Bölüm 7- Sen aklını kaçırmışsın.

8.5K 476 23
                                    

Merhaba arkadaşlar. Kerem isteyenler, istemeyenler(var mı bilmiyorum ama) Doyamasınızda tadabileceğiniz kadar bir Kerem var burada. Bu bölümü, şeker isteyen küçük bir kız gibi mızıldanan güzel yazarıma ithaf ediyorum. Afiyet olsun. Herkese iyi okumalar.

Kerem elinde havlusu, altında mavi şortu ve güneş gözlükleriyle önünde durmuş Gizem'e bakıyordu. O sahilde güneşin yakamadığı kadın kaldıysa, onu Kerem yakabilirdi çünkü çevreye yaydığı elektrik can alıcıydı. Kerem sanki kırk yıllık arkadaşlarına hitap eder gibi konuşmaya başladı.

"iyi tatiller Simge hanım, Esra hanım... Ve Gizem'ciğim... Sadece güneşlenecek misin? Birlikte yüzebiliriz diye düşünmüştüm. Hem yalnız kalmış oluruz." kızlar şok olmuş ifadeleriyle birbirlerine baktılar. Kimseden çıt çıkmadı. Yok artık! bu kadar da olamazdı.

"Yoksa yüzmeyi mi bilmiyorsun? Istersen ben öğretebilirim." Güneş gözlükleri sayesinde alaycı mimiklerinin bir kısmı görünemiyordu. Göründüğü kadarı da çekilmezdi zaten. Gizem aklından geçen Mısır Piramitlerine gitme fikrine rağmen çıkıştı "Git başımızdan"

Kerem kollarını birbirine bağladı "Git yoksa... diye devamını getiremiyorsun Gizem'ciğim. Acaba şu anda halk plajında olduğumuz için olabilir mi? Kapalı bir mekanda olsaydık beni çoktan dışarı attırtmıştınız öyle değil mi?" sesi yaşadığı andan memnun olduğunu ispat edercesine keyifliydi.

Esra oturduğu yerde başını yukarı kaldırıp sordu "Ne istiyorsun bizden?"
O kadar umarsız konuşuyordu ki özgüveni Akdeniz sahilleriyle boy ölçüşebilirdi.

Kerem "Esra hanım mümkünse ben muhatabımla konuşmak istiyorum" derken eliyle Gizem'i gösterdi.

Esra'nın ağzı şaşkınlıkla açılmış "Daha neler" diyebildi.
Gizem oturduğu yerde çaresizlikle, dirsekleri dizlerinde başını ellerinin arasına aldı. Kerem onun haline üzülmüş gibi dudağını büktü. Gizem'in bacaklarını elinin tersiyle itip, kızın yanına şezlongun ucuna oturdu. Gözlüklerini çıkarıp Gizem'in direk yüzüne baktı, kısa bir an...Gizem tam siyah camların arkasından çıkan yeşil bahçeye dalacaktı ki...

"Eee Ersin abi napıyor? İyi mi? Keyfi yerinde mi? Ona benden bahsettin mi? Bahsetmeseydin keşke keyfi kaçar adamın neme lazım" dedi Kerem.

"Ne istiyorsun benden? Gitsene sen" dedi titreyen sesiyle. Kendi sesinin titrediğini fark edince hızla yutkunup gözleriini kaçırdı. Genc adamin burnunun ucuna kadar gelip gözünün içine bakması... Böyle mis gibi deniz kokusuyla mest etmesi... Sonra da Ersin den bahsetmesi hiç adil degildi. Bu adam buradan hemen gitmeliydi.
Kerem yüzünü buruşturup, düşünüyormuş gibi elini çenesinin altına koydu "Iııı dur bir düşüneyim acaba ne istiyor olabilirim? Sence?" diye uzatınca Gizem şezlongtan kalkip eşyaları hırsla çantaya doldurmaya başladı. Arkadaşlarına dönüp "Hadi kalkın gidelim yoksa çıldıracagım ben" dedi. Kerem hiçbir şey yokmuş gibi sehpaya uzandı Gizem'in sigara paketini eline aldı, içinden bir tane alıp dudaklarının arasına yerleştirdi, sağa sola bakınıp çakmak aradı. Bulamayınca da Simge'ye dönüp

"Simge hanım çakmak orada mı? bulamadım ben" dedi. Adamın rahatlığı karşısında kızların dili tutulmuştu. Genç adam pes etmeden aradığı çakmağı bulup sigarasını yaktı. İlk nefesin dumanını dudaklarını uzatarak Gizem'e doğru üfleyip birde göz attı.

Simge arkadaşlarına oranla daha rahat biriydi ama onun bile sabrı taşıyordu "Bu kadarı da fazla ama, gerçekten artık gitmelisin, tadı kaçtı" Dedi huzursuzca.

Kerem kaşlarını çatıp "Bir tadı var mıydı ki? Üçünüzü gördüğümden beri başıma gelmeyen kalmadı. Önce kendimi kadınlar tuvaletinde buldum, sonra Gizem hanım beni zorla tuvaletten çıkardı, sonra dövdü, sonra bayıldı" Derken Gizem eşyaları toplamayı bırakıp lafa girdi.
"Sana sinirimden bayıldım."

Öyle sıkı sarıl ki...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin