Gününüz güzel geçiyor olabilirdi, bu sizin üzülmeyeceğiniz anlamına gelmiyordu, üzülüp kırılabilirdiniz belkide paramparça olurdunuz.
Sizi en yakın arkadaşlarınız bile toplayamaz olurdu o zaman
Kırılmış olurdunuz...
Yıkık bir binayı inşa etmek hep çok zor olmuştur binalar,temelden yıkılırlar öyle bir yıkılış ki yıllardır içinde yaşayan insanlar hep başka yerlere dağılırlar.~Maria~
Jimin ile yukarı çıkmıştı, yatakta oturmuş kendisi için kıyafet seçmesini bekliyordu
Her şey siyahtı zaten nesini düşünüyorsa
Kıyafet değil durumu nasıl kurtaracağını düşünüyordu dolabın önünde
"Pek seçenek yokmuş gibi"
"Saçlarındaki makarnayı temizle"
Odada bulunana banyoya girmiş kafasında sosuyla birlikte bulunan makarnayı çöpe dökmüş saçlarını yıkamak için kuvette eğilmişti
Jimin düşünmekten vazgeçmiş küçük olanın yanına gitmişti
Fıskiyeyi kafası hariç bütün banyoya tutuyordu arkasına geçip fıskiyeyi eline aldı şimdi kasıkları Jungkook'un kalçalarına değiyordu
Jungkook, Jimin'in aniden gelmesi ile paniklemiş kaçmaya çalışıyor kaçmaya çalıştıkça kalçasını Jimin'in kasıklarına sürtüyordu
"Ufaklık, aşağıya hızlı bir şekilde inmeliyiz rahat dur"
"Ben yapabilirim"
Jimin küçük olanı belinden tutup kendine daha çok bastırmış kulağına doğru eğilmişti
"Susman senin için en iyisi olur"
Jungkook bu yakınlık ile afallamış beli belirsiz kafasını sallamıştı
Nefes alamıyordu bu yakınlık onada hiç iyi bir etki bırakmamıştı
Jimin fıskiye ile bir kere saçlarındaki sosu yıkamış daha sonra saçlarına kendi şampuanını sıkmış ve ikinci kere yıkamıştı. Yıkadıktan sonra arkasından çekilmiş rahat bir nefes almasını sağlamıştı küçüğe, dolaptan temiz bir havlu alıp küçük olanın saçlarını kurulamaya başlamıştı
Jungkook'un yüzü kıpkırmızı kesilmişti yaşadıkları anın gerçekliğini sorguluyordu
Jimin, durumun gayet farkındaydı kendisinden oldukça etkilenmişti bu hoşuna gidiyordu
"Neden bu kadar utandın?"yan bir gülümseme ile muzip bir şekilde sormuştu
"Utanmadım" yalan söylüyemiyordu onun yerine gerçeği vücudu söylüyor acımasızca onu ele veriyordu
"Hmm ama kıpkırmızı oldun" saçlarınadaki havluyu boynuna indirip küçüğü kendine çekti
Şimdi aralarında santimler vardı Jungkook'un gözlerinin titrediğini görebiliyordu, dudaklarının şaşkınlıkla büzülmüştü
Beni hep dudaklarıyla sınıyor diye düşündü Jimin, karşı koyması onun tarafından zor oluyordu
Biraz daha yaklaştı havluyu eliyle kavrayıp boynuna kadar tutu elleri boynuna değiyordu
Jungkook boynuna değen soğuk eller ile gözlerini kapatmış ve yutkunmuştu, kalbi ona ihanet ediyordu, Jimin'i öpmek istiyordu
Birinden biri konuşsaydı, konuşurken dudakları birbirine değerdi bu Jimin için sorun değildi, hoşuna bile gitmişti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Man of the roses/Jikook
FanfictionHiç tanımadığı bir mafya ile evlenmek zorundaydı Park Jimin ile...