Darling, you're so pretty, it hurts

4.5K 303 288
                                    

bad idea! - girl in red

Osamu, savsak adımlarıyla şehrin sokaklarında dolaşıyordu. Saat kaç olmuştu?

Baygın bakışlarını gökyüzüne çevirdi ve soğuk gökyüzüne doğru titrek bir nefes verdi. Annesi acaba onu merak etmiş miydi?

Atsumu...

Aklına gelen isimle duraksadı. Annesi tabii ki onu merak etmemişti. İkiz kardeşi bir motor kazasında öldüğünden beri ne annesi ne babası gözlerini kaldırıp ona bakamıyordu. Bu düşünce ile yüreğine yine acı bir burukluk yerleşirken yutkundu. Kardeşi öldüğünden beri hayatta kimsesi kalmamıştı, nasıl devam edeceğini bilemiyordu. Bu hayatta onu olduğu gibi kabul edebilen tek kişi kardeşiydi, ne başka bir arkadaşı ne de tutunabileceği başka bir şey vardı. Özellikle yeni geçmiş olduğu üniversiteye kardeşinin ölümüyle iyice uyum sağlayamaz hale gelmişti.

Berbat haldeydi.

Ne yapacağını bilemez halde önüne çıkan ilk mekana girdi, kalabalıkla birlikte fark ettiği yüksek sesli müziğe yüzünü buruşturdu. Dışarıya çıkmak için arkasını döndüğü anda içeri giren başka bir grupla daha da içeriye doğru itildi. Çıkışa ulaşamayınca etrafına bakındı ve sessiz olduğunu umduğu bir köşeye geçip kendisine bir şişe içki söyledi. Somurtarak etrafına bakınırken bir çift keskin, ela rengi gözlerle buluştu bakışları.

Ela rengi gözlere sahip oğlan onu utanmadan süzerken Osamu da bakışlarına karşılık verdi, sinir bozucu olsun diye yapmıştı aslında bunu ama ela gözlü oğlan hiç rahatsız olmuş gözükmüyordu. Dudağındaki ve kulağındaki piercinglerle, boynunda bir kısmı gözüken dövmeleriyle siyahlar içinde dikiliyordu karşısında. Sanki büyük bir topluluk sırf onun için buradaymış gibi çevresine toplanmış ve ela gözlü oğlanın dudaklarından dökülecek bir kelimeyi tapacaklarmış gibi bekliyorlardı.

Ela gözlü oğlanın karşısına gelen bir kız çenesinden tutup onu kendisine baktırdığında Osamu da bakışlarını çevirdi. Siniri bozulmuştu, fazla özgüvenli herkes sinirini bozuyordu. Zaman zaman konuşacak cesareti bile bulamayan kendisinin aksine insanlar nasıl böyle olabiliyordu?

Rintarou ise bu sırada kızın uzun tırnakları arasından çenesini çekti ve dudaklarını ıslattı hafifçe. Bakışları tekrar Osamu'yu buldu. Osamu'nun bakışlarının onda olmadığını fark ettiğinde dudaklarına ufak bir sırıtış yayıldı.

"O kim? Neden bana bakmıyor?''

Arkadaşı bilmediğini ifade edecek şekilde omuz silktiğinde ince dudaklarındaki sırıtış daha da büyüdü. Çevresindekilerden sıkılmıştı, yeni ve farklı birine ihtiyacı vardı.

''Çekiciymiş."

Mırıldanmasıyla çevresindeki birkaç kişinin yüzü asılırken Rintarou keyifli bir ifade ile yaslandığı duvarda kollarını birleştirdi.

"Onun kim olduğunu öğrenmek istiyorum, bana yardımcı olur musun?''

Karşısındaki kıza etkileyici bir sırıtış sunup elini kızın beline attığında kız hevesle başını salladı ve kalabalığın içinde kayboldu. İnsanlar aptaldı, her seferinde onun ufacık hareketlerine kanıyor ve ne isterse yapıyorlardı.

Kız Osamu'nun yanına ilerlerken, arkadaşı onun dikkatini çekmek için bir şeyler anlatmaya başladı. Rintarou elini yeni bir içki şişesine atarken son kez bakışlarını Osamu'ya çevirdi.

Osamu ise rahatsız olmuş bir tavırla kıpırdanırken ismini sormak için yanına gelen, masaya oturan kızın sorularına cevap verdi. Rintarou'nun bakışlarının üzerinde olduğunu biliyor ve tuhaf hissediyordu. Görünmez olmaya alışıktı, popüler bir tip olduğu belli olan birisi ona uzun süre gözlerini dikiyorsa o ortamdan direkt uzaklaşırdı normalde.

Son kaçamak bir bakış atacakken ela gözlü oğlana, bakışları buluştu. Rintarou, Osamu'nun tepkisiz ama bir yandan çekingen bakışlarına karşılık verirken yüzündeki sırıtış daha açgözlü bir hale büründü.

Osamu'nun ise dikkatini çeken tek şey karşısındaki çocuğun keskin ela gözleriydi.

.
Bu sefer uzun bir ithaf listem var.

denizlovesblue
Leylimariah
nochemino
minchiyo
totobio

Doğaçlama başlıyorum, önüme çıksın ve taslaklarda kalmasın diye ilk bölümü paylaşayım dedim.

Okuduğunuz için teşekkürler <3

𝘨𝘳𝘦𝘦𝘥𝘺. -𝘴𝘶𝘯𝘢𝘰𝘴𝘢 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin