starlights [iwaoi] -tamamlandı-

siete

*Bu bir flashback bölümüdür.

"Akşam kutlamaya gelecek misin? Tabii ki de geleceksin yıldız." dedi Iwaizumi. Oikawa onu onaylama amaçlı kafasını salladı.

"Tabii ki geleceğim, kendi evime nasıl gelmeyeyim Hajime?" dedi gülerek.

Iwaizumi kutlamanın onun evinde olduğunu unutmuştu anlığına, buna ikisi de kahkaha atarken içeri menajerlerinin girmesiyle sustular. Iwaizumi elindeki sigarayı saklamaya çalışırken çok saf görünüyordu.

"Dumanı saklasan da kokusu kalıyor Iwa." dedi Akaashi evrakları bırakırken. Oikawa bu haline çaktırmadan gülüp Sugawara'nın elindeki kağıtları incelemeye koyuldu.

"Oikawa'nın sigarası." dedi Iwaizumi kendini kurtarabileceğini sanarken.

Sugawara ve Oikawa anında ona doğru dönerken, Akaashi inanmadığını söyleyen bakışlarını atmayı ihmal etmedi.

"Ben sen değilim, sağlığıma dikkat ediyorum." dedi Oikawa iğneleyici konuşmasıyla.

"Sağlığına dikkat ediyor ama spor nedir bilmez." dedi Iwaizumi.

"Susar mısınız?" dedi Sugawara gelen mesajı okumaya çalışırken, iki oyuncu da anında sustu ve pür dikkat Sugawara'ya bakmaya başladı.

"Yine senaryoda değişiklik yapacaklarmış, akşam kutlamada söyleyeceklermiş. Bıktım artık her hafta senaryo değişmesinden, reytingleri iyi olmasa 5 dakika daha oynatmam Oikawa'yı." dedi sitem ederek, kendince haklıydı. O kadar çok senaryoda değişiklik yapılmıştı ki, Oikawa oynarken role girmekte zorlanıyordu bazen.

"Yine ne çıkardılar acaba, kesin birisini öldürecekler." dedi Akaashi. Bir gözüyle de oyuncuları kontrol etmeyi unutmadı.

"Beni öldürecek halleri yok, dizinin yıldızı benim." dedi Oikawa ve Iwaizumi'ye göz kırptı.

Iwaizumi, Oikawa'yı taklit etti ve önüne döndü. "Belki yan karakterlerden ölecek, yıldıza bak, egosundan ışığını kesiyor." dedi ve duraksadı. "Pardon, benim ışığım kesiyormuş." dedi ve aynı göz kırpmayı Oikawa'ya yaptı.

Oikawa elindeki su şişesini fırlatırken yine küçük bağırışmalar koptu odadan. Sugawara ve Akaashi'nin ikisini azarlamasıyla son buldu bu bağırışmalar, klasikti artık.

Oikawa: Fazla süslenme. Benden daha güzel gelirsen evime kafanı koparırım.

Iwaizumi: Şansına küs.

Iwaizumi kravatını bağlarken Oikawa'nın mesajına tebessüm etti, genç adam ona meydan okumuş olsa da onun güzelliğinin yanına dahi yaklaşamayacağını içten içe biliyordu. Çünkü Oikawa, gerçek bir yıldızdı. Her şeyiyle.

Araları her zaman çok iyi olmamıştı ama çok da kötü de değildi. Iwaizumi sette Oikawa olmasaydı çok sıkılacağını biliyordu, bir nevi zaten birbirlerinin stres toplarıydılar.

Iwaizumi son kez aynada kendine baktı. Güzel görünüyordu, takım elbise vücudunu sarmıştı, gömleği birazcık dardı ama rahatsız etmiyordu yine de. Ceketini de üstüne geçirdiğinde iyice kendini beğendi.

Parfümünü alıp boynunun iki tarafına sıktı, ardından bileğine sıktı ve vücudunun üstünde dolaştırdı parfümü. Sakallarını da son kez yokladı, aslında her sabah tıraş oluyordu zaten ama yine de küçük küçük çıkıyordu.

Tamamiyle hazır olduğundan emin oldu ve arabasına doğru ilerledi.

Iwaizumi yoldayken, Oikawa üstünü giymeye yeni başlamıştı. Duştan yeni çıktığı için ıslak olan saçlarını bir havlu yardımıyla kuruladı. Belindeki havlu düşmek üzereydi ama yine de umursamadan devam etti.