‘maya kalk hadi’
‘5 dk daha’
‘en son 5dk daha demenin üzerinden yarım saat geçti kalk yoksa okula yürüyerek gidersin’
‘uf anne ya’
‘anne ye ufflenmez kalk hadi’
‘tamam ya’
annemin odadan çıktığının işareti olan kapı sesini duyunca oflayarak yorganı tekmeledim. Onu ne sucu varsa artık. Yataktan çıkıp odamdaki banyoya gittim. Annem bi bahçe istediği için abim bir sitede dubleks bir ev aldı. Para isafı… duşa girip hızlıca hazırlandım saçlarım düz olduğu için uğraşmama gerek olmadı. Hafif bir makyaj yapıp çantamı da alıp koşarak aşağı indim.
‘abi gitmedin dimii’
‘gittim’
‘hah komik’
‘ben her sabah seni bekliycek miyim?’
‘ben de onu diyorum işte sen her sabah beni bekleyip her çıkışta da beni alacak mısın böyle?’
‘seni servise verelim ya böyle uğraşılmaz geliyim de emreyle konuşalım bugün’
‘ha bide o mesele var tabi sen benim peşime adam mı takıyorsun?’
‘ne münasebet ben seni kayıt ettirmeye gittiğimde öğrendim onun orda müdür olduğunu’
‘hııı külahımı veriyim sen ona anlat’
abim bana göz devirdi. Bana bana bihterine… bununda bi esprisi kalmadı artık bir daha yapımıyım. Arabaya binip okula geldik. Tabi arabada atışmamız devam etti. Çıkışta onu emre abinin odasında beklememi söyledi ve bastı gaza gitti adam cool…
‘MAYA!’
ismimi hönküren insanın sesiyle sıçradım baya uçtum sanki o nasıl bi ses ya yaratık gibi insan uğraşsa çıkaramaz o sesi. Arka dönüğümde bir adet hazanla karşılaştım. Nasıl da anlamadım o olduğun ondan başka kim böyle bağırır ki zaten.
‘allah seni kahretmesin hazan ya o nasıl bi ses, nasıl bi gırtlak ya’
‘bizde böyle canım’
‘siz?’
‘ben ve hayali arkadaşlarım’
ona ‘seni hangi mandıradan aldık biz’ bakışlarımı atarken gülmeye başladı
‘korkma kız şaka’
‘nolur sen şaka yapma’
‘bak parçalarım seni’
‘tabi… kahvaltı yapmadım ben kantine gidelim ders başlayana kadar bişeyler atıştırırım’
‘olur bende merte yok ya bahara mesaj atıyım da kantine gelsinler’
bi yandan yürürken bi yandan da konuşuyorduk.
‘niye bahar?’
‘mert şimdi bana laf atıcak bende ona atıcam derken olay uzayacak kan çıkıcak’
‘sen mert sevmiyor musun?’
‘yok bee… seviyorum bu işin gırgırı’
‘yani mert sempatik bi çocuk sevmiyorum deseydin kızardım’
‘aaaa sıra arkadaşım beni sattı’
‘ne münasebet’
‘yedim say’