ー9, gökyüzü bizim.

57 15 8
                                    

ー2013, 18 Aralık

Renjun, umudunu yitirdiği günler arasında arkadaşlarının evinde kalmaya devam ediyordu.

yılbaşı yaklaşmıştı, Yukhei hâlâ gelmemişti. Renjun Yukhei'iyi deli gibi ölüyordu.

Sungchan ve Shotaro, en sonunda Renjun'i ikna etmişlerdi. Yukhei'inin geleceğine inandırmışlardı.

günler yine birbirini kovalıyordu, fakat Yukhei için en güzel gündü. karayı görmüşlerdi.

bunun için deli gibi mutlu oluyordu, karaya ulaşmak üzereydiler. yerinde hiç duramayan birine dönmüştü.

heyecanı metrelerce öteden gözüküyordu. sefer arkadaşı Jongin, Yukhei'iyi böyle mutlu gördüğü için sevinmişti.

hepsi ailesine, sevgilisine ve sevdiklerine kavuşacaktı. bu hepsini sevindiriyordu.

Renjun, haberleri izlemek için açtığı televizyonda gördüğü haberle bağırmıştı. bağırarak odalara koştu.

bağırmasından dolayı yaşanan korkuyla hepsi başına toplanmıştı. öne atılıp Sungchan ne olduğunu sordu Renjun'e.

'Yukhei'inin olduğu gemi bulunmuş! karaya çok yakınmış!'

heyecanı ve mutluluğu gözlerine yansımıştı. herkes derin bir nefes verip gülmüşlerdi, Renjun yerinde duramıyordu.

sırayla herkese sarıldı, en son olarak Sicheng'in yanına gitti ve önünde durdu.

'Ben, teşekkür ederim. Beni yanlız bırakmadığın ve bırakmadığınız için..'

acıklı konuşmalar komik şakalara dönmüştü. Yuta ortaya bir fikir çıkardı. herkes olabileceği hakkında tartışıyordu.

bir süre sonra yaşanabilecekler ortaya konduğunda, fikir ortadan kalkmıştı. Renjun ayağa fırladı.

'İskeleye gidip Yukhei'iyi bekleyeceğim.'

herkes şaşkınlıkla Renjun'i izliyordu. Sicheng başını olumsuz anlamda salladı ve oturmasını işaret etti.

'Çok geç oldu Renjun, bugün olmaz. Yarın belki.'

Renjun söylenerek yerine oturdu. yanında oturan Jeno'ya sarıldı ve uyumak istiyor gibi gözlerini kapadı.

televizyonda oynayan filme takılan grubu, kapı sesi bozmuştu. Renjun kimseye fırsat vermeden ayağa fırlamıştı yine.

kapıya koştururken arkasından Jaemin ve Johnny de gitmişti. kapıyı aralayan Renjun, geriye doğru gitmişti.

karşısında, aşık olduğu adam duruyordu. rüya mıydı? kaşlarını çattı ve etrafına bakındı, Jaemin ve Johnny oldukça mutlu görünüyordu.

kaşları çatık halde kapıya ilerledi ve parmaklarını Yukhei'inin kolunda gezdirdi. rüyada değildi.

Yukhei, gerçekten karşısında duruyordu. gözleri dolu olan kısa genç, aşık olduğu adama sıkıca sarıldı.

Yukhei elindeki bavulu bırakırken küçük bedeni kolları arasına aldı ve üşümemesi adına içeriye girdi.

Renjun, Yukhei'inin her şeyini deli gibi özlemişti. inci taneleri durmadan dökülüyordu.

geriye çekildiler, Renjun kızgın halde Yukhei'iyi izledi. durmak istemedi, aklına ne kadar çirkin durduğu geldi.

koşarak merdivenleri tırmandı, odasına girdi ve kapıyı kapatıp soluklandı. gülüyordu, aptalca bir gülümseme vardı yüzünde.

Yukhei, şaşkınlık içinde giden çocuğu izledi. bir süre sonra karşısındaki arkadaşlarına baktı ve sarıldılar.

diğer üyeler de anladığında salonda toplu bir karşılama olmuştu. uzun bir süre odasından çıkmayan Renjun'i merak eden Yukhei ayağa kalktı.

Renjun'in odasına çıktı. kapıya yaslandı ve tıklattı kapıyı. derin bir nefes aldı ve kapıyı araladı.

içeriye girdi ve yatakta oturan bedene baktı. Renjun ayağa kalktı, sinirli ve kırgın görünüyordu.

Yukhei'inin yakalarını tutmak için parmak uçlarına yükseldi. Yukhei'inin yüzünde bir şaşkınlık vardı.

Renjun durmadı, dudaklarını ıslattı ve karşısında yakasını sıktığı adamınkilerle birleştirdi.

uzun bir öpücükten sonra Renjun geriye çekildi. dudaklarını ıslattı ve Yukhei'inin boynuna sarıldı.

Yukhei, Renjun'i kucağına aldı. yatağa oturdu ve kucağındaki bedenin kokusunu uzunca içine çekti.

Renjun sinirli bakışlarını Yukhei'inin yüzünde gezdirdi.

'Aptal herif, aptalın tekisin Wong Yukhei!'

kollarını sıkıca boynuna sardı ve gözyaşlarını serbest bıraktı. Yukhei küçüğün saçlarını okşadı.

uzunca okşadı, Renjun sakinleşene kadar. öptü saçlarını hafifçe.

'Özür dilerim bebeğim, özür dilerim.'

canını yakmıştı bebeğinin, kızıyordu kendine. çocukluklarından beri, aptallıkların hepsini o yapıyordu.

üzülen ise hep Renjun oluyordu. Yukhei, küçüklüğünden beri kendini düzeltmeye çalışıyordu.

Yukhei başarısız bir insandı, duyguları açısından. Renjun ise oldukça duygusal ama olgundu hep.

Yukhei kendini düşüncelerinden ayırdı ve kollarında yavru bir kedi gibi mayışmış olan çocuğu izledi.

onu rahatsız etmemeye özen göstererek yorganın altına girdi. küçük bedeni izledi uzun uzun.

ne kadar da çökmüştü, yıkılmıştı. yine de eski güzelliğinden hiçbir şey kaybetmemiş, hatta daha güzel olmuştu.

Yukhei o geceyi Renjun'i izlemekle geçirdi. kendisine kızdı, sevgisini fısıldadı sevgilisine.

Yukhei kendini uykunun kollarına teslim ettiğinde, aynı şeyleri Renjun yaptı.

uzun uzun izledi sevgilisini. her zerresini aklına kazımak istercesine inceledi yüzünü.

ay ışığı yüzüne o kadar yakışmıştı ki, Renjun ay ışığını kıskandı. Yukhei sadece Renjun'in yanına yakışmalıydı.

Luren selca özel bölüme hoşgeldiniz ayrıca finalden bir önceki bölüme de.

bu bölümü yazarken hafif çakırkeyif ve hasta olmam biraz hatalara (?) ya da saçmalıklara neden olmuş olabilir.

affınıza sığınarak sizlere bu bölümü takdim ediyorum, iyi okumalar.

ayrıca da, iyi geceler dilerim. 🥺💓

ーokyanusun ortasında kaybolmuş bir su damlası,, luren Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin