"Birbirine hassas zamanlar da destek olan iki çocuk, bir gün ayrılırlarsa ne olur? Peki ya yıllar sonra çocuğun ünlü bir gruba dahil olması, çalıştığı şirkette kızla karşılaşması?"
{Kim Jennie & Kim Taehyung}
1̾0̾.0̾9̾.2̾0̾2̾0̾ ❣
"Evet efendim, az sonra bilgisayardan ayarladığım dosyaları size göndereceğim."
Sabahın köründe uyanıp gelmiştim ve gelir gelmez ortama aşırı derece de ısınmıştım. Burada gerçekten çok iyi insanlar vardı. Ayrıca yarın da başlayabilirdim fakat yine de heyecanımdan hemen bugün başlamayı kabul etmiştim.
'görüşmek üzere' diyerek. Telefonu kapattım ve yerine koydum. Mause'u avucumun içine alıp, hazırladığım dosyaları Bayan Kyle'e tek tek gönderdim. İşimi kolayca bitirmiştim. Aslın da göründüğü kadar zor değildi. - Gözüm saate kayınca kahvaltı etmediğimi hatırlayıp ayağa kalktım. Erken bir saatte burada olmam gerektiği için kahvaltı etmeyi ertelemiştim. Burada edebileceğim bir yer olmasını umuyordum çünkü burası ünlü denebilecek bir şirketti.
~~~
Elimdeki tepsiyle boş olan masaya ilerledim ve tepsiyi koyduktan sonra bende oturdum. Beklemeden içeceğimi açtım ve önümdeki yemekten bir kaşık aldım. Şirketin en alt katında bir yemekhane vardı ve burayı genelde çalışanlar kullanıyor gözüküyordu. Görünüşünü beğenmiştim, güzel dizayn edilmişti.
"Oturabilir miyim?"
Bana seslenen kişiye baktığımda elinde tepsiyle ayakta dikilen, perçemli sevimli bir kız görmüştüm. Ağzımdaki büyük lokmayı hızlıca yuttum ve kafamı sallayarak kızı onayladım.
"Tabii, otur lütfen."
Kız hafifçe gülümseyip oturduğunda gülümseyip içeceğimi içmeye devam ettim.
"Burada mı çalışıyorsun?"
Kızın bana yönelttiği soruyla ona baktım ve konuştum.
"Evet. İlk günüm."
"Anladım..."
Sessizlik oluşunca bu sefer ben kıza bir soru sordum.
"Adın ne acaba?"
Yemeğini yemeğe devam ederken sorumu cevapladı.
"Bae Suzy, senin?"
"Kim Jennie."
Kafasını sallayıp yemeğine odaklanmayı sürdürdüğünde derin bir nefes alıp bende yemeğimi yemeğe devam ettim. Yemekleri beğendiğim söylenemezdi, mekan güzel olsada bir daha buraya geleceğimi sanmıyordum.
"Ne tür müzikler dinlersin?"
Suzy 'nin ani sorusuyla ona döndüm. Ben nadir müzik dinlerdim, tamam prodektörlük işinde çalıştığım için müzikle aram iyi olmalıydı ama ben hep aynı şeyleri dinliyordum.
"Türlerine bakmadım desem?"
Şaşırmış bir şekilde bana bakmaya başladı ve sorularına devam etti.
"Burada çalışıyorsun ve dinlediğin müziklerin türüne bile bakmıyor musun?"
Mahçupça kafa salladığımda hayretle arkasına yaslandı ama sonra aklına bir şey gelmişcesine bana döndü.
"Sana müzik önermemi ister misin?"
Kaşlarımı kaldırdığımda sırıttı ve elini bana uzattı.
"Telefonunu verir misin?"
Cebimden telefonumu çıkartıp ona uzattığımda telefonumu alıp bir şeyler kurcaladıktan sonra bana uzatırken konuştu.
"Bazı güzel müzikleri ve sanatçılarını not bölümüne yazdım. Dinlemelisin."
Göz kırptığında zorla gülümsedim ve telefonumu aldım. Not bölümüne girdiğimde ilk şarkının sanatçısı gözüme çarpmıştı.
BTS
-
Asansörden inerken kalbimin hızla çarptığını hissediyordum, Bayan Kyle sözler hakkında bana bir şeyler söyleyecekti.
Topuklumun çıkarttığı ses koridorda yankılanırken, hafifçe kapıyı tıklattım.
İçeriden 'gir' sesini duyduğumda içeri geçip kapıyı kapattım ve Bayan Kyle'nin işaret ettiği bordo olan tekli koltuğa oturdum Özgüvenli olduğumu belli etmek için belimi dikleştirdim ve Bayan Kyle'e doğru dönüp konuşmasını bekledim.
Boğazını temizledikten sonra duygusuz ve sert bir tonla konuşmaya başladı.
"Bunlar ne Jennie?"
Elindeki dosyaları onüme doğru sertçe koymuştu. Haşa koymak ne kelime fırlatmıştı resmen. Kısa bir sessizlikten sonra dik duruşum yavaş yavaş bozulmuştu.
"Bu sözleri bana ne cürretle gönderirsin. Hiç mi kontrol etmedin!?"
Beklenmedik cümlesinden sonra sona doğru tekrar bağırmıştı. Alt tarafı bir kaç söz ne vardı bu kadar abartılacak, ilk günden bunları yaşamak oldukça kötü bir şeydi.
"B-ben gerçekten çok özür dilerim efendim. Bir dahakine çok dikkatli olacağım."
Kafamı eğip yüzüne bakmamaya çalıştım. Elime dosyaları tutuşturup, kapıyı işaret etti. Beklemeden selam verip çıktım.
Ne yapmıştım ben? Her şeyin güzel olmasını beklerken niye batmıştım bu kadar?
Ağlayarak asansöre binerken, içeride biri daha vardı.
Umursamayıp asansörün bir köşesine sindim.
"Afedersin Jennie, bir sorun mu var acaba?"
Tanıdık bir sesti, arkama doğru dönüp yüzüne baktığım da bu kişinin Suzy olduğunu gördüm. Zoraki gülümseyerek.
"Sorun yok, boşver.." dedim.
Asansör ineceğim kata geldiğin de adımlarımı odama doğru yönelttim. Elimdeki anahtarla kapıyı açıp içeri girdim. Elimde ki dosyaları masaya koyup bilgisayarımı açtım ve getirdiğim sözleri tek tek gözden geçirdim.
İşim uzun süreceğe benziyordu. Suzy'nin önerdiği müziklerden birini seçmek için masanın diğer köşesinde bulunan telefonumu aldım.
¬Winter Bear
Sanatçının ismi yazmıyordu. Daha sonra araştırırım diye düşünüp telefonumu bir kenara bıraktım ve hafif çalan müzikle çalışmaya devam ettim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
