."
"Sen de benimle dalga geçme." İkili birbirlerine kızgın kedi bakışları atarken başından beri sessizce yerinde oturan Hoseok atmosferi böldü. Yoongi'nin kolundan tuttu ve peşinden sürekledi. Diğerleri Hoseok'un yaptığına çok aldırış etmeden sohbete geri döndüler.
Yoongi, Hoseok'un kolunu tutup çekiştirdiği eline baktı. Aniden böyle bir şey yapmasını beklemiyordu. "Nereye gidiyoruz?" Evin bahçesine çıktıktan sonra Hoseok sessiz bir köşe olduğundan emin olduktan sonra Yoongi'yi karşına geçirdi ve yüzüne baktı. "Deneyelim." Yoongi dediklerine kaşını çattı.
"Ne demek istiyorsun?"
"Deneyelim işte. Yani biz sevgili olmayayı deneyelim. Bu kulağa biraz tuhaf geliyor olabilir, sadece kalbimin sesini dinliyorum. Yani hiç o türden bir sevilme yaşamadığım için bilmiyorum nasıl olur-"
Yoongi sözünü bitirmesine izin vermeden Hoseok'a sarıldı. Hoseok gülümseyip kafasını omzuna yasladı ve ellerini sırtına doladı. "Bana bu şansı verdiğin için teşekkür ederim Hoseok. En iyi sevgili ben olacağım. Şimdi gidip diğerlerine nasıl sevgili olunur gösterelim." Bu sefer Yoongi Hoseok'u peşinden sürekleyip içeri geri getirdi.
"Bundan sonra en iyi çift biziz, gölgemizde kalacaksınız. Haberiniz olsun." Taehyung ve Jin, Yoongi'nin dediğine gülerken Jimin ayağa kalkıp ikilinin yanına geldi. "Hyung, tebrik ederim. Sonunda benim dediğime gelmişsin." Hoseok susması gerektiğini içeren bakışlarını Jimin'e yollarken Yoongi sırıttı.
"Bir sevgili olmayan siz kalmıştınız zaten, o da oldu." Min Ji gözlerini telefonuna geri çevirdiğinde ilk önce yüzü ifadesizleşti sonra yavaşça sinir dolmaya başladı. Durumu fark eden Jungkook sormaya kalkıştı fakat konuşamadan Min Ji'nin çığlıkları ve yastığı ısırmaya başlamasıyla ağzını kapattı. Taehyung onu tutup sakinleştirmeye çalışırken Jin neler olduğunu sordu. "Az önce bana çıkma teklifi eden çocuk mesajı yanlışlıkla gönderdiğini, aslında başka konuştuğu bir kıza atacağını söyledi. Onun uzuvlarını tek tek koparacağım, sonra lime lime doğrayıp köpeklere yedireceğim, kemiklerini de oyuncak niyetine vereceğim ağızlarına." Hala burnundan soluyan Min Ji'nin dediklerine kulak verdikten sonra herkes birkaç adım uzaklaştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Waste It On Me | Jikook √
Fanfic"Hep ben anlattım. Biraz da sen anlat. Senin sevdiğin biri var mı hyung?" "Evet Jungkook, var." "Sevdiğin biri var ve bana söylemiyor musun hyung? Kim bakalım o kişi?" Gözlerime merakla bakıyordu ve gülümsüyordu. "Söylersem gidersin Jungkook." -"Was...