Hava karanlıktı. Tüm ekip oturmuş has Rize çayı içiyorlardı.
Psikopat Miray gelirken cebinde çay da getirmişti.
Fakat nasıl geldiği hala merak konusuydu.
Fakat o konu başka bölümün konusu bu yüzden şimdilik boşverin.
Ceyda ekibe gözlerini kısarak baktı. Yüzünde Echo ile konuşurkenki gülümsemenin aynısı oluştu. "Ya siz bizi sevdiniz değil mi?" Dedi gülerek.
Bellamy "Tabi ki." Dedi gülerek.
Ceyda sevinçle el çırptı. "Ne güzel?!" Ardından Octavia'ya döndü. "Ya sen Octavia?"
Octavia şaşkınlıkla kafasını kaldırdı. Ona sormasını beklemiyordu belli ki.
"Bilmem." Dedi omuz silkerek.
"Ya hadi cevap ver lütfen. Hem sen benim favorimsin." Deyip şirince gülümsedi Ceyda.
"Peki... Seviyorum?" Dedi Octavia.
Ceyda tekrar el çırptı. "Wuhuw!"
O sırada Miray arkadaşının kulağına eğildi. "Ceyda ne çeviriyon sen?"
"Bekle ve gör Miray'cım, bekle ve gör." Dedi Ceyda sırıtarak.
Birkaç saat sonra Ceyda'nın tahminiyle yeni güne girerken herkes kalkıp uyumaya gitmeye başlamıştı.
En son Octavia kalkarken Ceyda hemen onu kolundan tuttu.
Octavia ona dönüp sorgucu bir bakış attı. "Bir sorun mu var?"
"Azıcık, çok azıcık konuşabilir miyiz?"
Octavia başıyla onayladığında Ceyda telefonunu çıkarttı. Galeriye girip bir fotoğraf açtı ve Octavia'ya gösterdi.
Fotoğraf dünyaya geldikleri ilk zamanlardan kalmaydı. Clarke ve Bellamy sarılıyor Octavia ise kenarda sırıtarak onları izliyordu fotoğrafta.
Octavia başını kaldırıp "Ee?" dercesine bir bakış attı.
Ceyda fotorafı yana kaydırdı.
Ekrana gelen fotoğraf ise Bellamy'nin Clarke'a suni teneffüs yapmasından hemen sonraydı. Yine Bellamy ve Clarke sarılıyor Octavia ise kenarda onları izliyordu.
Ceyda sırıtarak konuştu. "Kabul et Octavia. Sen de Bellamy ve Clarke'ın çift olmasını istiyorsun. Ve ben de senden bana yardım etmeni istiyorum. Karşılığında ne istersen yaparım. Ee, ne diyorsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝗜𝗻 𝗧𝗵𝗲 100
FanficBir Türk (aynı zamanda Bellarke shipper) kendini The 100 evreninde bulursa. (Öylesine yazıyom fazla takılmayın xnsjdjdj) Kapak: @Aquilalala