20

1K 86 83
                                    

Labarutarda örümcek adam kıyafetimi düzenliyorduk ki Friday'in sesi duyuldu.

"Happy salonda efendim. Peter'ın bavullarını getirmiş." Rahat bir nefes aldım, orda telefonum vardı tamam mı? O çok önemli!

"Hadi yukarı çıkalım çocuk." Yukarı çıktığımızda hemen çantadan telefonumu aldım.

"Peter bana hatırlat da sana yeni bir stark telefonu vereyim." Dalga geçerek söyledi.

"Hahah çok komik aman ne kadar çok güldüm ne kadar çok güldüm (!) Bu arada teşekkürler Happy."

"Peter öyle bir yere koymuşsun ki, çantaları alacağım diye canım çıktı! 30 kat merdiven çıktım bana borçlandın ona göre." Happy her zamanki gibiydi.

"Benim adım Happy. Her zaman huysuzumdur, adımın aksine asla mutlu olmam. Bla bla bla" Onu sinir ettiğimde sırıttım.

"Bir Stark'la uğraşamıyordum şimdi iki oldular! Tanrım bana sabır ver." Babama baktığımda bir beşlik çaktık.

"Aferin çocuk ustasından kapmışsın bir şeyler." Sırıttım ve telefonuma geri döndüm. Bir sürü mesaj vardı. May'den olanları salladım ve Harry'ninkilere baktım. Benim için endişeleniyordu. Mj ise onu aramamı istemişti. Tabi ki onu aramayacaktım. Bir plan yapmıştık ve en yakın arkadaşım sandığım büyücüyle uğraşamayacaktım.

"Ne var o telefonda aldığın gibi yapıştın."

"Harry'den Mj'den falan mesajlar var."

"Mj büyücü olan mı?" Kafamı salladım.

"Strange gibi mi?"

"Vay canına Happy ilk defa zekanı kullandığını gördüm. Baba ona baksana ne kadar çabuk büyüyor." Bugün gıcıklığım üstümdeydi ve kurbanım da Happy'di. Ahahaha!

"Tony bu eskiden böyle değildi, bozdun çocuğu. Bence geri verip yenisini alalım, ha ne dersin?" Ona dil çıkadım.

"Siz Strange'le nerden tanışıyorsunuz?" Bunu sorduğumda babam bana döndü.

"Shield işleri falan filan işte önemli bir şey değil." Sonra Rhodey kapıdan görüldü.

"Önemli değil mi? Adam seni çok fena tekmeledi de onun acısı olmasın bu?" Gözlerimi büyüttüm, kaos vardı demek. En sevdiğim.

"Hey o beni tekmelemedi, ben izin verdim yoksa biraz zor yapardı!"

"Tabi baba aynen öyle olmuştur. Ahaha !"

"Sen kimin tarafındasın çocuk?"

"Gerçeklerin tabi ki! Ben gerçeklerin sesiyim, bir örümcek her zaman dürüst olmalıdır baba! Rhodey sende böyle daha fazla hikaye var mı? Tamamen gerçeklerin sesi olduğum için soruyorum yanlış anlaşılmasın." Deli gibi sırıtıyordum, bugün çok eğlenceliydi be!

"Ohoo bende ne hikayeler var! Ama bir anlaşma yapalım sen bana Rhodey amca de ben de sana babanın tüm rezil anılarını anlatayım."

"Harika, koynumda yılan beslemişim. En yakın arkadaşım ve oğlum bana karşı! Friday görüyor musun? Zorbalığa uğruyorum resmen!"

"Patron sizce de biraz abartmıyor musunuz?"

"Sen de mi Friday? Artık arkamda ki bıçakları sayamıyorum bile!"

"Baba drama queenlik bir oscar dalı olsa en fazla oscar sahibi kişi olurdun. Neyse Rhodey amca anlat sen." Rhodey amca bir sürü hikaye anlatıyordu. Ben gülmekten yerlere düşmüştüm, babamınsa benim kadar eğlendiği söylenemezdi.

"Bir keresinde bu çok sarhoş olmuştu tamam mı? Sonra da barın sahnesine çıkıp kıyafetlerini üstünden atmaya başladı. Çok komikti ahaha!" Artık gülmekten nefes alamıyordum resmen. Yerde anıra anıra gülüyordum.

"Sana inanamıyorum Rhodey." Babam homurdanıyordu ve bu daha da gülesimi getiriyordu.

"Baba sende gençken epey hızlıymışsın ya."

"Geç dalganı sen."

"Bak Tony kendinin nasıl bir şey olduğunu anlamış oldun. Herkes bir gün kendi zehrini tadarmış!" Rhodey amcanın benden bir farkı yoktu, o da çok eğleniyordu.

"Hey ben bu kadar kötü değilim!" Babama ikimiz de emin misin bakışı attık.

"Tamam olabilirim ama ben Tony Stark'ım hah!"

"Baba egon kadar değil de boyun kadar konuş derdim de o zaman hiç konuşamazdın." Bunu dedikten sonra ciddi anlamda Rhodey amcayla anırmaya başladık ve bir beşlik çaktık. Happy'e baktığımda eskisi kadar huysuz değildi. Hatta ufak bir gülümse bile vardı.

"Burda kim çocuk kim baba anlayamıyorum resmen! Neyse Pete gün gelir kartlar tersine döner. İntikamımı çok kötü alacağım."

"Aynen Tones gece uyumanı sağlayacaksa avut kendini." Bir süre daha orda öylece oturup konuştuk ama Rhodey amca ve Happy daha sonra gittiler.

"Baba hadi dondurma yiyelim."

"Biliyor musun sen küçükken bir gün dondurma diye tutturmuştun. Tüm işlerim senin dondurma sevdan yüzünden aksamıştı."

"Bunu hatırlıyorum, rüyamda gördüm." Yüzünde kocaman bir gülümse oluştu aynı bende olduğu gibi.

"Hadi yiyelim bari." Sonra da yedik ve uzun zaman sonra kendimi ilk defa bu kadar huzurlu hissediyordum. Goblini ve ortaklarını da ,tabi ortakları varsa, yakarlarsak her şey daha da güzel olacaktı. Gülümsedim ve telefonumu elime aldım.

"Beraber hiç fotoğrafımız yok. Çekelim mi bir tane?"

"Olur tabi." Sonra da beraber olan ilk fotoğrafımızı çektim. Aslında ilk değildi ama babam olduğunu öğrendiğimden beri ilkti. Bu fotoğrafı bastırıp odama koyacaktım. O gün uzun zaman sonra ki en mutlu günümdü. Yarın planımızı yerine getirecektik ve neler olacağını bilmiyordum ama yine de her şeyin iyi olacağını hissedebiliyordum.




















Bu bölüm biraz kısa oldu ama pozitif bir bölüm olsun istedim.

Planı diğer bölüm göreceğiz sizce neler olacak?

Bunu yazdığım tarih 8 ekim ve planın ne olduğu hakkında en ufak bir planım yok. Acilen şeytani bir plan bulmam lazım sjdkele

Şeytani planı buldum hahaha 😈

Rock bottom Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin