Yatakta sola,cama doğru döndüm.Pikeyi tamamen üzerime çektim ve ellerimi karnıma doladım.Dışarıda ki hiçliği izlemeye devam ettim.Tıpkı 20 küsür gündür yaptığım gibi.20 gündür bu allahın cezası yerde kafayı yiyordum.Telefonum yoktu,bilgisayar,televizyon medeniyete erişebileceğim hiçbir şey yoktu.Hatta insan bile yoktu.Korumalar ve yemek yapan bir kadın dışında kimse yoktu.Sadece ben ve bebeğim vardık.
Bebeğim bu kelime o kadar garipti ki ben daha çok küçüktüm bir bebek istemiyordum.Hayatım boyunca bile bir bebek isteyip istemediğimden emin değildim.Hele ki Emir'den bir bebek işleri daha da çıkmaza sokmaktan başka bir işe yaramazdı.
Beynim bunları düşünmekten iflas etmek üzereydi.Derin bir nefes alıp verdim.Doktor Cansu'yla konuştuğumda bebek 3 haftalıktı.Aradan 4 hafta geçtiğine göre 7 haftalık olmuştu.Yani aldırmak için nerdeyse 1 ayım kalmıştı.Daha ne kadar burda kalacağımı bilmiyordum.Of Emirle konuşmam lazımdı.
Düşüncelerimden beni ayıran kapı sesiyle arkamı döndüm.Yemek hazırlayan kadın gelmişti.Elinde ki yemek tepsisini komodine bıraktı.Orta yaşlarında hafif kilolu sevimli bir kadındı.Bana hafifçe gülümseyerek başını salladı.Çıkmak için arkasını dönmüştü ki aklıma gelen fikirle onu durdurdum.
"Şey pardon evde şey var mı,şey ıı?Çilek heh evet çilek"
Kadın durakladı.Kışın ortasında çilek istemem onu şaşırtmıştı muhtemelen.
"Malesef çilek yok İpek hanım.Başka bir şey ister misiniz?"
"Ama benim canım çilek istedi.Yakınlarda aldırabileceğiniz bir yer yok mu?"
Umutla gözünün içine baktım.
"En yakın yerleşim yerine 70 km var İpek hanım.Ben söylerim çocuklara gidince bir bakarlar"
70 km mi?Allah'ım neredeydim ben?Gerçekten allah'ın unuttuğu bir yerdeydim.Umutla kadına tekrar döndüm.
"Neresi ki bize en yakın olan yer?"
"Benim yaşadığım yer şav...
Kapının çat diye açılıp içeri Emrah abi girmesiyle irkildim.Tam zamanında gelmişti.Önce bana ardından kadına baktı.Duymuş muydu acaba?
"Melek hanım işinizin başına dönün"
Adının Melek olduğunu öğrendiğim kadın aceleyle dışarı çıktı.Plan 1 iptal.Emrah abi onun çıktığını görünce bana döndü.
"İpek hanım lütfen bunu kendiniz için zorlaştırmayın.Böyle yaparak daha çok abilerinizi kızdıracaksınız. "
Nefesimi sinirle dışarı verdim.
"Emrah abi kendimi bildim bileli benim yanımdasın.Beni tanıyorsun.Ben kötü bir şey yapmadım.Sadece aşık oldum."
Ona beni anlamasını umut eden gözlerle baktım.Üzülmüştü.
"Ben sana sadece birgün hayatından çıkıp gidebilecek biri için aileni kaybetme diyorum İpek.Kimse buna değmez.Hele ki o adamın oğlu"
Kimse beni anlamıyordu işte.Yapayalnızdım her zamanki gibi.Başımı ellerimin arasına aldım.Emrah abinin telefonunun sesiyle eğdiğim kafamı kaldırdım.Emrah abi telefonu bana uzattı.Telefonu elime aldığım da Engin abimin adını gördüm.
"Yalnız konuşabilir miyim?"
Emrah abi kararsızlıkla bana baktı.
"Beni zor durumda bırakma lütfen İpek"
Başımı hafifçe salladım ve Emrah abi çıkarken telefonu açtım.
"Efendim"
"Nasılsın İpek?"abim gayet mutlu bir ses tonuyla sordu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çarpışma■
ChickLitGöz yaşlarım çoktan akmaya başlamıştı.Biliyordum bırakmayacaklardı.Görüş açımı bulanıklaştıran yaşları silerken çembere dahil olan iki kişiyle korkum tavan yapmıştı.Gelmişlerdi.Kim mi Engin ve Yağız Aladağlı.Abilerim.Bir zamanlar siyahla beyaz kadar...