Secrets I have held in my heart

1.7K 210 135
                                    

I Wanna Be Yours - Arctic Monkeys

"Osamu, koş!" Rintarou, Osamu'nun elini tuttuğu gibi onu çekiştirerek ağaçların arasına daldı. Nereye gittiklerini tam olarak kestiremiyordu ama o çeteye bulaştıklarında kendisi için bile tehlikeli olacağını biliyordu.

"Neden kaçıyoruz?" Osamu nefes nefese sordu.

"Bizi yakalarlarsa yarın şu anki gibi koşmanı sağlayacak bacakların olmayacak çünkü." Rintarou arkasına bakıp adımlarını iyice hızlandırırken söyledi. "Adamların liderinin motorunu parçaladın Osamu!" 

"Bana ne liderleriyse?" Osamu tuhaf bir sesle sormuştu, nefesinin zorlandığını hissediyordu.

"Keşke ben de bana ne diyebilsem." Rintarou nefes nefese, bir anlığına çıktıkları otobanda durduklarında söyledi. Buraya da yürüyerek gelmişlerdi, ilerlemeleri gereken hatrı sayılır bir mesafe hâlâ vardı ve gecenin bu saatinde binebilecekleri hiçbir araç buradan geçmezdi. 

Osamu, Rintarou'dan önce onlara doğru gelen adım seslerini duyduğunda bu sefer o Rintarou'nun kolunu tuttu ve bacaklarının yettiğince koşmaya başladı. Arkalarından hâlâ birkaç kişi onları takip ediyordu, Osamu kendisini tanımadıklarını umdu. 

Rintarou, şehire doğru yaklaşırken Osamu'yu ara sokaklardan birine soktu. Bu sokakları Rintarou'dan daha iyi kimse bilemezdi, yıllarını burada geçirmişti. Sonunda avantajlı oldukları bir yere gelmişler ve 'bacaklarının kırılma ihtimalini' biraz olsun azaltmışlardı. 

Rintarou, girdikleri çıkmaz sokağın sonundaki çöpün önünde dururken hızlıca çöpün kapağı kapattı. 

"Atla, çabuk. Burayı da atlatırsak yetişemezler." 

Osamu, Rintarou'nun sesinin hiçbir zaman telaşlı çıkabileceğini düşünmezdi. Çöpün üzerinden yarım duvar gibi olan tuğla bir duvarın üzerinden atlarken duraksadı. Dudaklarından ufak bir kahkahanın kaçmasına engel olamadı. Rintarou'nun Osamu'ya ağır bir küfür edişine engel olamadığı gibi.

"Ne gülüyorsun? Atla aşağı artık!" 

"Seni hiç telaşlı göreceğimi düşünmezdim, ayrıca" Osamu'nun çok uzun süredir yüzünde ilk defa sıcak bir gülüş vardı. "ilk defa özgür hissediyorum." 

Rintarou, Osamu'nun gülüşü ile duraksadı. Daha önce hiç birinin gülüşü dikkatini çekmiş miydi? 

"Bunun hakkında sonra konuşacağız, şimdi sana yalvarırım in şu duvardan." Rintarou dayanamayıp Osamu'yu sırtından iterken kendisi de görülmeden önce son anda duvardan aşağıya atlamıştı. 

Birkaç sokağı da koşarcasına geçtikten sonra Rintarou kendisini  bir kaldırımın kenarına bıraktı, oturup soluklanırken en son ne zaman bu kadar hareket ettiğini düşündü. Cevabı ise muhtemelen hiçbir zamandı. 

"Seni öldüreceğim." Rintarou, Osamu yanına otururken konuştu. "Hem, katil ne demek?! Ne işin var senin o çeteyle?" Sesi sert çıkmıştı, Rintarou ağzına ne gelirse onu söyleyen biriydi. İnsanların hassasiyetlerini ya da düşüncelerini pek önemsemezdi, bir konunun hassas olduğunu da anlayamazdı zaten. Hayatı boyunca duygulardan uzak, değer görmeden yaşamıştı. Nereden bilebilirdi ki nasıl davranması gerektiğini?

𝘨𝘳𝘦𝘦𝘥𝘺. -𝘴𝘶𝘯𝘢𝘰𝘴𝘢 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin