"Öp beni! " "Ne?" Daha ben ne dediğini idrak bile etmeden beni yanağımdan öptü. Adam yanağımdan öpmüştü ama içim gidiyordu yine. Bi de dudağımdan öpseydi... Benden uzaklaştıktan sonra "Seni gerçekten öpeceğimi mi sandın?" dedi şaşkınlıkla onu izliyordum. "H-Hayır tabi ki" dedim ve bakışlarımı ondan kaçırdım. "Yakalanmamak için öptüm merak etme. Adam arkamızdan geldi çünkü" diye devam etti. "Merak etmiyorum zaten. Ben de fark ettim adamın geldiğini sadece.... bunu beklemiyordum " dedim ve gülmeye başladı. "Çok mu komik" dedim çünkü bence komik bir şey yoktu. Ah o lanet gülüşü. Bir insana gülmek bu kadar yakışır mı ya. En kötüsü de adam her geleni böyle öpüyorsa vay halime. Çünkü onu kendime aşık etmek zor olacak gibi. Böyle adamlar aşık olmaz çünkü. Sadece gönül eğlendirir. "Komik tabi ki neyse senle uğraşmak istemiyorum şimdi beni takip et" dedi ukala adam. O biraz ilerledikten sonra gelmediğimi nihayet anladı. Omzunun üzerinden bana baktı ve "Ne bekliyorsun?" dedi kahverengi gözlerindeki sinirle "Davetiye" dedim ve kolumu kendime sarıp onun önünden geçtim. Bu yaptığım sanki hoşuna gitmiş gibi muzip bir şekilde gülmüştü. Biraz ilerledikten sonra bir ses duydum bütün sessizliği bozan bir ses : silah sesi... Duyduğum son ses ise onun "Hayır" diye bağırması olmuştu.....
5 parts