Peri'm yeniden benim olsun

571 70 22
                                    

Bölüme hoşgeldin papatyam🤍🌼

Jimin'in küçüğü olmadan geçirdiği 7. Ay

"Jimin yeter!" Dedi her anında yanında olan en yakını, kalbinin en derinlerinde-küçüğünün ardından- yer edinmiş Taehyung'u.

Sesini ilk kez bu kadar yükseltmişti, büyüğü Jimin'e karşı, Jimin ise bu sesin yüksek desibelini takamayacak bir haldeydi, umursamadı da zaten, aklının en derinlerinden kalbine bir hançer saplayan küçüğünün yokluğu canını en çok yakan nedendi.

"Madem ona bu kadar aşıksın neden ona kızdın!" Dedi Taehyung 7 aydır Tanrı'nın her günü en yakın arkadaşı acı çekerek ağlıyordu,her saat her dakika her saniye bir çocuğun yokluğuna ağlıyordu,hata yapmıştı ancak bunu kendine kızarak  çözemezdi,

Aslında bu tip durumlardan bunu düşünen ve çözüm bulan hep Jmin olurdu,ancak şimdi tıkanmış gibiydi, çıkmaz bir sokaga girmiş gibi sürekli aynı duvarla karşı karşıya geliyor, duvarın altında ezilmekten kurtulamıyor,kendini teslim ediyordu soğuk mermerlere.

Yoğun depresyonunun en ücra köşelerine çekiliyordu, bu doğru değildi. Hayat bu kadar basit değildi. ne ayrılıklar bu kadar kalıcıydı ne de kavgalar, yerini sadece acıya bırakırken bazı cümleler, kabuk bağlamayan yaralar açardı kalpte, ancak herşeyin bir sonu vardı.

O yara kabuk bağlayacaktı eninde sonunda, o yarayı kabuk bağlatmak da acıyı geçirmek de sadece arkadaşının elindeyken hiçbir şey yapmayarak, sadece gözyaşlarının içinde kanayarak koskoca 7 ay geçirmişti, defalarca söylese dahi gözleri kızarana kadar ağlamış,sinir krizi geçirip kendiyle kavgalara turuşmustu ancak O'nu bulmak için canla başla uğraşmamıştı. Çünkü düşünceleri şunlardı;

"o beni asla affetmeyecek,onun narin kalbini enkaz altında bırakırken o beni affetmeyecek. Ben kendimi affetmez iken o beni nasıl affetsin Taehyung,ben haketmiyorum yaşamayı"

Bir çok kez intihar etmeye çalıştı, bir çok kez sonucunda canından olacak işler yaptı, ancak Taehyung her daim engelledi, karşı çıktı kurtardı, çünkü Taehyung'a göre her insan yaşamayı hakederdi.

  Kim acı çektirirse acı içinde, iyilik eder ise mutluluklar içinde ,herkes hakedersdi ancak ne yaptıysa onu yaşamayı, ettiğini bulmayı.

Ölmek;bu kadar basit değildi,olamazdı da. O gözler kapanırken basit bir dünyaya veda merasimi değildi cenaze, o gözlerinin kapanışı ardında bıraktığı sevdiklerinin günlerinin saatlerinin ölümüydü kimse intihar etmeyi haketmemeliydi.

"Neden ondan çıkardın hıncını,her bahçeye gelişinde hayranlıkla izlerken, madem yemeğini verirken parmaklarını parmaklarına değdirebilmek için uğruna savaşlar verirken, neden açmadın duygularını ona! Neden üç günlük sefanın ardına düştün söylemedin ona! Eğer jimin eğer söyleseydin inanmazdı o çirkin sözlerine canı yanıyor derdi sinirden söylüyor bunları o beni çok seviyor der ve sarılırdı, öperdi seni! Ama sen korkaksın aşkını söyleyemeyecek kadar korkak! Şimdi acı çekmesi gereken sensin sus ve acını en derinleride yaşa tek yapabildiğin şey bu!"

En sonunda Taehyung'da dayanamayıp ağlamaya başlarken Seul'un keskin rüzgarları bir hançer gibi bedenlerini delip geçiyordu, şehrin ışıkları gözlerini yakarken "Kalbimdeki acının yanında hiçbir şey" dedi Jimin "Bu hiçbir şey"

Soğuk hava bedenlerini titretiyordu. Yüksek tepenin üzerinde, bir battaniye altında birbirlerine yaslanmış ağlıyorlardı. Yıllardır süregelen bir şeydi bu, birlikteydiler milatları ise bebeklikleriydi, Jimin'in arkadaşlarından annesinin tek sevdiği Taehyung'du,sahi ya ona ihanet etmeyen tek kişi de Taehyung'du "Annem haklıymış" derdi Jimin her daim "Taehyung'a güvenmekte hiçbir hata yapmadım, o ne derse desin benim için söyler, ben iyi olayım diye yapar, bana bağırması da bu yüzden, o beni üzmek istemez ki üstelik haklı da, Taehyung hep haklı"

Yüzüne buruk bir gülümseme hücum ederken burnunu çekti ve bir derin iç çekiş bıraktı, Taehyung Jimin'in yanaklarını tuttu ve gözyaşlarını sildi bir sigara verdi dudakları arasına, ardından ise kendi dudakları arasına aldı bir tane de,duman ciğerlerine sızarken gülümsediler,

Yıldızlara konuştu o gece Jimin, elinde küçüğünün parmakları arasına bıraktığı ilk papatyayı nazikçe tutarken, kurumuş ve yaprakları en ufak darbede dökülecek gibi görünüyordu. Acaba Yoon'da böyle miydi şimdi? Hıçkırdı ve dudaklarını araladı;

"Tanrım eğer orada isen yalvarırım küçüğümün kalbine ferahlık ver ve onu bulmama yardım et" gözyaşlarını kolu ile sildi ve devam etti;

"Yalvarırım tanrım Peri'm yeniden benim olsun"

Uzun bir aranın ardından geldim🥺👉👈 içime pek sinmedi ama umarım beğenmişsinizdir
-Selenophile🌙

Te Molla✵YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin