Satan | Taekook

20 | Assistant

[Kard - Gunshot]

Selam nasılsınız?

Yeni bir kitap yayınlamayı düşünüyorum, yani her an hazırda olun üç kitabı aynı anda yayımlayabilirim bilmiyorum kısaca konularını koyarım beğendiğinizi yayınlarım. Bunun için bölüm sonuna gitmeniz yeterli🙃

İyi okumalar...

20 | Asistan

Sabah gözlerimi araladığım zaman, çıplaktım. Çok güzel bir uyku çekmiştim ve hiç bir yorgunluğum, ağrım sızım yoktu. Derin bir nefes almıştım, yan tarafım boştu. Gülmüştüm, güne onun kollarında uyanmayı isterdim fakat şuan aşağıdan gelen güzel kokulardan dolayı onun şuanda kahvaltı hazırladığını anlamıştım.

Yataktan kalkmak için hareketlenmiş ve kalçamdan başlayıp kasıklarıma kadar gelen ağrı ile koca bir 'siktir' çekmiştim. Canım o kadar acıyordu ki ağlayabilirdim. Derin bir nefes almış ve acıyı unutmaya çalışarak ayağa kalmıştım. Gece uyumadan önce duş aldığımız için temizdik ama benim büyük ısrarlarım sonucunda ikimizde çıplak ve birbirimize sarılarak uyumuştuk.

Önce kendime bir boxer almış ve giymiştim. Üzerine ise Taehyung'un beyaz bir gömleğini geçirmiştim. Kalçamın biraz aşağısında biten gömlek, bacaklarımı ortaya çıkarmıştı. Taehyung bacaklarımı seviyordu. Aynı zamanda feminen gibi giyinmemide seviyordu.

Acıdan dolayı yüzümü buruşturmuş ve paytak adımlarla mutfağa inmiştim. Taehyung yaptığı işe o kadar dalmıştı ki, geldiğimi bile fark etmemişti. Bu yüzden, sessizce arkasından sarılmış ve hafifte olsa irkilmesini sağlamıştım. Bana dönmüş ve bu sefer o belime sarılmıştı. Boynumda derince bir nefes almış ve ardından minik bir öpücük kondurmuştu.

"Günaydın." diye fısıldamış ve yanağımı öpmüştü. Gülerek bende "Günaydın." dediğim zaman dudağıma bir öpücük kondurmuş ve işine dönmüştü. "Ağrın var mı?" diye sorduğu zaman anlık unuttuğum acı kasıklarımda tekrar kendini belli ederken "Evet ama dayanılmayacak gibi değil." demiştim. Kafasını sallamış ve bana küçük domatesden uzatmıştı. Gözlerim parlarken, parmağını yalayarak domatesi almış ve belki birazda emmiştim.

Gözlerini şaşkınca açarken "Çok arsız olmaya başladın, Jeon. Böyle devam edersen seni cezalandırabilirim." demişti. Gülmüş ve "Belki ben sizin, beni cezalandırmanızı istiyorumdur, Bay Kim." demiştim. Gözlerinin kararmasına şahit olurken kendine hakim olmuş ve "Bu sefer yürüyemezsin bu yüzden," elindeki tabağı masaya koymuş ve devam etmişti "Kahvaltımızı yapalım ve sen, ağrı kesici içtikten sonra seni çok istediğin bir yere götüreceğim. Uslu olursan ödül bile verebilirim."

Kıkırdamış ve kafa sallayarak masaya oturmuştum. O da karşıma oturduğu zaman yavaş yavaş yemeğe başlamıştık ve bende aklımdaki soruları sormak istemiştim. "Taehyung, hani sen şimdi düşüncelerimi okuyorsun ya?" demiştim bana bakmış ve kafa sallayarak devam etmemi belirtmişti. "Hah, şimdi sen, ben uyurken rüyamda ne gördüğümü duyuyor musun? Yani hani o da kafamın içinde ben düşünüyorum ya?" dediğimde bana 'sen ciddi misin?' bakışı atmış ve saçma soruma gülmüştü.

"Ne ya, ne gülüyorsun!?" diyip bacağına tekme attığım zaman acıyla inlemişti. Kısa süreli acı olduğu için tekrar gülmeye başlamış ve "Evet, duyuyorum." dediğinde gözlerim kocaman açılmış ve onun hakkında gördüğüm rüyalar aklıma gelirken kızarmıştım. "Bebeğim utanma." demiş ve gülmüştü. Sinirli şekilde yemeğimi yemeye devam ederken ikinci sorumu sormuştum.