El ele tutuşup biraz gezdik. Kafeye gidip bana bir kahve Eiji'ye sıcak çikolata aldık. Eiji elimi bıraktı ne oldu diycekken bir baktım fotoğrafımı çekiyor.
Ben: Napıyorsun Eiji!!
Eiji: Ama güzel çıkmış. Hem anıların fotoğrafını çekmeyi seviyorum bak.
Ben: Off sil şunu o tip ne?
Eiji: Yoo silmiyorum bence gayet tatlı.
Ben: Aman iyi be.
Biraz daha gezdik sonra bir anda göğsüme bıçak saplanmış gibi hissettim. Yere düştüm. Hareket edemedim ya da konuşamadım sadece Eiji'nin bağırmasını izledim.
Eiji: ASH!! ASH BENİ BIRAKMA LÜTFEN DAHA YENİ KAVUŞTUK ASH!!
Ben: E-eij..
Eiji: Ash lütfen lütfen gitme.
Japonca bir şeyler bağırdı anlamadım.
Eiji: Ash lütfen lütfen dayan.
Eiji seni bırakmak istemiyorum. Lütfen artık bitsin bu acı. Lütfen. Neden hayat normal olmama izin vermiyor?