Nikah

1.4K 95 140
                                    

Hiç beklenmedik olaylar hayatımızı değiştirir veyahutta mahveder, hayatın sizi yıkacak bir planı her zaman vardır.
Yıkıntı altı duyguları gün yüzüne çıkarmak ise bir hayli zor ve zahmetli bir iştir.
Eğer aşkına sahip çıkamadıysa aşk acısı hiç beklenmedik bir şekilde bütün hayatını mahveder.

                                      ~Maria~

Anlına dayanan silah ile salonun ortasında ölüm nefesleri veriyordu

Evet ölüm, ölecekti...

Jimin bu küçük çocuğa bu cesaret nereden geldi anlamıyordu ne sanıyordu onu öldürmeyeceğini falan mı?                                                                                                                                          Sanmamalıydı.
                                                

''Ne yapacaksın öldürecek misin?''

Jungkook aptal mıydı? Kesinlikle hayır.

Kendisi ile evlenmeyi istiyorsa geçerli ve sağlam bir nedeni olmalıydı dışarısı adam kaynıyordu fakat Jimin yinede onunla evlenmek istiyordu                                                                                   Yani onu öldüremezdi, kesinlikle işine yarıyordu oynama sırası birazda Junkook'taydı                   

''Canım isterse neden olmasın?'' bilmediği şey ise Jimin'in öfkesi ve istekleriydi yan gülümsemesi ve kısık gözleriyle küçük olanı izliyordu. Bu onun sinirli yüz ifadesiydi aslında.

''Öldürsene ne duruyorsun sana evlenmeyeceğimi söyledim''

''Peki''

Küçükten birkaç adım uzaklaştı silahının kapçasını çekti tek gözünü kıstı ve nişan aldı. 
                            
Ve bum!            

Junkook'un hemen arkasındaki vazo tuzla buz olmuştu, Junkook ise dizlerinin üzerine düşmüş ağlıyordu az önce ölecekti hem de gerçekten.

''Seni neden vurmadım biliyor musun?''

Bütün hayatı gözünün önünden geçiyordu annesi, kardeşi,Tae ve onlarla olan anıları ölse belki de sevdiklerinin daha sakin bir hayatı olabilir diye düşündü belkide daha mutlu olurlardı dedi kendi kendine 

Karşısındaki çocuk sadece yere bakıyor sesizce ağlıyordu cevap veremeyecekti.                                     Peki,onun yerine cevaplıyabilirdi                   

''Annen için'' yalan söylüyordu, kendi için bırakmamıştı. İntikam için bırakmamıştı, ne kadar  belli etmese ve üzerini örtmek istetesede bir yanı onu istiyordu yine de öfkesi ağır basıyordu

Anne kelimesini duyması ile yaşlı gözlerini öfkeli gözlere çevirdi o an bir şey farketti sanki daha önce bu gözleri görmüştü o an her şeyi unuttu bir anlığına bu bakış ona o kadar tanıdık gelmişti ki. Bu adamı günlerdir görüyordu ancak bakışları ilk defa bu kadar tanıdık gelmişti

Neden bir anda böyle bakmaya başlamıştı , korkuyor diye düşündü ürkdüğü için böyle bakıyor

''Annene seni ona götüreceğime söz verdim'' yerde dizleri üzerine çökmüş çocuğun yanına eğildi hala aynı bakıyordu bakışları biraz olsun değişmiş ve merak sarmıştı

''Ve küçük ben verdiğim sözleri tutarım, annene söz vermesemde benimle evlenecektin''

"N-neden?" sesi titriyordu Junkook'un gücü buraya kadardı güçlü durmaya çalışıyordu ama bir şekilde bu adama yeniliyordu

Man of the roses/JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin