Sarayın kapısının oraya geldiğimde daha fazla kaçmadım çünkü gelen kişiyi merak etmiştim. Gelen kişi kim olursa olsun benim için bir tehdit barındırmaktaydı, bütün saray halkı bunu benim yaptığımı bilecekti. Ben korkudan ve birazda olacakları kestiremememden dolayı titriyordum. Gelen kişi beni şaşırtmıştı, bu kişiyi tanımıyordum. Tamam zaten sarayda neredeyse hiç kimseyi tanımıyordum ama bu başkaydı. Çünkü gelen kişi uçmaktaydı ve vücüdünun her yerini ateşler kaplamıştı. Bedeni simsiyah bürünmüş gözleri ise kankırmızıydı. Ona bakmamak için kendimi zorlamıyordum çünkü korkunç değildi, sanki çok normaldi. Neden böyle hissettiğimi bilmiyordum ama garip bir şekilde sanki onu tanıyordum gibi hissetmekteydim.