BATAN GÜNEŞİM

-1- Başlangıç

Multimedia: Dünya Güneri
Ω
"Sürekli yatıyorsun ayağa kalk ve şu salonu süpür, bir işe yara, artık yoruldum."

Sinem'in bana bağırmasıyla gözyaşlarımı sildim ve sakince odamdan çıktım. Elindeki kırmızı ve siyah renkleri olan süpürgeyi aldım ve salona topallayarak yürüdüm. Tabiki Sinem süpürgeyi aldığımda da susmamıştı, arkamdan konuştuğunu duyabiliyordum, duymam için elinden geldiği kadar bağırıyordu çünkü.

Sinem benim üvey annemdi. Babam annem öldüğünde benimle ilgilenmesi ve annesiz hissetmemem için Sinem ile evlendiğini söylüyor ama ben babamın kendi üzerindeki yükü azaltmak için evlendiğini düşünüyordum.

Elimdeki süpürgenin fişini prize taktım ve çalıştırdım. Salonun kapıya en uzak noktasından başlayarak yavaş yavaş süpürdüm. Evet hızlı yapamıyordum çünkü dün akşam Sinem benim dışarı çıkmama izin vermediğinde ikinci katta olan odamın camından atladım, ancak ayağım ağaca takıldığında acıdan bağırdım ve ne yazık ki üvey annem denilen o kadın beni duydu. Elimden tutup ağaca takılan ayağıma rağmen beni çekiştirip eve kadar yerde sürükledi. Babam eve geldiğinde ise ona marketten gelirken büyük bir ağaç parçasına takıldığımı söyleyerek beni büyük bir tartışmadan kurtarmıştı. Ancak bunu benim için değil babamın üzülmesini istemediği için yaptığını biliyordum.

Sinem babamı seviyordu. Babamın aklı hala annemde olmasına rağmen babamın kendisine ihtiyacı olduğu için evlenmeyi kabul etmişti.

Sinem'e, babamla evlendiği için kızmıyordum. O babama aşık olmuştu. Onun adına çok nadir olsa da üzüldüğüm oluyordu. Çünkü hiçbir zaman babamın annemle olan hikayesi, anneme olan aşkı bitmeyecekti. Onların hikayesi kutsaldı ve annemin ölümüne rağmen mutsuz son değildi. Onlar maceralarını birlikte yaşamışlardı ve birlikte bitirmişlerdi. Ben böyle bir sona mutsuz diyemezdim.

Düşüncelerimden uzaklaştığımda birden elimdeki süpürgenin sesinin kesildiğini farkettim. Ne olduğunu anlamak için etrafıma bakındığımda televizyonun ışığının sönük olduğunu farkettim.

Sinem ile elektriğin gelmesini beklerken babam beni aradı. Telefonu açtım ve babamın ne söyleyeceğini bekledim. "Site yönetimi aradı, arza olduğunu, elektrikle suyun on gün boyunca olmayacağını ve bu yüzden sitenin boşaltılması gerektiğini söylediler kızım. Sizi almaya geliyorum hazırlanın." dedi. Acelesinin olduğunu anladım ve aklımdaki soruları sonraya sakladım.

Babam bizi siyah BMW ile almaya geldiğinde arka koltuğa oturup bir süre sessiz kaldım. Sinem'in babamla selamlaşması bittikten sonra hemen atıldım ve sorularımdan ilkini sordum.
"Nereye gideceğiz? Biliyorsunuz yarın ikinci dönemin ilk günü bu yüzden okula gitmem gerek." Sorumu endişeyle ve hızlıca sorduğumda babamın gülümsediğini farkettim. babam gülümsediğinde yanağının bir tarafında ince uzun bir çizgi oluşuyordu ve bu kusuru onu daha çekici yapıyordu.

Babam söze başladığında onun aksine ciddi bir şekilde onu dinliyordum. "Endişelenme Dünya, bu senin son senen ve seni okulundan alıkoymayacağız, senin öğrenci evinde kalacak kadar büyüdüğünü düşünüyorum ancak bu konuyu henüz tam düşünmedim ve bu on günü nasıl değerlendireceğini buldum. Sana on günlüğüne ev kiralayacağım eğer bir aksilik çıkmazsa o evi sana satın alacağım. Ama eğerki bir sıkıntı çıkarsa ve altından kalkamazsan kusura bakma kızım ama uzun bir süre daha bizimle kalacaksın."

Gözlerim yerlerinden fırlamak üzereydi, nefesimi kontrol altına almaya çalışıyordum ama sesli ve düzensiz nefeslerime engel olamıyordum. Kendime hakim olup büyüdüğümü göstermeliydim ama bir türlü kendime hakim olamıyordum. Bu hayatımın fırsatıydı.

Artık Sinemle aynı evde kalmayacaktım. Bunu rüya olarak görseydim imkansız olucağını düşünüp rüya olduğunu anlardım. Ama bu rüya olamazdı çünkü heyecandan tırnakladığım kolumun acımaya başladığını hissetmiştim. Bu sınavı geçmeliydim. "Alt tarafı on gün, bir aksilik çıkmaz." Diyerek kendimden emin olduğumu gösterdim ve arkama yaslanıp derin bir nefes aldım.

Babam arabayı bir emlakçının önünde durdurdu ve hayalimdeki evi aramaya başladım.
----------------------------------------------
Öncelikle bu benim ilk hikayem ve amatör olduğuna eminim. Tabiki herkes gibi bende hikayemin okunup oylanmasını istiyorum. Açıkçası birazda korkuyorum beğenilmez diye. Umarım beğenirsiniz ve lütfen hikayenin en azından ilk 7 bölümünü okuyun. Ondan sonra beğenmezseniz de canınız sağolsun. Daha fazla uzatmadan hepinize iyi okumalar diliyorum.