Selamün aleyküm! Haydi devamke
Red Barron
Şimdi yakalanmıştık. Çünkü kapıdan sarı bir ahtapota benzeyen dünya dışı bir varlık ile karşılaştık.
4 kolu, 5 bacağı olan bu canlının gözleri, ağzı veya burnu yoktu ve baktıkça midem bulanıyordu. Neden yürümeye ihtiyaç duyan bir varlığın yemeğe ihtiyacı olmaz? Ya da ne bileyim nefes almaya?
Biraz bakıştıktan sonra Berserk biraz endişeli bir şekilde konuşmaya başladı.Berserk: Flos...
Flos: Masjid foyata kit.
Berserk: Fılı fılı fılı. Gulu bile.O kollarıyla beni gösterdi ve konuşmaya devam etti. Fakat benim aklımdaki sorular daha büyüktü. Bu neresiyle konuşuyor ve nece konuşuyor?
Berserk: Flipi! Oyuza Flipi keskepi.
Sonra Berserk benim kulağıma fısıldamaya başladı.
Berserk: Konuşmaya başlasana!
Ben: Nasıl konuşma mı bekliyorsun? Ne dediğini bile anlamıyorum. Hakket ne diyor?
Berserk: Bilmiyorum.
Ben: Ne?! Bilmiyor musun?Biraz fazla bağırmış ki bir tane daha gelmişti. Ve gözleri olmasa bile bana baktıklarını hissediyordum. Ve bu bakmalarından daha korkutucuydu.
Berserk: Bağırmayı kes ve bir şeyler uydur büyük ihtimalle doğrudur!
Ben: Büyük ihtimalle mı? Sen delirdin mi?
Berserk: Ne oldu? Bana aşıktın hani? Şimdi deli mi olduk?
Ben: Sen de reddettin!
Berserk: Tamam o zaman öyle olsun.
Ben: Tamam dur. Senin için deneyeceğim.
Berserk: Yapacaksın.
Ben: Umarım.Onlara döndüm. Fakat dönerken hala onu düşünüyordum. Biraz sonra konuşmaya başladım.
Ben: Honki flap sonrik şeyda kesreti vela. Kongitel sevi rent keyjıl veri.
Flos: Flipi kersinte kersinte flu flu flu flu. Solparden.Berserk'in kulağına yaklaştım ve onların duymayacağı şekilde konuşmaya çalıştım.
Ben: Şimdi ne olacak?
Berserk: Bilmiyorum.Birden ahtapotlar hareket etmeye başladılar. Takla atarak bir tekerler gibi gidiyorlardı ve çok hızlılardı. Biz de Berserk ile uçarak takip ettik. Bizi labaratuvar benzeri bir yere getirdikten sonra bir ışık hüzmesi üzerimizden geçti.
Biraz başım dönmüştü ve yere düşecekken bir şeyin beni tuttuğunu farkettim. Fakat gözlerimi açamadım. Sonra vücudumun o ahtapot benzeri uzaylılara döndüğünü farkkettim. Bu bir şaka mıydı? O iğrenç şeylere mi dönüşmüştüm? Birden bir şeyler daha olduktan sonra gözlerimi açtım. Sonra o ahtapot benzeri uzaylıların aslında gözleri, ağzı ve burunları olduğunu farkettim. Galiba sadece insan gözü bunları algılayamıyordu ya da savunma mekanizması olarak diğer varlıkları korkutmak için bedenleri bu görüntüleri yansıtıyordu kimbilir. Sonra onları biraz incelemeye başladım. İnsanlara benziyorlardı. Onlarında 2 bacağı, 2 kolu vardı. Fakat sarılardı ve kafalarında saç yerine 3 tane at kuyruğuna benzeyen ahtapot kolu vardı. Bu gayet işlevliydi. Sonra biraz daha inceledikten sonra beni düşerken tutan şeyi de öğrenmiştim. 2 kuyruk! Evet 2 taneydi ve bunlarında işlevi gayet iyidi. Bu iki bacak yorulunca yer değiştiriyorlardı ve hem dinleniyor hem de çalışmaya devam ediyorlardı. Birden gözüm Berserk'e takıldı ve gözlerimiz birleşti.Berserk: Ne? Tuhaf mı görünüyorum? Sen ilk önce kendine bak!
Ben: Hala çok güzelsin...Kafasındaki kollar birden maviye döndü. Bu ne demek bilmiyorum ama galiba yüzünün kızarmasına eş değer.
Berserk: Hala bağ etkisinde kaldığım için şanslısın!
Yavaş ve istikrarlı bir şekilde ona yaklaştım. Aramızdaki mesafe azalırken Berserk'in kafası daha da maviye dönüyordu ve bu benim yüzümde pis bir sırıtışa yol açıyordu. Aramızdaki mesafe bir dudak payı olunca durdum ve konuşmaya devam ettim.
![](https://img.wattpad.com/cover/242926725-288-k560290.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
J-J Boys ve Ppnkg
De TodoHer zamanki ppg hikayelerinden bıktınız mı işte bu hikaye tam size göre gerçi bununda onlardan pek farkı yok ama geçmişteki ppgleri tanımak için iyi bir fırsat! Tabiki yeni neslin farkıyla!