Silver Academy † Markhyuck

pt.3 Art

🔮

"Büyük salonda bekliyorlar sizi. Kıçınızı kaldırıp gelin." YuJin her zamanki soğukluğuyla A1 no'lu odadakilere seslendi.

İçeriden ses gelmeyince kapıyı çalmaya gerek duymadan içeri daldı.

Odada kimse yoktu. Yatakları dağınıktı. Ve yatakların üzerinde minik minik kan lekeleri vardı.

YuJin güldü, gece ikisi de birbirini öldürmüş olabileceği ihtimali geldi aklına ama o iki korkak hiçbir şey yapamazlardı.

Kapıyı kapatıp tekrar Büyük Salon'a indi YuJin. Herkes oradaydı. Renjun ve Haechan da dahil olmak üzere.

Henüz Kun gelmemişti. Bu yüzden herkes rahatça konuşabilirlerdi.

Kun buranın müdürü gibiydi. O gelince herkes susar, düzgün bir şekilde oturmaya başlarlardı.

YuJin ise Kun'un yokluğundan cesaret alarak yeni gelenlerle konuştu.

"Bir daha geç kalmayın. Sizi uyandırmaya ayağınıza hizmetçi gelmiyor."

Ve daha sonra Kun'un ayak sesleri duyulmaya başladı. YuJin, Soo Ah ile Eun Bin'in arasına oturdu. Herkes içeri giren lacivert takımlı Kun'a pür dikkat bakıyordu.

Ağzından çıkacak her bir ses onlar için çok önemliydi.

"Günaydın Silver Akademi Öğrencileri,

Bugün size iki kötü haber vereceğiz.

Buraya geldikten sonra dışarıyla iletişiminiz kesiliyor, ancak bu kural bizim için geçerli değil. Siyah ve Beyaz binalarda toplam 140 öğrenci var. Bizler Siyah Bina müdürleri olarak Beyaz Bina'nın müdürleriyle konuştuk.

Dışarısı artık hepimiz için çok daha tehlikeli.

Hapishanedeki suçlular, katiller, sosyopat ve psikopatların hepsi bir olup halka saldırıyor. Dışarıda katliam yaşanıyor.

Bu zamana kadar çoğunuz insan öldürmeyle ilgili ders aldınız. Bu saatten sonra bu yeteneklerinizi kendi binanızda değil, dışarıda kullanacaksınız.

Sizleri birer süper kahraman yapacağız. 1 aylık ağırlaştırılmış eğitim alacaksınız. Ve daha sonra sokaklardaki katliamları engelleyeceksiniz.

140 kişi bir takım olup bu katliamı durdurmalısınız."

Kun, masadaki tüm öğrencilerle göz teması kuruyor onları korkutmamak adına güven verici bir ifadeyle bakıyordu.

Herkesin aklındaki o soruyu hızlı davranıp Soo Ah sordu.

"Biz kimiz ki onları durduralım? Bizim gücümüz öldürmeye bile yetmiyor. Yaşamaya çalışırken başkalarını nasıl yaşatalım? Hem 1 aylık eğitimdeyken dışarıdaki herkes öldürülmüş olur."

Soo Ah konuştukça konuşması hızlanmış, bakışlarını sadece Kun'un üzerinde tutmayıp diğerlerine de bakmıştı.

"Sizler Silver Akademi öğrencilerisiniz! Sizin kanınızda var korumak, korunmak. Şimdi herkes lafımı ikiletmeden tüm silah takımlarınızı hazırlayın. Eun Bin, takımların yerlerini yenilere göster. Yuta, herkesin gerekli takımları aldığından emin ol.

YuJin, Soo Ah ile kal. Daha sonra yeni gelenlere gerekli silahların kullanılışını göster.

Elinizi çabuk tutun!

Öğle yemeği yedikten sonra eğitimleriniz verilecek.

Tanrı yardımcınız olsun. Her zamankinden daha fazla ihtiyacınız olacak."