(Fotoğraftaki kızımız Eliz...)
Bir Tutam Sarı…
4.Bölüm
Kendime ters düşmemek adına yaptığım şeye bak. Ben hiç tanımadığım birisiyle ne konuşacağım ki? Bir de üstüne insanlarla konuşmayı sevmem ki. Ufffff….
Ben kendi kendime kızarken karşımda ki hiç tanımadığım kişi ise hala masaya abanmış bir şekilde bana bakıyordu. Derin bir nefes aldıktan sonra aklıma gelen şeyle gülümsedim ve hiç düşünmeden aklımdan geçenleri karşımda ki gence söyledim.
“Masaya tecavüz etmekten vazgeç! Yoksa sana dava açacak.” Dedim ve ardından güldüm.
O ise anlamamış bir şekilde bana baktı. Ela gözleri şaşkın kurbağa gibi bakarken daha tatlı oluyordu. Onun yüz hali benim daha çok gülmeme neden olmuştu.
Ben gülerken o da ne demek istediğimi anlamıştı. Önce masaya baktı sonra tekrar bana baktı. Ve o da gülmeye başladı. Sonra kafasını masaya daha çok yaklaştırdı.
“Kusura bakmayın. Size böyle davranmamalıydım masa hanım. Çok kaba bir davranıştı ama isterseniz bunu daha sonra bir yemekle haledebiliriz. Ben yemek yerden sizde tabakları tutarsız ve yemeklerden benden ona göre. Ben yanındayken bir hanımefendiye asla para ödettirmem. Hem daha sonra bir şeyler içmeye de gidebiliriz ve bu dava meselesini uzun uzun konuşuruz. Hem bakarsınız sizi bu işten vazgeçirebilirim. Aa ama hemen karar vermeyin önce bir düşünün. Ama size garanti veririm, çok eğleneceksiniz.”dedi ve sonrada kocaman bir sırıtışla bana baktı. Bense gülmemek için kendimi zor tutuyordum.
“Bence kabul edecek. Baksana nasıl gülümsüyor. Ve ayrıca benden hoşlandı da. Ama zaten benden kim hoşlanmaz ki?”dedi.
Konuşmasının başından beri gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Ama son söyledikleriyle bende kahkahalarla gülmeye başladım. Tabi o da benle gülmeye başladı. Biz gülmeye başlayınca restorandaki herkes bize – daha doğrusu bana- baktı. Çünkü fazla yüksek sesle gülüyordum. Ama benim umurumda bile değildi. Canım ne isterse onu yaparım. Tabi restorandan atılmadan.
En sonunda kahkahalarımı durduğumda gözümden akan yaşı sildim ve ona baktım- o diyorum çünkü hala ismini bilmiyorum.-
Bana gülümseyerek bakıyordu. Bende ona gülümsedim. Tekrar ediyorum çok güzel gülümsüyordu. Hani şu mankenlerin yaptıkları gülümseme gibi bir gülümsemesi var.
Bana gülümsedikten sonra masadan doğruldu ve bana bakmaya devam etti.
Doğal olarak bende ona bakıyordum. Normalde insanlara bu kadar uzun bakamam ama bu normal bir insan değil bence. Gözlerine bakmak bile ayrı bir güzel. Sanki orada bir sır saklıyormuş gibi hissettiriyor insana. Ama aynı zamanda da her şeyi ortaya seriyor.
Ben o gözlere dalmışken konuşmasıyla onu dinlemeye başladım.
“Şey… ben arkaya bakamıyorum da acaba gitti mi yoksa hala orda mı?”dedi. ilk başta neyden bahsettiğini anlamadım. Sonrasında ise benim paraşütlü jetonum iniş yaptı. Onu kovalayan gençten bahsediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Tutam Sarı... #Wattys2015
ChickLitBen, o en arka sırada oturan ve kimsenin ilgisini çekmeyen o kızım. Pardon! Sadece eğlencelik aradıklarında fark ettikleri o kızım. Yanından geçerken laf attıkları ve yüzüne bile bakılmayan o kızdım işte :/ 'İşte bende o kurbağa gibi çevredeki büt...